Dava, çaplı taşınmaza yönelik elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nin 4/1-a maddesinde, Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler, hükmüne yer verilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, davalıların dava konusu taşınmazı kira ilişkisine dayalı kullandığını iddia etmemiş, davalıların fuzuli şagil olduklarını belirterek haksız müdahalenin men’i ile taşınmazın teslimine karar verilmesini istemiştir. Davalıların kira ilişkisine dayanarak kiralananı kullandıklarının kabulü sonuca etkili olup ancak işin esasının incelenmesi durumunda değerlendirilebilecektir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/948 Esas KARAR NO : 2022/435 Karar DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 23/02/2021 KARAR TARİHİ : 20/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili Küçükçekmece .... Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri adına girişilmiş olan Antalya İcra Dairesinin ... Esas Sayılı icra takibinin haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkili ile davalının ruhsatı davalı adına bulunan ... plakalı aracı kiralamak üzere Büyükçekmece .......
Davalı vekili, taraflardan ... ile müvekkili arasında bitmiş kira ilişkisine rağmen iş bu senedin kira sözleşmesi ile ilgisi olmadığını, müvekkillinin davacı ...’in talebi üzerine, komple yatak odası yaptığını, işin karşılığında 1000 USD bedelli bono aldığını, bu yapılan işin bedelinin ödenmediğini, kira sözleşmesindeki imzaların müvekkiline ait olmadığını, kiracılık ilişkisi biterken depozito senedi de dahil ...’e iade edildiğini belirterek davanın reddi gerektiğini belirtmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne davacıların takibe dayanarak 1.5.2003 tanzim, 1.10.2004 vadeli 1000 USD meblağlı, lehdarı ..., borçluları ..., ... ve ... olan senetten dolayı davalıya borçlu olmadıklarının tespiti ile icra takibinin iptaline, takibe dayanak senet bedelinin %40’ı olan 660.YTL haksız icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
DAVA : Menfi Tespit (Kira) DAVA TARİHİ : 07/12/2021 KARAR TARİHİ : 15/06/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 16/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kira) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA Davacı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile davacı müvekkil ... Gıda İhtiyaç Maddeleri Ve Pazarlama Tic. Ltd. Şti. , Davalı ... Huzur Hastanesi Ve Dinlenme Evleri Vakfı İktisadi İşletmesi' nin ...'daki mülkünün kiracısıdır....
Davacı, 13.04.2007 tarihli dilekçe ile davalı kuruma yaptığı başvuru ile aralarındaki kira ilişkisine dayalı olarak davaya konu mecurun otopark, tuvalet ve açık alana ihtiyacı bulunduğu belirtilerek çevresindeki yeşil alanlardan faydalanılmasına imkan tanınması talep edilmiş, davalı kurum tarafından verilen 07.05.2007 tarihli cevabi yazıda yeşil alanların korunması amaçlı kiralama işlemi yapıldığı belirtilerek talep kabul edilmemiştir. Davalı tarafından düzenlenen 08.08.2007 tarihli tespit tutanağı ile davaya konu mecurun yan ve arka kısmına ilave yapılarak 3x10 m2 alanın kira sözleşmesine aykırı kullanımının olduğu tespit edilerek bu kısmın kaldırılması için davacıya 10.08.2007 tarihli tebligat yapılmış olup, bunun üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Davalı kurum görevlileri tarafından düzenlenen 11.10.2006 tarihli raporda kira sözleşmesine konu alanın 93,41 m2 olmasına rağmen 192.34 m2 alanın kullanıldığı tespit edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Çayıralan Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 04/11/2014 NUMARASI : 2012/44-2014/173 Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın taraflar arasındaki kira sözleşmesine dayalı olarak tanzim edilen bonoya dayalı menfi tespit istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 6. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 6. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 21/01/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; eldeki dava, davacının kefil olarak imzaladığı kira sözleşmesi ve aval veren olarak imzalamış olduğu bononun teminat senedi olduğu ileri sürülerek açılan menfi tespit istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki 12/04/2014 başlangıç tarihli 6 yıl 7 aylık kira sözleşmesi incelendiğinde; kiracı olarak dava dışı Busa İnşaat Turizm Ticaret Ltd. Şti'nin kiralayan olarak ise davalıların isimlerinin yer aldığı, kira sözleşmesinde davacının müteselsil borçlu/kefil olarak imzasının bulunduğu, kira sözleşmesinin "kira bedeli ve ödeme planı" başlıklı 5. Maddesinde kira bedelleri için ödeme planının belirlendiği ve kira bedellerinin her bir taksidi için, her bir kiralayana, paylarına düşecek kira alacağı miktarlarına göre teminat senetlerinin düzenlenip verildiğinin yazıldığı anlaşılmıştır....
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; eldeki dava, davacının kefil olarak imzaladığı kira sözleşmesi ve aval veren olarak imzalamış olduğu bononun teminat senedi olduğu ileri sürülerek açılan menfi tespit istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki 12/04/2014 başlangıç tarihli 6 yıl 7 aylık kira sözleşmesi incelendiğinde; kiracı olarak dava dışı Busa İnşaat Turizm Ticaret Ltd. Şti'nin kiralayan olarak ise davalıların isimlerinin yer aldığı, kira sözleşmesinde davacının müteselsil borçlu/kefil olarak imzasının bulunduğu, kira sözleşmesinin "kira bedeli ve ödeme planı" başlıklı 5. Maddesinde kira bedelleri için ödeme planının belirlendiği ve kira bedellerinin her bir taksidi için, her bir kiralayana, paylarına düşecek kira alacağı miktarlarına göre teminat senetlerinin düzenlenip verildiğinin yazıldığı anlaşılmıştır....
Her davada olduğu gibi, menfi tespit davalarında da ispat yükü büyük önem taşır. Kendisine ispat yükü düşen taraf bunu yerine getirmezse, açtığı ya da aleyhine açılan davayı kaybeder. 4721 sayılı yasanın 6. Maddesine göre; ”kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. Bu hüküm gereğince de menfi tespit davalarında da ispat yükünün taraf sıfatıyla bir ilgisi yoktur. Yani, ispat yükü davacıya düşebileceği gibi davalıya da düşebilir. Menfi tespit davalarında ispat yükü, davacının dava dilekçesinde iddia ettiği nedenlerin niteliğine göre değişebilir. Kambiyo senetleri hakkında açılan menfi tespit davalarında, senedin dayanağı olduğu ileri sürülen hukuki ilişki ile senet metnindeki borç karşılaştırılmak suretiyle, ispat yükünün kimin üzerine düştüğü belirlenir....
TL üzerinden takibe geçildiği, davalının yapılan takibe itiraz etmesi üzerine takibin geçici olarak durduğu görülmüştür Eldeki dava kambiyo senetlerine dayalı menfi tespit davasıdır. Kambiyo senetleri kural olarak mutlak ticari davaya vücut verirler. Ancak kira sözleşmesine dayalı davaların Sulh Hukuk Mahkemeleri'nde görüleceğine dair özel hüküm bundan müstesnadır. Davacı senetlerin kira sözleşmesi kapsamında verildiğini iddia etmiş, davalı da cevabında bunu inkar etmemiştir. Senetlerin kira ilişkisi kapsamında verildiği iddiasını ve uyuşmazlığın kira sözleşmesi kapsamında çözülmesi gerektiği görülmekle görevsizlik kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....