WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: İlk derece mahkemesince toplanan deliller ile tüm dosya kapsamına göre, ileri sürülen istinaf nedenleri ve HMK 355/1 maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin yapılan inceleme sonucunda; Adi ortaklık 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 620 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre “Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. Adi ortaklık, tüzel kişiliği haiz değildir. Adi ortaklıkların, tüzel kişilikleri bulunmadığı için fiil ehliyeti ve taraf ehliyeti bulunmamaktadır. Bu nedenle adi ortaklık halinde yönetici ortağa dava açmaya özel yetki verilmesi halleri dışında adi ortaklığın fiil ve taraf ehliyetleri bulunmamaktadır. Adi ortaklık tarafından açılacak davalar bakımından, adi ortaklığı oluşturan kişilerin TBK’nun 638. maddesi uyarınca taraf olarak birlikte hareket etmeleri gerekmektedir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: İlk derece mahkemesince toplanan deliller ile tüm dosya kapsamına göre, ileri sürülen istinaf nedenleri ve HMK 355/1 maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin yapılan inceleme sonucunda; Adi ortaklık 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 620 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre “Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. Adi ortaklık, tüzel kişiliği haiz değildir. Adi ortaklıkların, tüzel kişilikleri bulunmadığı için fiil ehliyeti ve taraf ehliyeti bulunmamaktadır. Bu nedenle adi ortaklık halinde yönetici ortağa dava açmaya özel yetki verilmesi halleri dışında adi ortaklığın fiil ve taraf ehliyetleri bulunmamaktadır. Adi ortaklık tarafından açılacak davalar bakımından, adi ortaklığı oluşturan kişilerin TBK’nun 638. maddesi uyarınca taraf olarak birlikte hareket etmeleri gerekmektedir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi, birleşen dava ise menfi tespit istemine ilişkindir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır. Yerel Mahkemece yapılan yargılama neticesinde asıl davanın kabulü ile taraflar arasındaki Angel Kuaför adlı adi ortaklık ilişkisinin fesih ve tasfiyesine, adi ortaklık içerisinde mevcut olan demirbaşların davcıya özgülenmek suretiyle 16.710,00- TL olarak belirlenen tasfiye payı alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birleşen Çorum 1....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; müvekkilinin daha önce davalıyla ortak olarak çeyiz eşyası satış işi yaptığını, ancak bu ortaklığa ilişkin resmi bir kayıt bulunmadığını, taraflar arasındaki anlaşmazlık üzerine müvekkilinin kendi işletmesini açmak için ortaklıktan ayrıldığını ve ayrılırken de davalıdan alacaklı olduğu miktara mahsuben bir kısım malı teslim aldığını, mali yönden gerekli olduğu için bu mallara ilişkin olarak fatura kesildiğini, ancak daha sonra davalının söz konusu mallar için kesilen faturalara dayalı olarak müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını belirterek, müvekkilinin ......

    in kendi el yazısı ve imzası bulunmakta olduğunu, bu konuya ilişkin olarak menfi tespit davasının görüldüğü İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesince herhangi bir imza ve yazı incelemesi yapılmadığı ve dosyasının esasına girilmeden menfi tespit dosyası, açmış oldukları İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin "Ortaklıktan Çıkma " dava dosyası ile birleştirildiğini, birleştirme sonucu dosya bilirkişiye tevdi edildiği ancak bilirkişiler tarafından Mahkeme dosyasına sunulan dekontlar incelemeden mahkemeye hükme elverişli olmayan bir rapor sunulduğunu, bu çerçevede alınan bilirkişi raporu eksik incelemeye dayalı olarak hazırlanmış bir rapor olduğunu, kaldı ki taraflar arasında yapılan protokol çerçevesinde de menfi tespit davasına konu tutarın ...'...

      Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 2010/16652-2011/5635 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı eldeki işbu dava ile taraflar arasında imzalanan adi ortaklık sözleşmesi uyarınca eksik teslim olunan mal bulunduğu gibi verilen teminat senedinin de davalı tarafından icra takibine konu edildiğini, fazladan ödeme yaptığını belirterek borçlu olmadığının tespiti ile fazladan tahsil edilen paranın istirdadını istemiştir. Davalı, davacı ile arasındaki adi ortaklık ilişkisi ve sözleşmesine karşı çıkmamış ancak 1.1.2008 tarihli protokol başlıklı belgeyi sunarak aralarındaki adi ortaklıktan kaynaklanan alacak borç ilişkisinin tasfiye edildiğini savunmuştur....

        E) Gerekçe: 1-Dosyadaki bilgi ve belgelere, delillerin taktirinde isabetsizlik görülmemesine ve özellikle adi ortaklığı oluşturan ... ve ...’e ayrı ayrı dava dilekçesi tebliğ edilmemiş isede; her iki davalının davadan haberdar olduklarının özellikle kararı temyiz eden ...’in dosyaya sunduğu 22/01/2015 havale tarihli dilekçesi ile itirazlarını ve ortaklıktan ayrılmaya ilişkin belgeyi sunduğunun anlaşılmasına göre, davalılardan ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir 2-Somut uyuşmazlıkta; dosyadaki bilgilerden adi ortaklığı oluşturan davalılardan ...’in ortaklıktan 21/01/2013 tarihinde ayrıldığı, işyerinin diğer ortak ... tarafından çalıştırılmaya devam edildiği, davacının iş akdinin 31/01/2013 tarihinde, başka bir deyişle ...’in ortaklıktan ayrılmasından sonra sona erdiği anlaşıldığından, fesih tarihinde ortak olmayan ...’in ihbar tazminatından sorumlu tutulması hatalıdır. 3-2 numaralı bozma gerekçesinin doğal sonucu olarak davacının...

          DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı), Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 16/10/2018 KARAR TARİHİ : 13/02/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/03/2024 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı), Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 1992 yılında müvekkili ile davalıların annelerine ait .... 'de bulunan 90 M2 genişliğindeki taşınmazı ürün satmak üzere devralarak adi ortaklık kurduklarını, 2002 yılında adi ortaklık işi olarak sürdürdükleri işlerini büyüterek 120 hiseye ayrılacak şekilde ... Şirketini kurduklarını, hisselerin 3 eşit parçaya ayrıldıklarını, her ortağın payının eşit olduğunu ve şirket yetkilisi olarak ... seçildiğini, 3 adet ayrı şube açıldığını, 1. Şube ve 2. Şubenin ... 3....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk derece mahkemesi, Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacının iddiası 01.07.2006 tarihinde adi ortaklık kurulduktan sonra bu ortaklıktan bağımsız iki ayrı sözleşme yapılması bu sözleşmeler ile ; .. Ltd. Şti'nin personelin kullandığı nakliye araçları dışındaki diğer tüm ekipmanların mülkiyetine %25 hisse ile davacı tarafça ortak olunması ve adi ortaklıktan bağımsız .... Ltd şirketinin kurulması olmakla, 01.07.2006 tarihli adi ortaklığın geçersizliğinin tespiti ile yatırılan sermayenin iadesi, bu olmadığı takdirde adi ortaklığın feshi ve tasfiyesine ilişkin olduğu, davalının ise adi ortaklık hissesinin kurulan ... Ltd Şti'ye aktarıldığına ilişkin savunmada bulunduğu, taraflarca kurulan dava konusu adi ortaklığın '' ... Köyünde bulunan ... Ltd Şti.'...

              Ltd.Şti. adi ortaklığı nedeniyle ve adi ortaklığın tüzel kişiliği olmaması nedeniyle tarafların sorumlu olmasından kaynaklı başlatıldığını, ancak kefil kısmında yer alan adi ortaklığa ait kaşe üzerindeki imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, bu nedenle imzaya itiraz ettiklerini, adi ortaklık kaşesi üzerine imza atan kişi ve/veya kişilerin adi ortaklığı kefil olarak borçlandırma yetkisinin bulunmadığını, adi ortaklık sözleşmesinde adi ortaklık sözleşmesi ile ilgili iş ve işlemlerde yetkili kılınan ... ...'...

                UYAP Entegrasyonu