Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı, davalı ... vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av. ... ile davalı ... ve vek.Av. ...'...

    İcra takibine konu borç ödendikten sonra ödemeye dayanarak menfi tespit davası açılamaz. Zira davacı borçlu, takip konusu borca yönelik olarak ödeme yapmıştır. Ödeme ile ilgili belgede davalı alacaklı ana paradan alacağı kalmadığını belirttiğine göre davacı borçlunun dava tarihi itibarıyla faiz borcu bulunup bulunmadığı üzerinde durulup varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 23.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      ın vekalet ücretinden kaynaklanan alacağı için başlattığı icra takibine karşı borçlu olmadığının tespiti istemiyle bu davayı açmıştır. Kural olarak menfi tespit davalarında, ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden tarafa düşer. Davalı, yapmış olduğu icra takiplerinde,vekalet ücret alacağı isteminde bulunduğuna göre, mahkemece davalı avukatın davacı kooperatiften ne kadar vekalet ücret alacağının bulunduğunun belirlenmesi gerekmektedir. Mahkemenin ispat yükünün davacıda olduğuna dair kabulü doğru değildir. O halde iddia ve savunmaya ilişkin taraf delilleri toplanmalı, bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davacının vekalet ücretine ilişkin borcunun belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

        Dava, icra takibine konu aidat alacağı sebebiyle açılmış menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 18/03/2019 günü oy birliği ile karar verildi....

          Davacı, davalının dava dışı eski işçisi ....aleyhine başlattığı icra takibinde kendisine gönderdiği haciz ihbarnameleri ile takip konusu alacağı kendilerinden talep ettiğini, anılan işçinin şirketlerine haksız fiile dayalı olarak zarar vermesi nedeni ile kıdem tazminatı ve diğer alacaklarının kendilerine olan borcu sebebi ile mahsup edildiğini belirterek takip alacağı nedeni ile davalıya karşı sorumluluklarının bulunmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı, takip borçlusu dava dışı .....in davacı şirketten İş Yasası'ndan kaynaklanan alacağının bulunması sebebi ile açılan davanın haksız olduğunu belirterek davanın reddini ve davacının %40 tazminat ödemeye mahkum edilmesini talep etmiştir....

            Hükmolunan yabancı para alacağı olup, taraflar arasındaki sözleşmede yabancı para alacağı yönünden faiz oranı kararlaştırılmadığından uygulanacak faiz oranının 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faiz Hakkında Kanun’un 4/a maddesi uyarınca devlet bankalarının bu yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranıdır. Mahkemece bu yön gözardı edilerek Merkez Bankası’nın USD cinsinden 1 yıl vadeli USD cinsinden mevduata uyguladığı en yüksek faize hükmetmesi doğru olmadığı gibi dava menfi tespit davası olarak açılmış ve yargılama sırasında istirdat davasına dönüşmüştür. Her davanın açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirilmesi gerekir. Dava açılırken harca esas değer olarak gösterilen 953.542,29 TL üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir....

              Mahkemece, takip konusu yapılan ücret alacağı ve buna bağlı faiz miktarının 20.11.2005-31.12.2005 dönemine ilişkin olduğu, alacağın 01.01.2006 tarihinde muaccel olduğu ve 5 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği belirtilerek, takibe konu ücret alacağı ve buna bağlı faiz miktarının zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile davacı bakanlığın borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Zamanaşımı bir hakkın varlığını ortadan kaldıran bir olgu olmayıp ancak istenebilirliğine engel oluşturur. Bu bakımdan ancak süresinde ileri sürülmesi durumunda mahkemece göz önünde tutulabilir. Dava konusu borç davalının ücret alacağına yöneliktir. Davalı, söz konusu ücret alacağına ilişkin olarak davacı aleyhinde icra takibi başlatmış, ödeme emri davacıya tebliğ olunmuş, itiraz edilmeyerek takip kesinleşmiştir. Davacı, aleyhinde yapılan ilamsız icra takibine karşı zamanaşımı def'inde bulunmadığından, takip kesinleşmiştir. Bundan sonra zamanaşımı def'ine dayalı olarak menfi tespit isteminde bulunulamaz....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, tarafların aralarındaki anlaşma gereği davalının, müvekkilinin baktığı hayvanların iadesini istediğini, teminat olarak dava konusu 25.000 TL'lik senedin davalıya verildiğini, söz konusu hayvanların kendisine teslim edilmesine rağmen, senedin yanında olmadığını söyleyip iade etmediğini, bunun yerine senetten ötürü alacağı kalmadığına dair bir yazıyı davacıya verdiğini ileri sürerek, ...İcra Müdürlüğü'nün 2013/6719 E.sayılı dosyasından davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının %20'tan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  Davacı takip borçlusunun, icra dosyasında alacağı temlik alan davalı hakkında açmış olduğu menfi tespit davasında, yargılama sırasında davalı takip alacaklısının alacağını dava dışı Hakan Yıldızhan'a temlik ettiği, mahkemece davacıya davaya T3 yönünden tazminat davası olarak mı, yoksa temlik alan Hakan Yıldızhan'a menfi tespit davası olarak mı devam edeceğine ilişkin beyanda bulunmak üzere süre verildiği, davacı vekilince davanın T3 yönünden menfi tespit davası olarak devam edilmesinin talep edildiği, bu davalının takip alacağını üçüncü bir şahıs Hakan Yıldızhan'a temlik etmesi nedeniyle, davacının temlik eden davalı T3 hakkındaki davasını menfi tespit davası olarak devam ettirmesinde hukuki yararının kalmadığı, HMK'nın 125/1- b maddesine göre, davalı hakkında tazminat davası olarak devam edebileceği ancak tazminat davası olarak devam ettirmeyip, menfi tespit davası olarak devam ettirdiği, bu durumda davalı hakkındaki menfi tespit davasında davacının hukuki yararının kalmadığı, hukuki...

                  ile eksik imalat nedeniyle istenen bedelin açıklattırılması gerektiğini, imalat bedelinden kaynaklanan talebin zamanaşımına uğradığını, istifa eden davalının dava dışı konutu iade etmemesi nedeniyle aidat ödeme yükümlülüğünün devam ettiğini, bu itibarla davalı-karşı davacının alacağı varsa kooperatif alacağı ile mahsup edileceğini savunarak, birleşen davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu