Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Menfi tespit davasında da öncelikli olarak bir alacağın varlığının tartışıldığı açık olup bu nedenle, alacaklının dava açarken arabulucuya başvurma dava şartına tabi tutulması ancak aynı konu ve alacakla ilgili borçlunun açabileceği menfi tespit davasının arabuluculuğa başvurma dava şartına tabi tutulmaması hak arama yönünden eşitsizliğe yol açacağı gibi dava türü olarak bir ayrımın gözetilmesi de arabuluculuk dava şartının özüne aykırı olacaktır. Genel gerekçe ve madde gerekçesinde dava türüne göre bir ayrıma işaret etmediği sonucuna ulaşılmıştır. Bu durumda somut olayda: davacı tarafça, davalı tarafından Gaziantep İcra Müdürlüğünün 2016/...... esas sayılı dosyasında takibe konu edilen senet sebebiyle borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesi istenmiştir....

    -KARŞI OY YAZISI- Dava, bonodan dolayı borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkin olup, takipten önce açılmıştır. Takipten önce açılan menfi tespit davalarında, genel ve ilgili yasalarda öngörülen özel yetki kuralları uygulanır. İİK'nun 72/son maddesindeki yetki kuralları, takipten sonra açılan menfi tespit davalarında uygulama yeri bulunan kurallar olup, takipten önce açılan menfi tespit davaları yönünden diğer yetki kurallarını ortadan kaldırmaz. Bu açıklamalar karşısında somut olayın değerlendirilmesine gelince; dava konusu bonoda “ihtilaf halinde .......

      Asliye Hukuk Mahkemesine dava değeri 46.391,23 TL olan menfi tespit davası açtığını, oysa ki dosya kapak hesabı yapıldığında toplam borcun 150.000,00 TL gibi bir rakama ulaştığının görüleceğini, 20/10/2020 tarihinde Ortaca İcra Müdürlüğünden talepte bulunarak açılan menfi tespit davasındaki miktar düşülerek kalan kısım için borçlunun menkul mallarının haczine ve muhafazasına karar verilmesi talep edildiğini, ancak aynı günlü karar ile taleplerinin reddedildiğini belirterek, 20/10/2020 tarihli kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. YANIT : Davalı cevap dilekçesinde özetle, Ortaca İcra Müdürlüğünün 20/10/2020 tarihli kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, Ortaca 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/399 E. Sayılı dosyası ile 29/09/2020 tarihinde 46.391,23 TL dava değeri ile menfi tespit davası açtığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

      esas sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespitine, %20 'den aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, kambiyo senetlerinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir....

        MAHKEMECE: Dava konusunun menfi tespit talebini içerdiği,7155 sayılı kanun ile Türk Ticaret Kanunun eklenen 5/A maddesi uyarınca kanunun lafzi yorumuna göre menfi tespit davalarının zorunlu arabuluculuğa tabi olmadığına ilişkin görüşler bulunmakta ise de, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit istemine ilişkin davada ... Asliye Hukuk ve ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, İİK.’nun 72.maddesi uyarınca menfi tespit istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacı ... ... hakkında 5.166,45 TL asıl alacak, 21.171,80 TL işlemiş faiz için, toplam 26.338,45 TL üzerinden icra takibi yapıldığı ve dava değeri 26.000,00 TL değer gösterilip, harcı yatırılarak menfi tespit davası açıldığı anlaşılmaktadır....

          Mahkemece, davacının ibraz ettiği 3 adet ödeme belgesinin davalı tarafından kabul ve ikrar edildiği, takip kesinleştikten sonra yapılan ödemeler nedeniyle açılan menfi tespit davasına bakma görevinin İcra Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçeleriyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine, karar kesinleştikten sonra talep halinde dosyanın icra mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Mahkemece dava İİK’nun 71’inci maddesine dayalı menfi tespit davası olarak nitelendirilmiştir. Ancak davacının dava dilekçesine göre dava, teminat amacıyla verilen çekin ödendiği iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Öte yandan İİK’nun 71’inci maddesinde kanun koyucu tarafından düzenlenen konu menfi tespit davası da değildir. İİK’nun 71’inci maddesinin konusu, bu maddenin başlığında da açıkça yazıldığı gibi “İcra Mahkemesi Kararıyla Takibin Talik veya İptali”dir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Ancak davacı vekili 17/11/2015 günlü dilekçe ile temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, vaki feragat sebebiyle temyiz dilekçesinin REDDİNE, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 26/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/715 KARAR NO : 2021/832 DAVA : 6183 sayılı kanundan kaynaklanan Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 07/12/2021 KARAR TARİHİ : 09/12/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan 6183 sayılı kanundan kaynaklanan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı vergi dairesinin, diğer davalı tüzel kişiliğin borcundan ötürü müvekkiline alacak haczi konulu haciz müzekkeresi ve ekinde haciz bildirisi gönderdiğini, 6183 sayılı kanunun 79/4 maddesi gereği iş bu menfi tespit davasının açılmasının gerektiğini, müvekkilinin, davalı şirkete karşı aralarındaki ticari ilişki nedeniyle bir miktar borçlu olduğunu, davalı vergi dairesinin daha yüksek bir bedel üzerinden haciz bildirimi düzenlediğini, süresinde Covid 19 salgınının etkisiyle süresinde itiraz edilemediğini, defterler incelendiğinde borçtan daha fazla miktarda haciz konulduğunun anlaşıldığını, haciz bildiriminde belirtilen miktarda...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istirdat ve menfi tespit istemine ilişkin davada Ankara 20.Asliye Hukuk ve Ankara 7. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, bononun geçersizliğinin tespiti, istirdat ve menfi tespit istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, asıl alacak olan ve iptali istenen takibe konu 5.250,00 TL.lık bononun miktarına göre, Sulh Hukuk Mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, toplam 7.777,19 TL üzerinden icra takibi yapıldığı ve bu miktar değer gösterilip harcı yatırılarak menfi tespit ve İstirdat davası açıldığı, 9.442,62 TL olarakda harçın tamamlandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu