Sayılı sözleşmenin feshi ve menfi tespit davasında verilen kararla bu husus tespit edilmiş olup, davacı yüklenici malzeme bedelinin tahsili istemli iş bu davayı 27/02/2017 tarihinde açmıştır. Sözleşmenin feshi tarihi ile dava tarihi arasında TBK 147/6. Maddesinde öngörülen zaman aşımı süresi dolmuş olup, davacı yüklenici zaman aşımının kesildiğini veya durduğunu da ispatlayamamıştır. ... ATM'de açılan dava sözleşmenin feshi ve menfi tespit davası olup iş bu dava malzeme bedellerine ilişkin talep yönünden zaman aşımını kesen bir dava değildir. Davalı iş sahibi süresinde zaman aşımı itirazında bulunduğundan " iş aletleri için istenilen tazminat talebi zaman aşımı nedeniyle reddedilmiştir. Manevi tazminat isteğinin yasal dayanağı, dava tarihinde yürürlükte bulunan TBK'nın 58. maddesidir. Bu madde gereğince kişisel hakları (çıkarları) hâleldar olan kimse manevi tazminat isteyebilir....
TL tutarındaki kısmın ödemesi için çek verildiği, kalan kısmın iş bitiminde ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ancak davalının yükümlülüklerini yerine getirmediğini bu nedenle sözleşmeyi feshettiğini ve işin yeniden başka bir firmaya yaptırılmasından dolayı uğramış olduğu maddi zararını talep ettiği anlaşılmıştır. Kural olarak sözleşmenin haklı feshi halinde fesheden, sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte olan 818 sayılı BK'nın 106 ve 108. maddeleri uyarınca akdin hükümsüzlüğünden kaynaklanan zararın tazminini isteyebilir. Doktrinde hakim olan görüşe ve Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre burada oluşan zarar menfi (olumsuz) zarardır. Menfi zarar; sözleşmenin karşı tarafınca yerine getirileceğine olan güvenin boşa çıkması nedeniyle uğranılan zarardır....
Dava dilekçesinde, sözleşmenin feshedildiği belirtildikten sonra " otellerin zamanında tamamlanmaması sebebiyle uğranılan menfi zararın (kâr mahrumiyetinin) ve eksik inşaatın tamamlanması için yapılacak harcamaların bedelinin" talep edildiği yazılmıştır. Oysa yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı gibi, kâr kaybı ve eksik bırakılan imalâtın bedeli müspet zarar kapsamındaki alacak kalemlerinden olup menfi zarar olarak nitelendirilemez ve akdin feshi halinde de istenmesi mümkün değildir. Mahkemece hükme esas alınan 05.07.2004 tarihli ek bilirkişi raporunda da bilirkişiler, 1.831.876.000.000 TL. menfi zarar hesabı yaptıklarını belirtmişlerse de; bilirkişilerce yapılan hesap şekline ve müsbet ve menfi zarar ile ilgili yukarıda yapılan açıklamalara göre değerlendirildiğinde, bilirkişilerin buldukları miktarın müsbet zarara ilişkin olduğu, mahkemece bu miktarın menfi zarar olarak nitelendirilmesinin isabetli olmadığı görülmektedir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2024/188 KARAR NO : 2024/188 DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 01/03/2024 KARAR TARİHİ : 12/03/2024 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı taraf vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili şirket ile davalı arasında 22.02.2022 tarihli eser sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye göre davalı tarafça, sözleşmenin ayrılmaz parçası olan ekinde kapsamı belirtilen eserin meydana getirilmesi konusunda tarafların anlaştıklarını ancak davalı tarafça sözleşmenin devamı süresince edimlerin yerine getirilmediğini, taraflar arasındaki eser sözleşmesi uyarınca davalı tarafın edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle sözleşmenin 14. maddesine göre 540.000,00 TL cezai şart bedeli, davacıya ödenen 502.090,00 TL bedelin iadesi, 100.000,00 TL manevi tazminatın, menfi zarar tutarı olarak şimdilik 1.000,00 TL,'nin tahsiline ve davacı elindeki...
bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Dava dilekçesinde, davacı vekili bakiye iş bedelinin 12.899,69 TL olduğunu belirterek bu tutardan fazlaya dair hakkı saklı kalmak kaydı ile 3.000,00 TL'nin, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle uğranılan menfi zarara karşılık 1.000,00 TL'nin ve kötüniyet tazminatı olarak da 3.000,00 TL'nin tahsilini istemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/165 Esas numaralı dosyasıyla sözleşmenin feshini isteyip işbu dava dosyasıyla kira kaybı tazminatı isteyebilmesinin hukuken mümkün olmadığını, menfi zararın, yerine getirileceğine inanılan bir sözleşmenin yerine getirilmemesi nedeniyle uğranılan zarar olup bu bağlamda sözleşme yapılması için yapılan masraflar(harç, noter masrafı vb.), sözleşmenin yerine getirilmesi için yapılan masrafların, sözleşmenin geçerliliğine inanılarak başka bir sözleşme fırsatının kaçırılması gibi zararların menfi zarar kapsamında olduğunu, taraflar arasında akdedilen kat karşılığı inşaat sözleşmesinin ... 24. Noterliği'nin 13.03.2015 tarih ve 07494 yevmiye numaralı ihtarnamesiyle davacı kooperatif tarafından geçmişe etkili olarak feshedildiğinin müflis şirkete bildirildiğini, daha sonra 17.04.2015 tarihinde davacı kooperatif tarafından sözleşmenin geçmişe etkili feshi ve tapu iptal tescil talepli ... 23....
Sözleşmelerde fesih; bozucu yenilik doğuran bir hak olup, karşı tarafa iradenin ulaşması ile tamamlanır ve hukuki sonuçlarını yaratır. Fesih sürecinin başlatılması ve fesih hakkının kullanılması, özellikle (ayına ilişkin olmayıp) nakit bedel üzerinden yapılmış sözleşmelerde tek taraflı iradenin karşı tarafa ulaşması ile sonuçlarını yaratır. Menfi (olumsuz) zararın yasal dayanağı 6098 sayılı TBK'nın 125/III. (B.K.106/II.) maddesindeki genel düzenlemelerdir. Sözleşmenin feshi yahut sözleşmeden dönülmesi halinde alacaklı ancak menfi zararının tazminini isteyebilecektir. Hukuk Genel Kurulu'nun 17.01.1990 tarih ve 1989/13-392-1 sayılı kararında da belirtildiği gibi menfi zarar sözleşme yapılmasaydı davalının uğramayacağı zarar olarak tanımlanmaktadır. Menfi zarar (Olumsuz zarar); dayanağını 818 sayılı BK'nın 108/2. madde (TBK 125/3.) hükmünden almakta olup, sözleşmenin, karşı tarafça yerine getirileceğine olan güvenin boşa çıkması nedeniyle uğranılan eylemli zarardır....
Menfi zarar ise, uyulacağı ve yerine getirileceğine inanılan bir sözleşmenin hüküm ifade etmemesi ve yerine getirilmemesi yüzünden güvenin boşa çıkması dolayısıyla uğranılan zarardır. Menfi zarar, borçlunun sözleşmeye aykırı hareket etmesi yüzünden sözleşmenin hükümsüzlüğü dolayısıyla ortaya çıkar. Burada, alacaklının sözleşmenin hükümsüzlüğünden kaynaklanan zararının tazmini söz konusudur. Sözleşme feshedilerek hükümsüz olduktan sonra tekrar sözleşmeye dayanarak borcun ifa edilmemesinden doğan zararın istenmesi mümkün değildir. Bu halde istenilecek zarar menfi zarardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan, eser sözleşmesinin tarafları arasında tapu iptali tescil ve sözleşmenin feshi istemine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 15.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 24.09.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Menfi zarar kavramına, sözleşmenin yapılmasına ilişkin giderler, sözleşmenin yerine getirilmesi ve karşılık edanın kabulü için yapılan masraflar, sözleşmenin yerine getirilmesi dolayısıyla uğranılan zarar, sözleşmenin geçerliğine inanılarak başka bir sözleşme fırsatının kaçırılması dolayısıyla uğranılan zarar, başka bir sözleşmenin yerine getirilmemesi dolayısıyla uğranılan zarar ve dava masrafları, noter masrafı, karar pulu, KİK payı, gerçekleştirilen imalat bedeli, personel gideri vb kalemler örnek olarak verilebilir....