HÜKÜM: Gerekçede açıklandığı üzere; 1-Davanın müspet zarar, menfi zarar ve manevi tazminat istemleri yönünden ayrı ayrı reddine, 2-Menfi ve müspet zarar davasında alınması gerekli 80,70-TL. karar ve ilam harcının peşin harç + tamamlama harcı toplamı 2.065,88-TL'den mahsubu ile geriye kalan 1.985,18-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, 3-Menfi ve müspet zarar davasında davalı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 14.545,92-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, 4-Manevi tazminat davasında alınması gerekli 80,70-TL. karar ve ilam harcının davacıdan alınıp maliyeye gelir kaydına, 5-Manevi tazminat davasında davalı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, 6-Davacı tarafından yatırılan gider avanslarından geriye kalanın karar kesinleştiğinde davacıya...
Mahkemece; alınan bilirkişi raporu gereğince maddi ve manevi tazminat istemlerinin kabulüne karar verilmiştir. Dava dosyasının incelenmesinde; davacıların bilirkişi raporunda hesap edilen miktara göre maddi tazminat talebini 29/05/2015 tarihinde ıslah ettikleri ve davalı tarafından ıslaha karşı süresinde zamanaşımı defi'nde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı BK.’nun 60. maddesi gereği, haksız fiil nedeniyle tazminat talebiyle açılacak davada zamanaşımı, zarara ve failine ıttıla tarihinden itibaren 1 yıl ve her halde fiilin vukuundan itibaren 10 yıllık süreye tabidir. Eylemin aynı zamanda suç oluşturması durumunda uzamış (ceza) zamanaşımı uygulanacaktır. Davaya esas eylem suç niteliğinde değildir. Davacının açtığı menfi tespit davası kabulle sonuçlanmış ve karar Yargıtayca onanarak 27/04/2012 tarihinde kesinleşmiştir....
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Menfi tespit istemli davanın REDDİNE, 2-Şartları oluşmayan kötü niyet tazminat isteminin REDDİNE, 3-Davacının manevi tazminat isteminin KISMEN KABULÜ ile, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 4-Menfi tespit talebi yönünden, Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 427,60-TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 1.670,63-TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, 5-Manevi tazminat talebi yönünden, Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 683,10-TL harcın davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan (menfi tespit harcın mahsubundan kalan 1.243,03-TL) harçtan mahsubu ile arta kalan 559,93-TL'nin talep halinde davacı tarafa iadesine, 6-Menfi tespit talebi yönünden, Davalı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT göre hesaplanan 17.900,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine, 7-Manevi tazminat talebi...
Davacı, kaybettiği nüfus cüzdanı kullanılarak davalı bankadan kredi kartı alındığını ve kredi kullanıldığını, bu durumdan haberdar olması üzerine bankaya başvurarak kredi kartının ve kredinin kendisi tarafından alınmadığını bildirdiğini ve ayrıca menfi tespit davası açtığını, buna rağmen banka tarafından aleyhine iki ayrı takip başlatıldığını ve haciz işlemleri uygulandığını, menfi tespit davasının lehine sonuçlanarak kesinleştiğini belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davalı bankanın kredi işlemleri sırasında kendisinden beklenen özeni göstermediği gibi davacı tarafından kredi kartı ve kredi işlemlerinin kendisi ile ilgisi olmadığının bildirilmesine rağmen haksız haciz yaptığı gerekçesi ile istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir....
ile senedin bedelsiz kaldığı ile davalı ...... kötü niyetle ve davacıyı zarara uğratmak amacıyla senedi iktisap ettiği hususunun ispat edilememiş olması sebebiyle menfi tespit ve istirdat davasının da reddine karar verilmiştir....
nazaran davalı (kadın) yararına hükmolunan manevi tazminat azdır....
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; taşıma sözleşmesine dayalı menfi tespit ve maddi ve manevi zararın tazmini istemlerine ilişkindir. Mahkememizin bozma ilamı öncesi kararının maddi tazminat ve menfi tespit davası yönünden 21/05/2022 tarihinde kısmi olarak kesinleştiği tespit edilmekle davacının talebi doğrultusunda bu davalar yönünden kısmi kesinleşme şerhinin düzenlenmiştir. Yargılamaya manevi tazminat davası açısından devam edilmesine karar verilerek tefhimle yargılamaya devam olunmuştur. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 18/01/2022 tarihli 2020/7263 Esas, 2022/362 Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilerek açık yargılamaya devam olunmuştur. Davacı, davalının sözleşmeye aykırı hareketiyle manevi zarara uğradığını iddia etmişse de bu iddiasını ispatlayamamıştır. Davacı tarafça varlığı ileri sürülen olgular, davacının manevi kişiliğini ızrar edecek nitelikte olmadığından davacının manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir....
Davacının maddi tazminat talebi hakkında açıklama istenmiş, maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı harçlandırılması için kesin süre verilmiş, manevi tazminat talepleri muhtıra tebliğine rağmen harçlandırılmamış, davacı taraf sadece maddi tazminat taleplerini harçlandırmıştır. Manevi tazminat talepli davalar bu dosyadan tefrik edilerek mahkememizin .../... esasına kaydedilmiştir....
Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandıklarını ve beraatlerine dair verilen kararın kesinleştiğini, husumet itirazları yerinde görülmediği takdirde, yerel mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarının, uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte ve hakkaniyete uygun olması gerektiğini, tüm davacılar yönünden de manevi tazminat miktarının eşit ve yüksek tutarda verilmesi de kanaatlerince hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, maddi tazminat talebi yönünden yerel mahkeme kararının kesin nitelikte olduğunu beyanla fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla, yukarıda açıklanan nedenlerle istinaf başvurusunun esastan kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK'nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır....
Davacı her ne kadar haksız takip ve kredi kartının üçüncü kişiye tesliminde, açılan ceza davası ve hukuk davalarını takip etmek suretiyle manevi tazminat talebinin bulunduğunu belirtmiş ise de, takibin haksız olduğu anlaşılmakla birlikte, davalının ağır kusurlu ve kötüniyetli olduğu sabit değildir. Davalı tarafından davacı aleyhine sadece haksız icra takibi yapılması veya itirazın iptali amacıyla menfi tespit davası açılması davacının iç huzurunu bozacak nitelikte bir olgu değildir. Manevi tazminat koşullarını düzenleyen Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesine göre davalının bu haksız eylemi kişinin sosyal, fiziki ve kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem olarak da kabul edilemez. Haksız takip ve dava nedeniyle manevi zarara uğranıldığının kabul edilebilmesi için alacaklının takipte kötüniyetli olması, ağır kusurlu davranması ve bu nedenle ağır bir zarar meydana gelmesi gerekir....