İcra Dairesi'nin 2019/4627 E (eski esas 2015/12411E) dosyası ile ilgili bononun takibe konulduğunu, müvekkilinin takip alacaklısı ile herhangi bir alacak verecek ilişkisi olmadığı gibi kendisiyle daha önce de bir ticari ilişki içerisinde bulunmadığını, müvekkilinin davalılara karşı herhangi bir borcu bulunmaması sebebiyle ilgili bononun iptalini talep ettiklerini belirterek kararın kaldırılması için istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur. Dava; kambiyo senedine dayalı olarak başlatılan icra takibi nedeniyle menfi tespit istemine ilişkin olup, davacı vekili dava dilekçesinde; takibe konu senedin taraflar arasında düzenlenen araç kira sözleşmesinin teminatı olarak verildiğini bildirdiğine göre taraflar arasında kira ilişkisi olup olmadığı, senedin kira sözleşmesinin teminatı olarak verilip verilmediği hususlarının Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından değerlendirilmesi gerekir....
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacı ile davalı şirket arasında araç kiralama ilişkisi bulunduğu, dava ve takip konusu bononun araç kiralama ilişkisi kapsamında kira sözleşmesi ile birlikte imzalatılan kredi kartı ile ödeme talimat formunun alt kısmında yer alıp imzalatılan ve koparılan bono olduğu, takip bonoya dayalı ise de takibe dayanak bononun araç kira sözleşmesi nedeniyle düzenlenmiş olduğu ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın bu temel ilişkiden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Görev hususu kamu düzeninden olup mahkeme tarafından her aşamada resen gözetilmesi gerekmektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Sulh Hukuk Mahkemelerinin Görevi” başlıklı 4....
Somut olayda; Dayanak icra takibinin taraflar arasındaki kira ilişkisine dayalı faturalardan doğan alacak olduğu hususunda taraflarca çekişme bulunmamaktadır. Davacı, mükerrer tahsilat yapıldığını, daha önce ödeme yaptığını ileri sürerek eldeki davayı açmış, davalı da yapılan önceki ödemenin başka bir borca ilişkin olduğunu savunmuştur. Her ne kadar icra takibinin dayanağında kira alacağı olduğu gösterilmemiş ise de, davalı kira alacağı için takip yaptığını beyan etmiş, davacı da kira borcu olmadığı, mükerrer ödeme istendiğini ileri sürdüğüne göre kira alacağının tahsili için yapılan takip nedeniyle açılan menfi tespit davasında HMK'nun 4.maddesi uyarınca SHM 'ne görevsizlik kararı verilmesi doğrudur. Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf kanun yolu başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
No:21 B blok Nilüfer /BURSA adresindeki taşınmazda 11.08.2017 tarihli kira sözleşmesi düzenlendiğini, davacının bilgisizliğinden ve tecrübesizliğinden faydalanarılarak teminat senedi imzalatıldığını, kira sözleşmesinde yer alan tarih ile bononun davacıya imzalatıldığı tarihin aynı olduğunu, bonoda yer alan bedelin 8.400,00 TL olduğunu, kira sözleşmesinde aylık kira bedelinin 700,00 TL olduğunu, davacının bonoya konu borcu, davalı T3 hesabına yatırdığını, buna rağmen davalının bonoyu davacıya teslim etmediğini, tüm kira bedellerinin tahsil edilmesine karşın haksız ve kötü niyetli olarak bonoya dayalı olarak davalı tarafından alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını belirterek, bononun iptaline, davalının haksız ve kötü niyetli icra takibi nedeniyle %40 oranında davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Dava, kredi borcunun kefili olan davalı tarafından ödendiği belirtilen bedelin davacıdan tahsili amacıyla başlatılan icra takibi nedeni ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olup, taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 16.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Sayılı dosyasından takibe konu yapılan tanzim edenin ... ---------- --- olmadığından bahisle menfi tespit talebinde bulunmakta olduğunu, uyuşmazlığın icra takibine konu bonodan kaynaklanmakta olduğunu, bononun Türk Ticaret Kanununda 776 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olduğunu, anılan kanunda düzenlenen hususların ticari dava olarak kabul edildiğini, 6102 sayılı TTK'nun 5/3 maddesi uyarınca -- mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğundan, dava konusu uyuşmazlığa bakmakla Görevli Mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, bu nedenle davanın reddini talep etmiştir. İNCELEME VE GEREKÇE : İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre dava, --- bedelli bonoya dayalı olarak davalı tarafından davacı aleyhine başlatılan icra takibi nedeniyle, davacının davalıya borçlu olmadıklarının tespiti istemi ile açılan menfi tespit davasıdır....
Noterliğinin 30.10.2019 tarih 09831 yevmiye numaralı ihtarname ile verdiği senedin üç gün içinde tarafına gönderilmesini istediğini bildirdiğini, bunun üzerine davalının haksız icra takibi ile karşılaştığını, dava konusu takibe dayanak bononun mücerret borç ikrarını içerdiğinin söz konusu olmadığını, davacının davalı ile başkaca hiçbir hukuki ilişkisi bulunmayıp, kira ilişkisi nedeniyle kalan borcunun da bulunmadığını, icra takibine konu edilen senet üzerinde malen ibaresinin yazdığını, davacının davalı ile arasında hiçbir alışveriş yapılmadığı gibi kira sözleşmesi öncesinde tanışıklığının dahi bulunmadığını, malen yazılı seneti için davalının senet karşılığında ne sattığını da açıklaması gerektiğini, davalının senedi ne için aldığını açıklayamadığını, davalının davacıya karşı Konya 3....
Noterliğinin 30.10.2019 tarih 09831 yevmiye numaralı ihtarname ile verdiği senedin üç gün içinde tarafına gönderilmesini istediğini bildirdiğini, bunun üzerine davalının haksız icra takibi ile karşılaştığını, dava konusu takibe dayanak bononun mücerret borç ikrarını içerdiğinin söz konusu olmadığını, davacının davalı ile başkaca hiçbir hukuki ilişkisi bulunmayıp, kira ilişkisi nedeniyle kalan borcunun da bulunmadığını, icra takibine konu edilen senet üzerinde malen ibaresinin yazdığını, davacının davalı ile arasında hiçbir alışveriş yapılmadığı gibi kira sözleşmesi öncesinde tanışıklığının dahi bulunmadığını, malen yazılı seneti için davalının senet karşılığında ne sattığını da açıklaması gerektiğini, davalının senedi ne için aldığını açıklayamadığını, davalının davacıya karşı Konya 3....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava kira sözleşmesinin teminatı olarak verilen senede dayalı icra takibi nedeni ile İİK'nun 72. Maddesi gereği borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı vekili, davacı davaya konu senetlerin kira ilişkisi sebebi ile teminat olarak verildiğini, müvekkilinin kira sözleşmesi ile davalıya ait taşınmazı kiraladığını, kiralananı kullandığı süre boyunca kira bedellerini eksiksiz ödediğini, davalının haksız bir şekilde bu senedi icra takibine koyduğunu belirterek bu senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitini istemiş, davalı ise taşınmazın sağlam şekilde teslim edilmediğini, davacının borçlarını zamanında ödemediğinden senedin takibe konulduğunu savunmuştur....
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, takip konusu senedin kira sözleşmesi sebebiyle depozito yerine geçmek üzere teslim edildiği, senedin bedelsiz olduğu iddialarına dayalı menfi tespit davasıdır. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nın sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir....