İNCELEME ve GEREKÇE:Dava hukuki niteliği itibariyle bonoya dayalı takip sebebiyle açılan menfi tespit davasıdır. Uyap üzerinden celp edilerek incelenen ----------- sayılı dosyasında davacılar ve davalıların aynı olduğu anlaşılmaktadır. 6100 Sayılı HMK.'nın 166. maddesi uyarınca, aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda davanın her aşamasında talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir....
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı dava konusu işlemin iptali yolundaki kararının Danıştay Onuncu Dairesinin 08/06/2015 (Daire kararında sehven 15/06/2015 olarak yazılmıştır.) tarih ve E:2015/386, K:2015/2796 sayılı kararı ile bozulması üzerine bozma kararına uyularak verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; hakkında alınan koruma kararı annesinin istemi üzerine Mahkeme kararı ile kaldırılan davacının, reşit olmadan önce Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna ait yurttan ayrılarak Kurum ile bağlantısını kestiği, reşit olmadan önce hakkında alınan koruma kararı kaldırılarak ailesine teslim edilmesi nedeniyle yasal düzenlemelerden yararlanmasına olanak bulunmadığı, bu itibarla, işe yerleştirme istemiyle yapmış olduğu başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir....
ne şekilde alınacağını, 7.maddesi, Koruma Meclisinin yetki ve görevlerini düzenlemiştir....
Aynı Kanun'un 310. maddesinde, "(1) Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir." hükmü, 311. maddesinde, (1) Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir." hükmü yer almaktadır. HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Davacı vekili tarafından 26/07/2022 tarihinde ... İdare Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüğü kaydına giren dilekçe ile yasal şekle ve esasa uygun olarak davadan feragat edilmiş olması karşısında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 31. maddesinin yollamada bulunduğu Hukuk Muhakemeleri Kanununun 311. maddesi uyarınca feragat kesin hükmün hukuki sonuçlarını doğuracağından dava hakkında karar verilmesine yer bulunmamaktadır. KARAR SONUCU: Açıklanan nedenlerle; 1. Feragat nedeniyle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2....
Ayrıca davalı Belediye tek taraflı olarak, kiracı davacıyı ek sözleşme yapmaya zorlayamayacağından, davacı kiracının istemi hukuki değildir. H.M.K.nun 106.maddesi gereğince davacının dava açmasında güncel bir hukuki yararı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi yolunda hükmün bozulması gerektiği görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun onama kararına katılamıyorum. 9.12.2015 (Muhalif)...
TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeksizin, işin gereği görüşüldü: İNCELEME VE GEREKÇE: Dava; Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesinde kalan İzmir ili, Çeşme ilçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmazı kapsayan alanın acele kamulaştırılmasına dair 24.01.2020 tarihli, 2054 sayılı Cumhurbaşkanı Kararının, dayanağı olan 12.09.2019 tarihli, Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesinin tespit ve ilan edilmesine ilişkin 1532 sayılı Cumhurbaşkanı Kararının ilgili kısımları ile 11.02.2020 tarihli, 2103 sayılı Cumhurbaşkanı Kararının iptali istemiyle açılmıştır....
Ancak; 1- Suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK’nın 2/1 ve 61/1. maddelerine aykırı olarak aynı Yasanın 116/1. maddesi ile temel ceza belirlenirken hapis cezası yerine doğrudan adli para cezası belirlenemeyeceğinin gözetilmemesi, 2- 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 11 ve 5237 sayılı TCK’nın 31. maddeleri uyarınca çocuklara özgü güvenlik tedbirlerinin; 12 yaşını doldurmamış çocuklar ile aynı maddenin ikinci fıkrasına göre işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan ya da davranışlarını yönlendirme yeteneği yeterince gelişmemiş 12-15 yaş grubunda bulunan çocuklar hakkında uygulanması olanağının bulunduğu gözetilmeyerek, ceza sorumluluğu bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Yasasının 5/1-b. maddesi uyarınca eğitim tedbirine hükmolunması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi...
Menfi tespit davasının amacının belli bir borçtan dolayı borçlu bulunmadığına ilişkin kesin hüküm ve dolayısıyla kesin hukuki koruma temin etmek olduğu göz önüne alındığında, takibin durdurulması veya icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi şeklindeki ihtiyati tedbirin, asıl uyuşmazlığı çözecek veya kesin hukuki korumayı ikame edecek nitelikte bulunmadığı açıktır. Davacının menfi tespit davasındaki dava dilekçesindeki talepleri değerlendirildiğinde İİK nun 72/3 fıkrasıyla ilgili de bir talebinin bulunduğu anlaşıldığından mahkemece davacının tedbir talebinin İİK nu 72. maddesi gereğince reddine kararı usul ve yasaya uygun bulunmuştur. Zira davaya dayanak icra takiplerinin ilamlı icra niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle davacının istinaf talebinin reddine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Davalı ...Ltd.Şti. vekili, müvekkilinin davacı şirkete borçlu olmadığının tespiti istemi ile menfi tesbit davası açmış,mahkemece davalar arasında irtibat bulunduğundan bahisle birleştirme kararı verilmiştir. Mahkemece, toplanan delile göre davalı ...Ltd.Şti.'nin davacı şirkete 3.551,90 TL borçlu olduğunun tesbiti ile davacının açtığı tasarrufun iptali davasının kabulü ile bu miktar alacak ile sınırlı olarak haciz ve satış isteme yetkisi verilmiş; hüküm, davacı ...Ltd.Şti vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemi ile ayrı bir dava olarak açılmış menfi tespit istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davaları basit yargılama usulüne tabi menfi tespit davası ise yazılı yargılama usulüne tabidir....
Hukuk Dairesinin 2014/256 e. 2014/2096 k sayılı ilamları) Bu nedenle talep eden vekilinin mahkemece görevsizlik nedeniyle red kararı verilirken dosyanın gönderileceği mahkemenin gösterilmemesinin usule aykırı olduğuna ilişkin istinaf istemi ise yerinde değildir. 6100 Sayılı HMK 389. Maddesi "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir." Aynı yasanın 390/3 Maddesi "tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır."Şeklinde düzenlenmiştir.Geçici hukuki koruma yargılamasını, asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır....