Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, bono ile ilgili menfi tespit talebi açısından; bono bedelinin davacı tarafından icra takibinin açılmasından önce davalı şirkete ödendiği, nitekim davalı şirket vekilinin bu sebeple icra dosyasına sunduğu 15.02.2013 havale tarihli dilekçe ile haciz aşamasında icra takibinden vazgeçtiği, davacının 15/02/2013 tarihinden itibaren icra müdürlüğü kasasındaki bonoyu geri almasının mümkün olduğu dikkate alındığında, davacının icra takibinden feragat edilen 15.02.2013 tarihinden sonra 11.03.2013 tarihinde işbu davayı açması nedeniyle, söz konusu bonoyla ilgili olarak menfi tespit davası açmakta hukuki yararının kalmadığı, cari hesap alacağı ile ilgili menfi tespit talebi açısından; somut olayda davalı şirketin ticari defter kayıtlarına göre, davacı ile davalı şirket arasındaki ticari ilişkinin 26.03.2012 tarihinde başladığı, bu tarihte davacı tarafından gönderilen 6.000-TL tutarındaki havale ve 13.09.2012 tarihinde bonoyla ilgili olarak gönderilen ...TL tutarındaki...

    Mahkemece asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüyle ıslahla artırılan miktarda dikkate alınarak ödenmeyen iş bedeli alacağı ve irad kaydedilen teminat mektubu bedelinin tahsiline dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacı iş sahibi asıl davasında sözleşmeyi haklı nedenlerle feshettiklerini ileri sürerek kalan imalâtı dava dışı yükleniciye tamamlatmaları nedeniyle menfi zarara uğradıklarını, menfi zarar dahil yasal ceza ve kesintileri de dikkate alındığında davalı yüklenicinin davacıya 20.349,87 TL borcu bulunduğunu ileri sürerek tahsilini talep etmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; "davalı kadının ziynet alacağı talebinin bulunmadığı yönündeki beyanın yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında belirtildiği üzere feragat niteliğinde olduğu, Ankara 8. İcra Müdürlüğünün 2018/15192 Esas sayılı dosyasında vekili aracılığıyla alacak takibi yaptığı, bu talebin haksız olduğu, öncesinde ziynet alacağı talebinden feragat ettiği, mevcut durumun mezkur mahkeme kararıyla da tescillendiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile Ankara 8. İcra Müdürlüğünün 2018/15192 haksız icra takibinin iptaline, ziynet alacağı iddiasıyla davalının takipte bulunduğu, ziynet alacakları likit alacaklar olmadığından davalı aleyhine kötü niyet tazminatının reddine" karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı taraf hükmün tamamına yönelik süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

      "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıya alacağı mallara karşılık toplam 244.850 TL bedelli 24 adet çek verdiğini ancak davalının malları teslim etmediği gibi çekleri de iade etmediğini ileri sürerek müvekkilinin davalıya çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesin talep ve dava etmiştir. 02.10.2009 havale tarihli dilekçesiyle 20.03.2009 keşide tarihli 10.000 TL bedelli çek ile 30.03.2009 keşide tarihli 8.000 TL bedelli çekler dışındaki toplam 216.350 TL’lik çekler yönünden menfi tespit davasının kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir....

        Dosya içeriğine göre menfi tespite konu kurum alacağı 34.720,53 TL olup temyize konu edilen toplam miktar Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalmaktadır. KARAR Açıklanan sebeple; Davalı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,04.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalı banka tarafından dava dışı ... Ltd. Şti ve ... aleyhine girişilen bonoya dayalı takip nedeniyle icra dosyası üzerinden davacı bankaya gönderilen haciz ihbarnemelerinden dolayı İİK'nun 89. maddesi uyarınca açılmış menfi tespit istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacının birinci haciz ihbarnamesinin tebliğinden sonra borçlu şirket hesaplarına nakit 107.790.00 TL girdiğini, mevduat haczine rağmen başka hesaplara aktardığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda takip borçlarından ...'...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi Tespit Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından davanın kabul edilen kısmı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davacı, davalının yaptığı 78.603,92 TL'lik maddi tazminat ve nafakaya yönelik icra takibine karşı borcu olmadığına ilişkin menfi tespit davası açmış, mahkemece davacının, davalı alacaklıya 50.000 TL maddi tazminat ve tazminatın işlemiş faiz alacağı yönünden borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilikin talebin reddine karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı ... idaresinin dava dışı ... aleyhine vergi borcu nedeni ile 6183 sayılı Yasa uyarınca yaptığı takip sırasında, davacıya haciz ihbarnamesi gönderdiğini, ancak süresinde itiraz edilmediğini, ancak borçlunun davacı şirket nezdinde herhangi bir hak ve alacağı olmadığından borçlu olmadığının tesbitini istemiştir. Davalı ... idaresi vekili, davacının haciz ihbarnamesine 7 gün içerisinde itiraz etmediğinden borcun zimmetinde sayıldığını takip hukuku anlamında alacağın kesinleştiğinden menfi tesbit davasının açılmayacağını ve haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacılar hakkında takip başlatan davalının takip sırasında alacağını, 3. şahsa temlik ettiği, bu halde alacağı temlik eden davalı hakkında menfi tespit davası açılamayacağı gerekçesiyle davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 27/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Bunlar; borçlu bulunmadığı, borcun kısmen ödendiği ve zamanaşımına uğradığı itirazları olup, başkaca itiraz nedenleri ileri sürülemez. 6183 sayılı Kanunun 58. maddesi uyarınca açılacak itiraz davası bir "menfi tespit" davası niteliğinde olup, kamu alacağına ilişkin takip kesinleştikten sonra yeni ve ayrı bir menfi tespit davası açılması mümkün değildir. 6183 sayılı Kanunda, İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine paralel bir hükmün bulunmamış olması karşısında, Kanunda öngörülen yedi günlük itiraz süresini geçiren kamu alacağı borçlusu, aynı konuda menfi tespit davası açamaz. 6183 sayılı Kanunda menfi tespit davasına, "Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczini" düzenleyen 6183 sayılı Kanunun 30.3.2006 gün ve 5479 sayılı Kanun ile değişik 79. maddesinde yer verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu