"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı,davalıya ait taşınmazın adiyen satışı için anlaştıklarını,satış bedelinin teminatı olarak 3000 Amerikan Doları olarak doldurulan bono verdiğini,davalının satıştan vazgeçtiği halde bonoyu iade etmediğini bildirerek taşınmaz satışı için verdiği teminat bonosu nedeniyle borçlu olmadığının tesbitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap sunmamıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delilerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2.Dava menfi tespit davasıdır. Davacı, davalı tarafından bir taşınmaz satışı için kendisine verilen parayı zamanında ödeyemediğinden davalıya boş bir bono imzalayarak verdiğini ancak parayı davalıya geri ödediği halde senedin iade edilmediğini, ve 12 yıl sonra davalı tarafından doldurularak takibe koyulduğunu bu nedenle bononun iptalini istemiş isede, davacı davalının takibe koyduğu senedin davalı tarafından anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu ve bedelsiz olduğunu yazılı delil ile kanıtlaması gerekir. Davacı, iddialarını kanıtlayabilecek yazılı bir delili mahkemeye ibraz edememiştir....
İcra Müdürlüğünün 2012/12663 sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespiti talebiyle Ankara 8.Asliye Ticaret Mahkemesinde menfi tespit davası açıldığını belirterek sonucunun beklenmesini talep etmiştir. Davalı borçlu ... tarafından davacı aleyhine açılan menfi tespit davasında (Ankara 8.Asliye Hukuk Mahkemesi 2019/121-2020/369) her ne kadar davanın reddine karar verilmiş ise de; verilen kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır....
Mahkemece davanın kısmen kabulüne, keşidecisi davacı, lehtarı davalılar olan 15.11.2004 vade tarihli bononun davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava harici taşınmaz satışı nedeniyle ödenen bedelin iadesi ve senedin iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasında yapılan harici satış işlemi tapuda işlem yapılarak gerçekleştirilememiş olduğundan geçersiz olup taraflar aldıklarını iade ile mükelleftir. Davacı tarafından delil olarak sunulan 15.11.2004 tarihli sözleşme davalılardan ... ve davacı tarafından imzalanmış olup davalıların bu 2007/14585-20084111 sözleşme hakkında beyanları alınmamıştır. Sözleşme içeriğinde davalılara bir kısım ödeme yapıldığı kabul edildiğine göre, mahkemece öncelikle davalılar bu sözleşme hakkında isticvap edilerek beyanları alınmalıdır....
A.Ş. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacı, ortada kendisine karşı herhangi bir icra takibi yapılmadığı halde davalı şirkete ve diğer davalı şirkete karşı menfi tespit davası açtığını, icra takibinden önce açılan menfi tespit davası davalı/ davalıların yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerektiğini, bu sebeple yetkisizlik kararı verilerek Bakırköy Ticaret Mahkemesine gönderilmesini, ayrıca davacı ile arasında taşınmaz satış sözleşmesinin bulunmadığını, davaya konu çekleri alacaklı olduğu ve aralarında ticari ilişki bulunan diğer davalıdan ciro yoluyla teslim aldığını, diğer davalı borçlarını ödeyemez hale gelince hakkında icra takibi başlattıklarını, davacı ile diğer davalı arasındaki taşınmaz satışı ile ilgisinin bulunmadığını ve davanın kendisine yöneltilmesinin hukuka uygun olmadığını beyan ederek husumet itirazında bulunmuş, davanın reddini talep etmiştir....
A.Ş. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacı, ortada kendisine karşı herhangi bir icra takibi yapılmadığı halde davalı şirkete ve diğer davalı şirkete karşı menfi tespit davası açtığını, icra takibinden önce açılan menfi tespit davası davalı/ davalıların yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerektiğini, bu sebeple yetkisizlik kararı verilerek Bakırköy Ticaret Mahkemesine gönderilmesini, ayrıca davacı ile arasında taşınmaz satış sözleşmesinin bulunmadığını, davaya konu çekleri alacaklı olduğu ve aralarında ticari ilişki bulunan diğer davalıdan ciro yoluyla teslim aldığını, diğer davalı borçlarını ödeyemez hale gelince hakkında icra takibi başlattıklarını, davacı ile diğer davalı arasındaki taşınmaz satışı ile ilgisinin bulunmadığını ve davanın kendisine yöneltilmesinin hukuka uygun olmadığını beyan ederek husumet itirazında bulunmuş, davanın reddini talep etmiştir....
Mahkemece davacı ile davalı arasında araç satışı konusunda harici sözleşme yapıldığı, davacının davalıya davaya konu senedi verdiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 2918 Sayılı Kanunun 20/d maddesi gereğince geçersiz olduğu, tarafların geçersiz sözleşmeye istinaden vermiş oldukları şeylerin B.K.nun 61.maddesi gereğince sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri isteyebilecekleri, aracın davalı adına trafik kaydının bulunmadığı, davalı tarafın davacıya aracın teslim edilip edilmediği yönünde yemin teklifinde bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının Eskişehir 5.İcra Müdürlüğünün 2008/887 sayılı dosyası üzerinden yapılan icra takibinde davalı alacaklı tarafa borçlu olmadığının tespitine, davacının % 40 tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında ... plakalı aracın satışı konusunda sözleşme yapıldığını ve araç bedeli olarak iki adet çek verdiklerini, ancak resmi satışın gerçekleşmemesi üzerine aracın davalıya iade edilerek 100.000.-TL.lik çekin alındığını, davalının 76.500.-TL.lik ikinci çeki iade etmediğini ve icra takibine koyduğunu iddia ederek borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili savunmasında, aracın davacıya 22.10.2008 tarihinde teslim olunduğunu ve iki ay kullandıktan sonra akitten caydığını, 76.500.TL.lik çekin akitten caymasının cezai şartı olarak alıkonulduğunu beyan ederek davanın reddini istemiştir....
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle dava konusu senedin harici araç satışı nedeniyle verildiğinin tarafların kabulünde olmasına, 2918 sayılı KTK'nın 20/d maddesi uyarınca tescilli araçların noter dışındaki satışları geçersiz olup geçersiz satışlarda herkesin aldığını aynen iade yükümlülüğü altında bulunmasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 20.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2016/295 Esas KARAR NO : 2018/894 DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 20/04/2016 KARAR TARİHİ : 21/12/2018 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ... tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile .../ adresinde bulunan iki adet taşınmazın müvekkil şirkete satışı konusunda tarafların sözlü olarak anlaştıklarını, taşınmazlardan birinin davalılarca müvekkil şirkete yapıldığını, bir tanesinin devrinin sağlanamadığını, karşı tarafın devri sağlayamaması nedeniyle garanti olarak müvekkili şirketin aynı meblağı karşılayan çekler verdiğini ancak davalı tarafın kendi çeklerini ödemediği gibi müvekkili tarafından verilen çekleri tahsil etmeye başladığını, karşı tarafın çeklerinin bedelsiz kaldığı halde çekleri iade etmeye yanaşmadığı gibi tahsilat yapmaya devam ettiğini, buna ilişkin olarak Antalya ......