Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ödemiş İcra Müdürlüğünün 2019/4245 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı banka tarafından davacı borçlular T1 ve T2 aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibine başlandığı, örnek 6 icra emrinin borçlu T2'ya 25.06.2019 tarihinde, borçlu T1'ya 27.08.2019 tarihinde tebliğ edildiği, takip talebi, tapu kaydı ve ekli ipotek belgesi, resmi senetler uyarınca meskeniyet ve maişet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine konu taşınmazların üzerinde ipotek tesis edilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Şikayete konu Ödemiş İcra Müdürlüğünün 2019/4245 Esas sayılı dosyasının ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip olduğu, ipotekli takipte haciz aşaması bulunmadığından, meskeniyet ve maişet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunulmasının mümkün olmadığı tabiidir (Yargıtay 12. HD'nin 15.11.2017 tarihli, 2016/22980 E, 2017/14173 K. sayılı içtihadı)....

Böyle bir durumda, borçlunun asıl uğraşısının çiftçilik olup olmadığı araştırılıp tesbit edildikten sonra, kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı, haczedilen haczedilmeyen tüm taşınmazları, keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmeli ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. İlk derece mahkemesince yaptırılan kolluk araştırması neticesinde 15.02.2018 havale tarihli tutanakta borçlunun çiftçilik yaptığı tespit edilmiştir. İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'ne yazılan yazı cevabına ekli çiftçi kayıt sistemi kayıtlarında borçlunun çiftçi olarak kaydının mevcut olduğu görülmektedir....

Yani geçimini çiftçilik ile temin etmelidir. Bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi veya kiraya vermesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabilir. Asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapması çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmaz. Böyle bir durumda, borçlunun kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı, haczedilen haczedilmeyen tüm taşınmazları, keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmeli ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılmalı, borçlunun asıl uğraşısının çiftçilik olup olmadığı belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. İlçe Tarım Müdürlüğü ve Ziraat Odası yazı cevabı ve ekli ÇKS kaydından, borçlunun geçimini çiftçilikle temin ettiği anlaşılmıştır....

Yine Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 02.12.1972 tarih ve 542/1979 sayılı kararında; "maddede sözü edilen aile tabirine, davacının, kanunen geçindirmekle yükümlü olduğu kimselerin dahil olacağı ve haczi caiz olmayan arazi tespitinde, böyle bir ailenin geçimi için zaruri olup olmadığının göz önünde tutulması gerektiği" belirtilmiştir. Borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekir. Yani geçimini çiftçilik ile temin etmelidir. Bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi veya kiraya vermesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabilir. Asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapması çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmaz....

İİK'nın 82/1- 4. maddesine göre, borçlunun kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi haczedilemez. Arazinin, borçlunun ve ailesinin geçimi için zaruri olup olmadığı borçlunun haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekir. Bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp, tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi veya kiraya vermesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikayetinde bulunabilir. Asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapması, çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmaz....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :İ Uyuşmazlık, borçluya ait taşınmazlar üzerindeki haczin meskeniyet iddiasına istinaden kaldırılması istemine ilişkindir. Somut olayda, davacının dava dilekçesinde, Kütahya ili Altıntaş ilçesi Yalnızsaray köyü köy içinde kain 1643 ve 1644 parsellerdeki taşınmazlar yönünden meskeniyet iddiasında bulunduğu görülmektedir. Borçlu tek bir taşınmaz hakkında meskeniyet iddiasında bulunabilir. Bu durumda mahkemece, davacı borçluya meskeniyet iddiasını hangi taşınmaz üzerinde kullanacağı yönünde seçim hakkı sorularak o taşınmaz üzerindeki meskeniyet iddiasının esasının incelenmesi gerektiği açıktır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takipte borçlunun icra mahkemesine yapmış olduğu başvuruda, 2 parsel sayılı taşınmazı yönünden meskeniyet; 1451 ve 5205 parsel sayılı taşınmazları yönünden ise geçimini çiftçilik ile sağladığından haczin kaldırılmasına ilişkin şikayette bulunduğu, mahkemece Dairemiz bozma ilamı doğrultusunda inceleme yapılarak meskeniyet şikayetinin kabulüne, diğer taşınmazlar yönünden ise şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir. 1-Alacaklının, 2 parsel sayılı taşınmaz yönünden yapmış olduğu temyiz itirazlarının incelenmesinde;Yargıtay...

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu vekili ilama dayalı başlatılan icra takibinde İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; kıymet takdir tutanağının tebliği usulsüz olup, tebliğ işleminden 05.09.2012 tarihinde haberdar olduklarından bu tarihte öğrendiklerinin kabulüne, borçlunun haline müsait evinin ve borçlu çiftçilik yaptığından tarlasının haczedilemeyeceğini bildirerek, hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

      Bu durumda, meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Sonuç olarak dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından istinaf isteminin esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapıldığını, icra dosyası kapsamında 25/09/2019 tarihinde davacının Dibekhanı Çiftliği No:7 Mudurnu/ Bolu adresinde hacze gidildiğini, davacıya ait 34 XX 122 plakalı traktörün fiili haczinin yapıldığını ve traktörün yedi emine bırakıldığını, davacının ve ailesinin çiftçilik ile geçimini sağladıklarını, davacının 34 XX 122 plakalı traktör haricinde başka bir traktörü olmadığını, davacının geçimini sağlaması için çiftçilik mesleğini icra etmesinin zorunlu olmakla birlikte mesleğin icrası için gerekli olan traktörün haczinin İİK'nın "Haczi caiz olmayan mallar ve haklar" başlıklı 82. maddesinin 4. fıkrası "Borçlu çiftçi ise kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi ve çift hayvanları ve nakil vasıtaları ve diğer eklenti ve ziraat aletleri; değilse sanat ve mesleki için lüzumlu olan alat ve edevat ve kitapları ve arabacı, kayıkçı, hamal gibi küçük nakliye erbabının geçimlerini temin eden nakil vasıtaları" kapsamında yasaya...

      UYAP Entegrasyonu