Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yine her ne kadar menfi tespit davası, İİK da özel olarak düzenlenmiş ise de borçlu olmadığı iddiası ile açılan menfi tespit davasında; ödeme borcun sona ermesi, edimin ifa edilmemesi başta olmak üzere pek çok iddia gerek borcun dayanağı olan belgeye ilişkin def’ilerden gerekse kişisel def’ilere ilişkin olabilir. Halbuki icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında takibe dayanak senetteki itiraz hususu HMK’nın 209.maddesinde özel olarak düzenlendiğinden yazı veya imza inkarına dayalı menfi tespit davalarında takip dayanağı belgedeki imzaya ve yazıya itiraz bulunduğu takdirde bu konuda özel hüküm olan HMK’nın 209.maddesinin uygulanması gerekmektedir....

Menfi tespit davası her ne kadar İİK’da düzenlenmiş ise de icra hukukuna özgü bir dava türü olmayıp maddi anlamda kesin hüküm teşkil eden ve HMK’daki genel usul ve yargılama kurallarına tabi olan ve genel mahkemelerde görülen bir dava türüdür. Dolayısıyla usul kuralları bakımından İİK'nın hükümleri ile yetinilmesi doğru olmayıp HMK’daki usul kurallarının ve yasal düzenlemenin dikkate alınması gerekmektedir. Yine menfi tespit davası, İİK da özel olarak düzenlenmiş ise de borçlu olmadığı iddiası ile açılan menfi tespit davasında; ödeme borcun sona ermesi, edimin ifa edilmemesi başta olmak üzere pek çok iddia gerek borcun dayanağı olan belgeye ilişkin def’ilerden gerekse kişisel def’ilere ilişkin olabilir....

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) İSTİNAF KARARININ KARAR TARİHİ : 17/05/2022 YAZIM TARİHİ : 23/05/2022 Davacı tarafından davalılar aleyhine Konya ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ......

    Menfi tespit davasının takipten sonra açıldığı, ihtiyati tedbir talep davacı vekilinin açıkça takibin durdurulmasını talep ettiği, mahkeme takipten sonra açılan menfi tespit davasında, İİK'nun 72/3.maddesini gerekçe göstererek takibin durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir talebini reddettiği anlaşılmaktadır. Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Bu konudaki yasal düzenlemeler dikkate alındığında; İİK.'nın 72/3.maddesinde;"İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir" hükmü mevcuttur. Anılan yasal düzenleme karşısında yerel mahkemece tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır....

      Talep, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında, icra takibinin durdurulması yönündeki talebin reddine dair Mahkeme kararının istinafen incelenmesinden ibarettir.Eldeki dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. İİK'nun 72.maddesi uyarınca, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulmasına karar verilemez. İcra takibinin niteliği önem taşımamaktadır. Diğer yandan, İİK'nın 72/3. maddesindeki "İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği" şeklindeki özel nitelikteki emredici düzenlemeye rağmen genel kanun olan HMK'nın 209/1. maddesine göre takip hukukuna ilişkin sonuç doğuracak şekilde ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulmasına karar verilmesi mümkün değildir....

        Dosyamız konusu, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında, icra takibinin durumuna ilişkin ihtiyati tedbir 72/3 maddesinde düzenlenmiş olup "İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir" hükmünü getirmiştir. Yukarıdaki emredici kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında; mahkemenin ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar veremeyeceğini, ancak gecikmeden doğan zararın karşılanması ve alacağın %15'den aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesinin istenebileceğini hüküm altına almıştır....

        İİK’nun 72/2. maddesinde icra takibinden önce açılan menfi tespit davasında talep halinde alacağın yüzde on beşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat karşılığında ihtiyati tedbir yolu ile icra takibinin durdurulmasına karar verilebileceği hükme bağlanmıştır. Yine İİK'nun 72/4. maddesinde ise; ''Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar.'' hükmü yer almaktadır. Anılan yasal düzenleme uyarınca menfi tespit davasında ''davanın reddi'' ile birlikte tedbir kararı kendiliğinden ortadan kalkacağı ve ihtiyati tedbir kararının kalkması için mahkeme kararının kesinleşmesi koşulunun da bulunmadığı açıktır. Menfi tespit davasının reddi kararı ile ihtiyati tedbir kararı kendiliğinden kalkar. Bunun için davanın reddi kararında ihtiyati tedbirin kalkmış olduğunun açıkça belirtilmiş olması gerekli olmadığı gibi davanın reddi kararının kesinleşmesi de şart değildir....

        kadar banka teminat mektuplarının nakde çevrilmemesi ve icra takibine konu edilmesinin engellenmesine yönelik olarak öncelikle ihtiyati tedbir kararı ve somut uyuşmazlık yönünden de menfi tespit kararı verilmesini talep etmiştir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : İlk derece mahkemesince "...İcra Hakimliğince tebligatın usulsüzlüğüne karar verildiğinde, süresinde de itiraz olunması halinde İİK'nun 89/3.maddesine göre süresinde menfi tespit davası açıldığını belgeleriyle icra müdürlüğüne bildirildiğinde menfi tespit davası sonucunda verilen kararın kesinleşmesine kadar cebri icra işlemleri duracağından istenilen tedbirle ilgili davacının hukuki menfaati olmadığı anlaşılmakla; davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine..." karar verilmiştir....

            Mahkemece, bonodaki imzanın inkar edilmediği, İİK’nun 72/3 maddesine göre takipten sonra açılan menfi tespit davasında takibin durdurulmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiş, kararı ihtiyati tedbir isteyen (davacı) vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ihtiyati tedbir isteyen vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 05.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu