İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/12/2020 NUMARASI : 2020/310 ESAS - 2020/454 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İlgili icra dosyasından müvekkili hakkında başlatılan icra takibinde, davacı borçlu adına kayıtlı mesken üzerine haciz konulduğunu, haczedilen taşınmazın borçlunun ailesi ile birlikte ikamet ettiği ve sahip olduğu tek mesken olduğunu, dolayısıyla borçlunun haline münasip bir mesken niteliği taşıdığını, Yargıtay 12 HD.'nin 2018/3041 Esas sayılı ilamından da anlaşılacağı üzere ipotek zorunlu krediye istinaden alındığından meskeniyet şikayetine engel olmadığını belirterek meskeniyet iddialarının kabulü ile taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasını talep etlmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibinde haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir haciz işlemi de mevcut olmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine" dair karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin sosyal açıdan standartları yüksek bir şahıs olduğunu, taşınmazın haline münasip evi olduğunu beyan ederek İcra İflas Kanunu'nun 82. maddesi gereğince haczin kaldırılmasına belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, İİK.nın 82/1- 12.maddesi kapsamında meskeniyet iddiasına dayalı haczin kaldırılması talebine ilişkindir. Adana 9....
Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir, zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Şikayete konu taşınmazda T.C....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Meskeniyet şikayetinde bulunulan, Aydın İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, 2029 ada 5 parselde kain, 4 nolu bağımsız bölüm üzerinde ......
DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından Salihli 2....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Takip dosyasından borçlunun şikayete konu Sivas İli Şarkışla İlçesi Gültekin Mahallesi 900 da 1 parselde kain F Blok 5. Kat 11 no'lu bağımsız bölümün üzerine 17/12/2019 tarihinde haciz konulduğu, haciz tarihinden önce taşınmazın tapu kaydında Türkiye İş Bankası A.Ş. lehine her türlü krediden doğmuş ve doğacak borç ve masrafların teminatı olarak 10/06/2016 tarihli 1. derece ipotek tesis edilmiş olup, dosya kapsamından da anlaşılacağı üzere ipotek borcunun devam ettiği görülmektedir....
Borçlunun haline münasip..." şeklinde bir düzenleme yer almakta olup, söz konusu yasal düzenleme nedeniyle müvekkilinin evinin haczedilmesinin kanuna açıkça aykırı olduğunu beyan ederek, meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetlerinin kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın öncelikle süre yönünden reddi gerektiğini, meskeniyet iddiasında bulunulan taşınmazda ipotek tesis edildiğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı gereği taşınmazın ipotek edilmesi durumunda borçlunun meskeniyet iddiasından önceden vazgeçtiğinin kabul edildiğini, yine borçlu meskeniyet iddiası sebebiyle haczedilemezlik şikayetinde bulunmuşsa da, söz konusu taşınmazlarda kendisinin ikamet etmediğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davanın reddine dair karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/562 E., 2016/322 K. sayılı dosyasında meskeniyet iddiası ile açılmış olan davanın kabul edildiğini ve Yargıtayda onandığını, hacizden kıymet takdiri raporu ile haberdar olduğunu ve meskeniyet iddiasını süresinde ileri sürdüğünü, kardeşi Tolga Çiçek tarafından aynı davalıya karşı ve aynı icra dosyasına ilişkin meskeniyet iddiası ile açılan dava ile bu davanın birleştirilmesini talep ettiğini beyanla taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; şikayetin süresinde olmadığını, meskeniyet iddiasını da kabul etmediklerini beyanla şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Borçlunun haline münasip..." şeklinde bir düzenleme yer almakta olup söz konusu yasal düzenleme nedeniyle müvekkilinin evinin haczedilmesinin kanuna açıkça aykırı olduğunu beyan ederek, meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetlerinin kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava, İİK 103'de belirlenen borçluya tebliğinden itibaren 3 günlük süreden sonra açılmış olduğundan öncelikle süre yönünden reddi gerektiğini, meskeniyet iddiasında bulunulan taşınmazda ipotek tesis edildiğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı gereği taşınmazın ipotek edilmesi durumunda borçlunun meskeniyet iddiasından önceden vazgeçtiğinin kabul edildiğini, yine borçlu meskeniyet iddiası sebebiyle haczedilemezlik şikayetinde bulunmuşsa da söz konusu taşınmazlarda kendisinin ikamet etmediğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunulmasına engeller ise de haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Bu durumda, mahkemece ipoteğin mahiyeti belirlenip, ipotek akit tablosu incelenerek zorunlu ipotek olup olmadığı tespit edilip zorunlu ipotek değil ise ipotek alacaklısının haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenip ödenmediği tespit edildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Mahkemece 03/04/2002 tarih ve 1987 yevmiye numaralı ipoteğin konut kredisi sebebiyle verildiği tespit edilmiş ancak 03/03/2008 tarih 4446 yevmiye nolu ipotek yönünden araştırma yapılmamıştır....