e hangi sebeple borç olarak 150.000,00 TL'lik tutarı verdiğini, ispat yüküne ilişkin bu genel kuralın menfi tespit davaları için geçerli olduğunu, yani menfi tespit davalarında da tarafların sıfatları değişik olmakla beraber ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp bu genel kuralın uygulandığını, bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran tarafın o vakıayı ispat etmesi gerektiğini, menfi tespit davasında borçluya borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesinin bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürebileceğini, borçlunun borcun varlığını inkar ediyorsa bu durumlarda ispat yükünün davalı durumunda olmasına karşın alacaklıya düşeceğini, menfi tespit davasında kural olarak hukuki ilişkinin varlığını ispat yükü davalı ve alacaklı hukuki ilişkinin varlığını kanıtlamak durumunda bulunduğunu belirterek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
oluşturduklarını, mahkemenin dikkatini çekmesi gereken hususun davalı tarafın 150.000,00 TL'lik birikimini ne gibi çalışma sonucu elde ettiği ve mevcut olduğu durumu olduğunu, tarafların imam nikahlı olarak birlikte yaşarken kocası konumunda bulunan müteveffa Sırrı Evişen'e hangi sebeple borç olarak 150.000,00 TL'lik tutarı verdiğini, ispat yüküne ilişkin bu genel kuralın menfi tespit davaları için geçerli olduğunu, yani menfi tespit davalarında da tarafların sıfatları değişik olmakla beraber ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp bu genel kuralın uygulandığını, bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran tarafın o vakıayı ispat etmesi gerektiğini, menfi tespit davasında borçluya borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesinin bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürebileceğini, borçlunun borcun varlığını inkar ediyorsa bu durumlarda ispat yükünün davalı durumunda olmasına karşın alacaklıya düşeceğini, menfi tespit davasında...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 376 parsel sayılı taşınmazını davalının uyguladığı baskı ve tehdit sonucunda davalıya satış suretiyle temlik etmek zorunda kaldığını, iradesinin şiddet ve baskıyla sakatlandığını ileri sürerek, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı, iddiaların doğru olmadığını, davacının borçları karşılığında ve protokol düzenlenerek, taşınmazı sattığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının hem icra dosyalarında borcunu kabul etmesi, hem de Tapu Sicil Müdürlüğü'nde bizzat işlemde bulunması karşısında baskı ve tehditten söz edilemeyeceği, davacının davalıya olan borcu nedeniyle üzerine kayıtlı taşınmazı düzenlenen protokol uyarınca devrettiğinin kabulü gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'...
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasındaki dava sonucu İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükmün Dairece bozulması üzerine, verilen direnme kararına ilişkin dava dosyası 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Yasa'nın geçici 4/1. maddesi uyarınca Daireye gönderilmiş olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu gereği görüşülüp, düşünüldü: -KARAR- Asıl ve birleştirilen dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasındaki dava sonucu İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükmün Dairece bozulması üzerine, verilen direnme kararına ilişkin dava dosyası 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Yasa'nın geçici 4/1. maddesi uyarınca Daireye gönderilmiş olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu gereği görüşülüp, düşünüldü: -KARAR- Asıl ve birleştirilen dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/12/2021 NUMARASI : 2018/473 ESAS 2021/790 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil KARAR : İstinaf yoluna başvuran davalı vekilinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul 19. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/473 esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 21/12/2021 tarih ve 2021/790 Karar sayılı kararı incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Tarafların İddia ve Savunmaları: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu İstanbul ili, Beyoğlu ilçesi, Sütlüce mah. 2312 ada, 1 parsel zemin kat 6 nolu bağımsız bölümün annesinden kaldığını, davacının 1/4 pay oranında hak sahibi olduğunu, annenin ölümünden sonra davalı ve oğlunun miras paylaşımını gündeme getirdiğini ve davacıyı tehdit ettiğini, davacının eşi olan Mustafa Bozdemir'i yaraladığını, tehdit ve yaralama nedeni ile davacının payının davalıya devredilmek zorunda kalındığını belirterek tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde ; ilk derece mahkemesince verilen görevsizlik kararının hukuka aykırı olduğunu, yerel mahkemenin tefrik kararı HMK/167'de aranan şartları sağlamadığını, davaların ayrılması, yargılamanın daha sağlıklı yürütülebilmesi amacıyla mümkün kılındığını fakat olayda müvekkillerinin talepleri birbirinden bağımsız olsa da aynı vakıadan kaynaklandığını, dolayısıyla davalar arasındaki hukuki ve ekonomik bağlantı gözetildiğinde birlikte incelenmesi bir zorunluluk olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tapu iptali ve tescil ile tespit isteğine ilişkindir. Davacı taraf menfi tespit ve irade sakatlığı hukuksal sebebine dayalı tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuş, mahkemece tapu iptali ve tescil istemi tefrik edilmiş ve bu istemle ilgili görevsizlik kararı verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/525 Esas KARAR NO : 2022/591 DAVA : Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 27/09/2021 KARAR TARİHİ: 30/09/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; dava konusu ......
Şöyle ki; menfi tespit davalarında ispat yükü kural olarak alacaklıdadır. Ancak davalının alacağı senede dayanıyorsa ispat yükü yer değiştirerek senetten dolayı borçlu olmadığını iddia eden tarafa yani davacıya düşer. Kambiyo senetleri de sebepten mücerret olduğundan, borçlu olunmadığının ispat yükümlülüğü davacı borçluya aittir. Eldeki dava; kambiyo senedinin cebir, tehdit ve zorla alındığı iddiasına dayalı olarak ikame edilmiştir. Davacı, davaya konu bononun 6098 sayılı TBK.’nun 37. ve 38. maddelerinde düzenlenen “korkutma” neticesinde verdiğini ileri sürmekte ve irade bozukluğu iddiasında bulunmakta ve dava konusu senetten dolayı davalıya borçlu olmadığını iddia etmektedir. Bir başka ifade ile davacı ..., “korkutma” halinin varlığına ve borcun hiç var olmadığı iddiasına dayanmaktadır. Somut olayda; dava (menfi tespit davası (ki sonradan yargılama sırasında kendiliğinden istirdat davasına dönüşmüştür) bonodan kaynaklanmaktadır....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Davacı, davalı ... aleyhine ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/290 Esas sayılı dosyası ile tapu iptali ve tescil, aynı mahkemenin 2015/289 E sayılı dosyası ile de nüfus kaydında düzeltim davaları açtığını, davalının ve davalının babası ...’in baskı ve tehditleri ile davalardan feragat ettiğini, feragatin gabin ve tehdit nedeniyle geçersiz olduğunu ileri sürerek, anılan dosyalardaki feragatin iptaline ve feragat ettiği tapu iptal ve tescil davasına konu taşınmazların tapu kaydının iptali ile 1/2 oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, iddiaların doğru olmadığını, davacının davalardan feragat etmesi karşılığında para verdiğini, bir adet taşınmazını devrettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....