Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

davacıların ödediği 8.634,617-TL tutarın iadesi ve 9.469,25-TL tutarla ilgili olarak menfi tespit isteminin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    (HMK'nın m. 191/1, TMK m. 6) Hemen burada, menfi tespit (borçsuzluğun tespiti) konulu eldeki davada ispat yükünün özellikleri üzerinde de durulmalıdır. 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72. maddesi gereğince borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfî tespit davası açabilir. Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur. (TMK m. 6 m.) İspat yüküne ilişkin bu genel kural, menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir. Menfi tespit davalarında ispat yükü, davacının iddiasının dayandığı nedenlerin niteliğine göre değişmektedir....

    Mahkemece, llK.nun 72. maddesine göre menfi tesbit davasında yetkili mahkemenin borçlunun seçimine göre icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi veya davalının ikametgahının bulunduğu yer mahkemesi olduğu, icra takibinin Ankara Onbeşinci icra Müdürlüğünde yapıldığı, davalıların ikametgahının yurt dışı olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine, yetkili mahkemenin Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. İİK.nun 72/son maddesi hükmünde menfi tespit ve istirdat davaları yönünden özel bir yetki kuralı öngörülmüş ise de, bu yetki kuralları kamu düzenine ilişkin değildir. Bu nedenledir ki menfi tespit davasına bakan mahkemelerce kendiliğinden (re'sen) yetkisizlik kararı verilemez. Davada, dava dilekçesi ve duruşma günü usulüne uygun olarak davalılara tebliğ edilmediği gibi, süresi içerisinde yerilen bir cevap ve yetki itirazı da bulunmamaktadır....

      - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı şirket arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmelerinde diğer davalının kefil sıfatı ile imzasının bulunduğu ve ayrıca bu davalının kredinin teminatı olan ipotekli taşınmazında maliki olduğunu, müvekkilinin davalılardan alacaklı olduğu miktarın tahsili için ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçtiğini, davalıların tetkik merciinde, ipoteğin limit ipoteği olduğu hususunda yaptıkları itirazın reddedildiğini, davalıların icra takibinden sonra ... 5.Asliye Ticaret Mahkemesinde menfi tespit davası açtıklarını ve bu davanın devamı sırasında davalı borçluların, icra takibine konu borcun tamamını ihtirazi kayıtla 25.08.2000 tarihinde ödeyip böylece icra dosyasının infazen işlemden kaldırıldığını, davalılar tarafından açılan menfi tespit davaları sonunda davalıların müvekkili bankaya borçlu olduklarının tespit edilip, hükmün kesinleştiğini, ancak buna rağmen İcra Müdürlüğü’ nce müvekkili bankaya 21.03.2005 tarihli tezkere...

        Sözleşmenin 3. maddesinde ebatlarına göre Amerikan panel kapılarının birim fiyatları ile mutfak dolaplarının işçilik birim fiyatları kararlaştırılmış, 4. maddesinde iş bedeli olarak 9. kat 26 nolu dairenin yükleniciye 45.500 Euro bedel ile verileceği ve 1 Euronun bedelinin 2,10 TL olarak sabitlendiği kabul edilmiştir. Sözleşmenin 5. maddesine göre fiyatlara ayrıca KDV ilave edilecektir. Davacı tarafça sözleşmenin değiştirildiği ileri sürülmüş ise de bu iddia yüklenici tarafından kabul edilmemiş ve değişiklik iddiası yasal delillerle kanıtlanamamıştır. Sözleşme resmî şekilde yapılmadığından davalı yüklenici bedel olarak verileceği kararlaştırılan dairenin teslim ve tapusunun verilmesini dava yoluyla talep edemez ise de; gerçekleştirdiği imalâtların bedelini sözleşmede kararlaştırılan fiyatlar üzerinden talep edebilir. Dosya kapsamı ile davacı iş sahibinin iş bedeli olarak takip ve menfi tespit davasına konu olan 35.000,00 TL meblağlı bonoyu verdiği anlaşılmaktadır....

          (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 18.01.2012 tarih, 2011/19-622 Esas - 2012/9 Karar sayılı ilamı) Somut olayda, davacı-borçlu idare tarafından ...... takibine konu alacak için borçlu olmadığının tespiti davası açıldığı, hal böyle olunca, mahkemece taraflar arasında davacı idarece dosyamız davalısına karşı açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasında Kamulaştırma Kanununun 10 ve 27. maddelerine göre ...... edilen bedellerin ilgili maddelere göre her zaman çekilebilir durumda olduğu ve bankaya yatırılan bedellerin ödenmemesi konusunda bir kısıtlamanın da bulunmadığı gözetildiğinde, aynı bedel için yapılan ...... takibine dair açılan menfi tespit davasının kabulü gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Yargılamanın iadesi talebine konu dava, kambiyo senedine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.Taraflar sıfatına ve uyuşmazlığın niteliğine göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 07.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/507 Esas KARAR NO : 2022/970 DAVA : Menfi Tespit (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 17/09/2015 KARAR TARİHİ : 14/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkil şirket ile davalı şirket arasında Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi imzalandığını, sözleşme uyarınca müvekkil şirketin davalıya 04/06/2001 tarihli ... Bankası AŞ. ......

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 17/12/2012 tarihli hükmün 1.maddesinde “...100.000,00 USD ve 15.000,00 USD'nin iadesi istemi ile açılan davada harç yatırılmadığından HMK 150 maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına, yasal 3 aylık süre içinde harç yatırılarak davaya devam edilmesi durumunda iade istemine ilişkin bu davanın iş bu dosyadan tefriki ile aynı bir esasa kaydına, aksi durumda mahkememizce bu dava bakımından ek karar yazılmasına,” karar verilmiş olup dairemizin 30.04.2014 tarih ve 2013/11575 E 2014/5551 K sayılı geri çevirme kararında tefrik edilen dosyanın incelenmek üzere evraka eklenerek gönderilmesi istenilmişse de gönderilmediği anlaşılmakla varsa tefrik edilen dosya ile ek kararın incelenmek üzere evraka...

                  Dava, menfi tespit davası olup kısmi dava şeklinde açılmıştır. Kısmi menfi tespit davası açılamaz. Dairemizin istikrarlı uygulaması bu yöndedir. Bu durumda mahkemece davanın usulden reddi gerekirken işin esasına girilerek yazılı gerekçelerle ret kararı verilmesi doğru değilse de sonucu itibariyle doğru olan hükmün gerekçesi somut olaya uygun olmadığından 6100 sy. HMK'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sy. HUMK'un 438/son maddesi uyarınca hükmün gerekçesi değiştirilerek ve düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün belirtilen gerekçelerle düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu