WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 13/02/2014 NUMARASI : 2012/254-2014/168 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit ve istirdat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dilekçesinde; davacının babasına ait işyerinde davalının kiracı iken kira bedeline karşılık çekler verdiğini, ancak kira süresi dolmadan taşınmazı tahliye ettiğinden fazla ödediği kira bedellerinin tahsili için icra takibi yaptığını ve davacının itiraz etmemesi üzerine takibin kesinleştiğini, davacının kiralayan olmadığı için iade etmesi gereken bir kira bedeli de olamadığını belirterek Antalya 3. İcra Müdürlüğünün 2012/615 sayılı dosyası alacağı nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir....

    SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2023/889 ESAS DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Antalya 6....

    Bu durumda davacı kiracının ancak kendi payına düşen kısım için sorumlu olduğu gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. 3- Davacının asıl davada yapılan mahsup ve faize ilişkin temyiz itirazına gelince; Asıl davanın konusu, kiracı aleyhine başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, karşı davada ise erken tahliye nedeniyle mahrum kalınan kira bedelinin tahsiline ilişkindir. Asıl davada mahkemece davacı kiracının aleyhine başlatılan icra takibi nedeniyle kiralananın tahliyesinden sonra iki aylık makul süre kira bedeli yönünden sorumlu olduğuna karar verilmiştir....

      dava nezdinde yeri olmadığını, dolayısıyla, davacının dava dilekçesinde belirtmiş olduğu, oto kiralama sözleşmesi ile senet arasında bağlantı bulunduğu iddiası ile araç kiralamaya ilişkin beyanlarının ispata muhtaç olduğunu beyanla; taşınır kira sözleşmesinden kaynaklanan bir kira alacağı olmadığı ve bu hususta henüz ihtilaf bulunmadığı dikkate alınarak; taşınır kira sözleşmesine ilişkin menfi tespit davası açılmasında bir hukuki yarar bulunmadığından, hukuki yarar dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, kira ilişkisinden kaynaklanan her türlü tespit davasında görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesinin olduğu, taşınır kira sözleşmesine ilişkin kira dışındaki, tüketici ile hizmet alan arasındaki uyuşmazlıkların çözümünde görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğu dikkate alınarak, görev dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, davanın tümüyle reddine, haksız ve kötü niyetle yapılan itiraz nedeniyle davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına ve...

        Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 12/06/2014 NUMARASI : 2012/528-2014/437 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, araç kiralama sözleşmesi uyarınca teminat olarak alınan senedin tahsili amacıyla başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tesbiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK.nun 4/1-a maddesine göre "Kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda" Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir. Mülga 1086 sayılı HMUK.'...

          Borçlunun, hakkında henüz icra takibi başlamadan önce de yapılabilecek olası bir takibi düşünerek, kendisini bir borçla tehdit eden kimseye karşı “böyle bir borcu bulunmadığının saptanması” için dahi menfi tespit davası açabileceği kabul edilmişken, hakkında yürümekte olan bir icra takibi olan borçlunun bu davayı açmasında hukuki yararının bulunduğunda hiç kuşku olmadığı gibi, böyle bir davayı açmasına da hiçbir hukuki engel bulunmamaktadır. Alacaklının elinde İİK’nun 68. maddesinde sayılan belgeler bulunmaması, borçlu hakkında başlattığı icra takibine, borçlunun itiraz etmek suretiyle takibi durdurması da borçlunun menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığını kabule yeterli olmayıp, bu halde dahi borçlu borç tehdidi altında olup, bu nedenle de menfi tespit davası açmakta hukuki yararı vardır. Kaldı ki, davacı/borçlunun borçlu olmadığını ileri sürerek ilamsız icra takibine itiraz etmesi, ancak takibin durmasını sağlamakta olup, icra takibini ortadan kaldırmamaktadır....

            İlk Derece Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklı alacağa ilişkin olduğu ve kira alacağına dayalı olarak başlatılan takibe karşı açılan menfi tespit davasında görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş olup, davacı hakkında davalı tarafından başlatılan ilamsız icra takibinin ödenmeyen kira alacağı sebebine dayalı olarak başlatılmış olduğu, Hukuk Muhakemeleri Kanunu 4/1- a maddesi gereğince kira ilişkisinden kaynaklı tüm uyuşmazlıkların Sulh Hukuk Mahkemesi görevi kapsamında kaldığı anlaşılmakla, mahkemece verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, mevcut delillere göre verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmamakla davacı tarafın istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1- b(1) maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/647 KARAR NO : 2018/101 DAVA : Menfi Tespit (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 14/02/2017 KARAR TARİHİ : 02/02/2018 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ... tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine davalı tarafından Antalya ... İcra Dairesinin ... esas sayılı dosyasıyla ... ödeme tarihli ve ... tarihli 25.500,00 TL lik bonoyla icra takibi başlatıldığını, ancak başlatılan bu takibin haksız bir takip olduğunu, müvekkilinin davalı tarafa böyle bir borcu olmadığını, bu nedenle Antalya Cumhuriyet Başsavcılığına davalı aleyhine suç duyurusunda bulunduklarını, ayrıca Antalya ... İcra Hukuk Mahkemesinin ... esas sayılı dosyasıyla takibe itiraz ettiklerini, haksız ve kötü niyetle başlatılan Antalya ......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün davalı vekilince ve davacı vekilince katılma yolu ile süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili hakkında davalı banka tarafından kredi sözleşmesine ve bonoya dayalı olarak iki ayrı icra takibi başlatıldığını, oysa müvekkilinin kredi sözleşmesi imzalamadığı gibi davalı bankaya bono imzalayıp vermediğini, davalının hatalı işlemleri sebebiyle müvekkilinin adının ......

                Davaya dayanak yapılan ve karara esas alınan 16.07.2016 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi ile dava dışı kiracı Servet Arslan ile davalı kira sözleşmesinin akdedildiği ve davacının müteselsil kefil olarak sözleşmeyi imzaladığı hususunda taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinde aylık kira bedelinin 750TL olduğu kararlaştırılmıştır. Davacı kiraya veren alacaklı vekili, mezkur kira sözleşmesine dayanarak Ankara 14. İcra Dairesinde 2020/7608 esas sayılı haciz ve tahliye istemli başlatmış olduğu icra takibi ile, ödenmeyen kira farkları ve 2019 yılı 7. Ay ve 2020 yılı 7. aylar kira bedelleri ve faizler toplamı 12.062,81TL alacağın tahsilini talep etmiştir. Davacı kiracı borçlu takibe itiraz etmemiştir. Uyuşmazlık, davacı kefilin kira borcundan sorumlu olup olmadığı noktasındadır....

                UYAP Entegrasyonu