Somut olayda; dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 4342 sayılı Mera Kanunu uyarınca İl Mera Komisyonu tarafından mera tespit ve tahdit çalışmaları yapılmıştır. Dava, mera komisyonu tespit ve tahdit kararının iptali istemiyle 30 günlük askı ilânı süresi içinde açılmışsa da, mera komisyon kararının askı ilânından önce çekişmeli taşınmazın bulunduğu köyde genel arazi kadastrosu yapılıp çekişmeli taşınmaz hakkındaki kadastro tesbit tutanağı kesinleşmiştir. İl Mera Komisyonunca yapılan bu işlemlere karşı yapılan itirazların inceleme ve sonuca bağlanması 4342 sayılı Mera Kanunun 13. maddesi gereğince genel mahkemelerin görevi içindedir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup istek olmasa bile yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesi zorunludur. Hal böyle olunca; mahkemece, davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.8.2006 gününde verilen dilekçe ile mera komisyon kararının iptali, tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 30.4.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mera komisyonu tahsis kararının iptali istemiyle açılmıştır. Mahkemece dava reddedilmiştir. Hüküm davacı Hazine temyiz etmiştir. Dava konusu taşınmazların tapulama tespiti 2003 yılında yapılmış ve taşınmazlar hali arazi niteliği ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacılar tarafından, davalı aleyhine 17.01.2011 gününde verilen dilekçe ile mera tespit komisyonu kararının iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ..., ... ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mera tespit komisyonu kararının iptali isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı ... Valiliğinin davalı sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, ... ve muhtarlık yanında yer alan ..., ... ve ... tarafından ... Valiliğine karşı açılmıştır....
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile çekişmeli parselin (B) ile gösterilen 33491,32 m2'lik ve (C) ile gösterilen 28693,98 m2’lik kısımlarına ilişkin mera komisyon kararının iptali ile bu kısımların orman vasfı ile Hazine adına; (A) ile gösterilen 30414,70 m2’lik kısmına ilişkin davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı ... ile davalı Hazine ve İl Mera Tahsis Komisyonu tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, mera tahsis komisyon kararının iptali ve tapu iptali tescil davası niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu Kurfalı Köyünde ilk orman tahdidi 1944 yılında 3116 Sayılı Yasaya göre yapılmıştır....
KABULÜ ile 28/11/2017 tarihli jeodezi ve fotoğrametri bilirkişisi ile kadastro bilirkişisi tarafından tanzim edilen rapora ekli Ek1’de yer alan el atıldığı iddia edilen yeri ve komşu parselleri gösterir alan hesaplı krokide kırmızı çizgi ve A harfi ile gösterilen kısmın içerisinde bulunup Katranlı Mahallesi 109 Ada 46 ve 109 Ada 80 Parsel sayılı taşınmazların alanlarının çıkartılması suretiyle elde edilip Katranlı Mahallesi 109 Ada 81 sayılı mera parselinde kalan 7.455,74 m2’lik kısma davalı tarafından haksız olarak yapılan EL ATMANIN ÖNLENMESİ İLE DAVA KONUSU YERİN DAVACIYA TESLİMİNE, muarazanın bu şekilde giderilmesine,”karar verilmiştir....
Köyü, ... parsel sayılı taşınmazın mera kadastro tespit komisyonu tarafından 4342 sayılı Kanun kapsamında orman sınırları dışına çıkarılarak mera olarak tespit ve tescil işleminin iptali ile ... parsel sayılı taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 11/4. maddesi gereğince orman niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerinde hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 20/05/2013 gün ve 2012/10460-5857 sayılı ilâmıyla “Mera Kanunun 13/4. maddesi gereğince yaptığı ilân ya da tebliğ üzerine 30 günlük süre içinde açılacak davalara bakma görevi, Mera Kanununun 13/5. maddesi hükümlerine göre asliye hukuk mahkemesine aittir. Somut olayda; dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 4342 sayılı Mera Kanunu uyarınca İl Mera Komisyonu tarafından mera tesbit ve tahdit çalışmaları yapılmıştır....
Bu itibarla mahkemenin, davacının hakka dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil (zilyetliğin korunması) istemi açısından taşınmazın mera vasfında ve kamu malı niteliğinde bulunduğu, davacının mülkiyet sahibi olmadığı aktif dava ehliyeti bulunmadığı yönündeki ret gerekçesi yerinde görülmemiştir. Mahkemece; iddia ve savunma çerçevesinde toplanacak ve toplanmış taraf delilleri birlikte tartışılıp değerlendirilerek uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile davanın aktif dava ehliyeti yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Açıklanan bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353- 1- a-4 maddesi uyarınca kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılması gerekmiş aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir....
Valiliği ve dahili davalı Hazineyi hasım göstererek Mera Tespit Komisyonu Kararının iptali istemi ile dava açmış, bu davanın eldeki dava ile birleştirilmesine karar verildikten sonra mahkemece davacı Hazinenin davasından yasa gereği vazgeçmiş sayılmasına, birleşen 2009/587 Esas sayılı davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, asıl davanın davacısı ve birleşen davanın davalılarından Hazine vekili, Belediye Başkanlığı ve davalılar temyiz etmiştir. Davacı ... kadastro işlemi sonucu özel mülk olarak belirlenen dava konusu taşınmazın yayla yeri olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Yargılama devam ederken Mera Tespit Komisyonu aynı yeri yayla olarak tespit ederek ... Belediyesine tahsis kararı almıştır. 4342 sayılı Mera Kanununun 6. maddesine göre; mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisi Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılır. Uygulamayı yapacak merci ise valilik onayı ile oluşturulacak olan mera komisyonu ve komisyona bağlı çalışan teknik ekiplerdir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın onanmasına ilişkin yukarda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi ... ve arkadaşları tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında, ... Köyü çalışma alanında bulunan 180 ada 1 parsel sayılı 217.605,18 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadimden beri köy halkı tarafından mera olarak kullanıldığı belirtilerek ve Sulh Hukuk Mahkemesinde davalı olduğundan söz edilerek, malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları tarafından, Hazine ve Daldere Köyü Tüzel Kişiliği aleyhine açılan el atmanın önlenmesi davası, çekişmeli taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemece yapılan yargılama neticesinde olumsuz yetki uyuşmazlığı nedeniyle dosyanın resen ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi yönünde karar verilmesi gerektiğini, tarafların kararı istinaf etmemesi üzerine dosyanın resen Kayseri Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi şeklinde istinaf yolu açık olarak karar verilmesi halinin usul ve esas yönünden hukuka aykırılık teşkil ettiğini, Pınarcık Köyü’ne aidiyetinin tespiti ve sınırlandırılması ile tapuya ve mera özel siciline kayıt ve tescili talepli olduğunu, iş bu davanın mera aidiyetinin tespiti istemli olduğunu, yerel mahkemece yapılan yargılama kapsamında ise ihtilafın mülkiyet hakkının aidiyeti yönünden olduğu, uyuşmazlık konusunun meraya el atmanın önlenmesi davası olduğu şeklinde belirlemelerin yapıldığını, mera aidiyetinin tespiti davası ile meraya el atmanın önlenmesi davası aynı nitelikte davalar olmadığını, yerel mahkemece yapılan yargılama kapsamında...