Davalı vekili davacının kira akdini feshederek kiralananı tahliye ve anahtarı teslim ettiğine dair belge sunmadığını, belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece Adana 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2011/467-914 E.K sayılı kararı ile itirazın kaldırılması isteminin kısmen kabulüne karar verildiği, kararın onanarak kesinleştiği, aynı nedene dayalı borçlu bulunmadığının tespitine dair talebin kesin hüküm nedeniyle mükerrer olacağı ve 3. İcra Müdürlüğünün 2011/3788 sayılı dosyasındaki borç miktarının da kesinleşmiş mahkeme kararı ile belirlenmiş olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece her ne kadar açılan menfi tespit davası aynı icra takibinden dolayı daha önce taraflar arasında görülen itirazın kaldırılması davasında verilen kararın kesinleştiği gerekçesiyle reddedilmiş ise de dar yetkili icra mahkemesinin verdiği karar genel mahkeme için kesin hüküm oluşturmaz....
Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 01/02/2022 KARAR TARİHİ : 16/01/2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 23/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı tarafından müvekkili aleyhine Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2021/... takip sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olduğunu, takibe konu çek üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilini borçlu göstermek için kötü niyetli ve sahte olarak tanzim edilip icraya konulduğunu, müvekkilinin ne takip alacaklısı ile ne de diğer, keşideci, lehdar ve cirantalar ile ticari bir ilişkisi olmadığını, bu nedenlerle davanın kabulüne karar verilerek davacının Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2021/......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kiracı tarafından açılan menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı dava dilekçesinde, kira borcundan dolayı hakkında icra takibi yapıldığını, icra takibine itiraz etmesi üzerine açılan itirazın iptali davasında, ... 1....
DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Antalya 4....
Dosya kapsamından; işbu davaya konu icra takibinin dayanağı olan 3 adet senedin dayanağının 20/07/2017 başlangıç tarihli kira sözleşmesine ilişkin olduğu, davanın niteliği itibariyle davanın dayanağı senetlerin şekli yönden ve imza itibariyle bir itirazın ileri sürülmediği, senetlerin teminat senedi olduğu iddiasıyla içeriğine yönelik olarak menfi tespit isteğinde bulunulduğu, bu haliyle temel ilişkiye dayalı olarak açılan davada temel ilişkinin kira akdinden kaynaklanması nedeniyle HMK m. 4/a uyarınca görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu, görev hususu dava şartlarından olup, davanın her aşamasında mahkememizce resen nazara alınacağından mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir....
İlk derece mahkemesi kararında; "... davanın kabulü ile 05/01/2009 vade tarihli 17000 USD bedelli senet nedeniyle İstanbul Anadolu 1. İcra Müdürlüğünün 2016/26746 E sayılı dosyası ile davacı aleyhine başlatılan icra takibinde davacının davalıya borcu bulunmadığının tespitine ...." şeklinde karar verilmiştir. Dava; senet nedeniyle borçlu olmadığına dair menfi tespit istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili,davalı tarafından müvekkili aleyhine bonoya dayalı olarak icra takibi başlatıldığını, davalıya borçlarının bulunmadığını, bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek, icra takibine konu edilen bonodan dolayı davalıya borçlu olmadıklarının tespitini, haksız ve kötü niyetli takip yapılması nedeniyle %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, açılan icra takibinin borçlu ve kefil açısından kesinleştiğini, takip konusu senedin borçlu ve kefil tarafından müvekkilinin yanında imzalandığını savunarak davanın reddini istemiştir....
Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)'nun “Menfi tespit ve istirdat davaları” başlıklı 72. Maddesi: “Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.” düzenlemesini içermektedir. Anılan maddeden anlaşıldığı üzere borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir ve takip konusu alacağın borçlusu olmadığının tespiti isteyebilir. Borçlu, belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açar ve bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi iptal edilir ve borcu ödemekten kurtulur....
Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacı aleyhine davalının ipotek senedine dayalı icra takibi başlattığını, davalıya ipotek senedi nedeniyle borcunun bulunmadığını,davalının dava dışı...'in kiracısi iken kiralananı davacının ortağı olduğu şirkete alt kira sözleşmesi ile kiraya verdiğini ve davacının da karşılığında tarlasını ipotek ettirdiğini, davalıya kira borcu olmadığını, borcunu ödediğini, davalının haksız olarak... 7. İcra Müdürlüğünün 2011/432 E. sayılı takip dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını belirterek icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....
Borçlu, belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açarak bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi iptal edilir ve borcu ödemekten kurtulur. Ancak, borçlu borcunu icra dairesine ödedikten sonra, artık menfi tespit davası açamayacaktır. Zira, borçlunun sırf borçlu olmadığının tespitinde, hukuki bir yararı yoktur. Bundan sonra, ödediği paranın geri alınması için bir dava açması söz konusu olur ki, bu da istirdat davasıdır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK.)'nun 72 maddesi uyarınca menfi tespit davası açan borçlunun tazminat isteme hakkı vardır. Anılan maddenin .... fıkrası aynen; “Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir....