Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, davalı adına kayıtlı ... plakalı aracın 27.600 YTL bedel karşılığında müvekkillerine satıldığını, satış bedelinin 17.550 YTL’ nin ödenip kalan 10.050 YTL borç için bonolar verildiğini, aracın kati noter satışı verilmediği gibi şase numarası bulunmadığından ve etiket yokluğundan aracın kullanılmadığını, hukuki ayıplı olduğunu ileri sürmüş ve icra takibine, konu edilen toplam değeri 10.050 YTL olan 6 adet bonodan dolayı müvekkillerinin borçlu olmadığının tespiti ile ödenen 17.550 YTL’ nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir...

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

      DELİLLER: *İstanbul 15.Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2019/53 Esas - 2020/66 Karar sayılı kesinleşme şerhi içeren karar örneği; davalı T3 resmi belgede sahtecilik suçundan neticeten 10 ay hapis cezası verildiği, davaya konu senedin icra takibine konu bono olduğu ve senedin bedel kısmında tahrifat yapılarak miktarın 50.000 TL'den 150.000 TL'ye çıkarıldığı anlatımına yer verildiği görülmüştür. GEREKÇE: Dava, İİK'nun 72.maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Davacı, davaya konu bononun bedel kısmında tahrifat yapıldığından bahisle artırılan kısım yönünden menfi tespit ve ihtiyati tedbir isteminde bulunmuş; davalı ise davacı iddialarını kabul etmeyerek davanın ve tedbir talebinin reddi gerektiğini savunmuştur. İlk derece mahkemesi tarafından, "... dava icra takibinden sonra açıldığından, ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulmasına karar verilemez....

      e resmi belgede sahtecilik suçundan neticeten 10 ay hapis cezası verildiği, davaya konu senedin icra takibine konu bono olduğu ve senedin bedel kısmında tahrifat yapılarak miktarın 50.000 TL'den 150.000 TL'ye çıkarıldığı anlatımına yer verildiği görülmüştür. GEREKÇE: Dava, İİK'nun 72.maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Davacı, davaya konu bononun bedel kısmında tahrifat yapıldığından bahisle artırılan kısım yönünden menfi tespit ve ihtiyati tedbir isteminde bulunmuş; davalı ise davacı iddialarını kabul etmeyerek davanın ve tedbir talebinin reddi gerektiğini savunmuştur. İlk derece mahkemesi tarafından, "... dava icra takibinden sonra açıldığından, ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulmasına karar verilemez. Öte yandan İİK, icra takip hukuku açısından HMK’na göre özel kanun olup takip hukukuna ilişkin uyuşmazlıklarda öncelikle İİK hükümlerinin uygulanması gerekir....

        Sözleşmeyi haklı olarak fesheden iş sahibi ödemiş olduğu iş bedelinin iadesi dışında menfi zararının ödetilmesini de yükleniciden isteyebilir. Menfi zarar sözleşmenin kurulması ve işin görülmesi için yapılması gereken fiili giderler ile sözleşmenin geçerliliğine inanılarak başka bir sözleşme fırsatının kaçırılması dolayısıyla uğranılan zararlardır. Kaçırılan fırsat nedeniyle menfi zarar da, fesihten itibaren makul sürede sözleşme konusu işlerin bedel dışında aynı şartlarda yapılacak sözleşme sonucu ödenecek bedel ile davalı yüklenici ile sözleşme yapılmamış olsaydı en yakın hangi fiyatla yapılabileceği bedel arasındaki farktır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar tarafından davalılar aleyhine 05/01/2005 ve 28/02/2005 günlerinde verilen dilekçeler ile menfi tespit ve tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın ve birleşen ... .... Asliye Hukuk Mahkemesi 2005/... esas sayılı davasının reddine, birleşen diğer davaların kabulüne dair verilen .../05/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi ... ve ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kurum zararından kaynaklanan tazminat ve menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın ve birleşen ... .... Asliye Hukuk Mahkemesi 2005/... esas sayılı dosyasındaki menfi tespit istemli davanın reddine, birleşen ... .... Asliye Hukuk Mahkemesi 2005/78, ... .... Asliye Hukuk Mahkemesi 2005/79, ... .......

          HMK’nın 191. maddesinin 2. fıkrası ve TMK’nın 6. maddeleri uyarınca borçlunun bononun bedelsiz olduğunu ispat etmesi gerekir. Hemen burada, menfi tespit (borçsuzluğun tespiti) konulu eldeki davada ispat yükünün özellikleri üzerinde de durulmalıdır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72. maddesi gereğince borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfî tespit davası açabilir. Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur (TMK m. 6 m.). İspat yüküne ilişkin bu genel kural, menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir....

          İcra Müdürlüğü'nün 19/4000 Esas sayılı dosyasında bonoya dayalı olarak başlatılan takipten sonra "avukat ücreti" açıklamasıyla yapılan ödeme olduğu, böylece davacının dava ve takip konusu 20.000,00 TL bedelli bono yönünden sadece takipten önce 5.000,00 TL ödediğini ispatladığından bu miktar yönünden menfi tespit davasının kısmen kabulüne, davacının İzmir 23....

            Mahkemece kaldırma kararımızdan sonra hiç bir araştırma yapılmaksızın hak düşürücü süre nedeniyle davacının hem tapu iptali tescil ve hem de bedel iadesi davasının reddine karar verilmişse de; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi hükmünün yalnızca tapu iptal tescil talebi yönünden uygulanabilecektir. Bedel İadesi talebinin TBK'nun 77 ve ardından gelen maddeler uyarınca Sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerekmekte olup Hak düşürücü sürenin bedel iadesi talebi yönünden uygulanma olanağı bulunmadığı halde mahkemece bedel iadesi talebinin de hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi isabetsizdir....

            Mahkemece, icra takibine konu bononun rakamla yazılan bedel kısmında "28.000 Euro", yazıyla yazılan bedel kısmında "Yirmisekizbin Euro" ibaresinin yer aldığı, buna göre bedeller arasında bir farkın bulunmadığı, dolayısıyla takibe konu bonoda tarafların alacağı "Euro" olarak kararlaştırdıkları, davacının daha önce de takibe konu bonoya ilişkin imza inkarında bulunduğu, ancak imza inkarına ilişkin davasının red ile sonuçlanarak kesinleştiği, davacı yanın söz konusu bononun bedel cinsini gösteren kısmında tahrifat olduğu iddiasına dayalı olarak açtığı iş bu menfi tespit davasının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu