WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine başlattığı icra takibinin dayanağı olan bononun düzenleme tarihinin 1993 yılı, ödeme tarihinin ise 2007 yılı olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bononun bedel kısmında da oynama yapıldığını, müvekkilinin bedel kısmında 50.000.000.000 TL (elli milyar TL) yazılı bir bonoyu davalıya vermediğini belirterek, takibe konu bono nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine ve %40 tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davacının daha önce Bursa 2....

    Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2015/384-2016/889 sayılı menfi tespit davasının kesinleşmesi beklenerek tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gereğine değinilmiş olup, mahkemece her ne kadar icra takibindeki bononun tahrif olmadan önceki miktar üzerinden icra takibinin kesinleşmesi gerektiği belirtilmiş ise de, sözü edilen menfi tespit davasında verilen kararın Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 27.05.2021 tarih ve 2020/5164 E., 2021/4486 K. Sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği ve böylece davacının 450.000,00 TL'lik alacağının kesinlik kazandığı, bu miktar üzerinden yapılan icra takibinin de kesinleştiği anlaşılmaktadır. Öte yandan; aciz belgesinin dava açılmadan, dava açıldıktan sonra veya temyiz aşamasında ve hatta hükmün Yargıtay'ca onanmasından veya bozulmasından sonra bile sunulma olanağı vardır....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki icra takibinin iptali-menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davalı vekili, davalı tarafça müvekkili aleyhine icra takibi yapıldığını, müvekkilinin takibe konu senette lehtar olup kendisine ödememe protestosu çekilmeden aleyhine takibe girişildiğini, icra takibinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, icra takibinin iptaline, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Dava ihbar olunan ... vekili, diğer davalı tarafından müvekkiline temlik edilen takipten doğan alacağın ...'e temlik edildiğini bildirmiştir....

        İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İtirazın iptali davasından önce menfi tespit davası açılması durumunda sonra açılacak itirazın iptali davasında hukuki yararın var olduğunun kabul edildiğini, menfi tespit davası sonucunda (davanın reddi) alınan kesin hüküm itirazın iptali davası açılmaksızın icra takibinin devamını sağlamayacağını, bu bağlamada Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 02.06.2020 Tarih ve 2017/19- 892 E. 2020/305 K. Sayılı kararında "...Bu aşamada menfi tespit davası ile itirazın iptali davası arasındaki hukuki ilişkinin ortaya konulması gerekmektedir. İtirazın iptali davasından önce menfi tespit davası açılması durumunda sonra açılacak itirazın iptali davasında hukuki yararın var olduğu kabul edilmektedir. Menfi tespit davası sonucunda (davanın reddi) alınan kesin hüküm itirazın iptali davası açılmaksızın icra takibinin devamını sağlamayacaktır....

        İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2004/361 Esas (yeni esası 2006/293) sayılı dosyasında dava açtıklarını, davanın derdest olduğunu, açıklanan nedenlerle söz konusu haciz ihbarnamelerinden dolayı davacıların borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, İİK'nun 89/3 maddesi gereğince haciz ihbarnamesine karşı menfi tespit davasının, icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinde açılması gerektiğini, bu nedenle yetkisizlik kararı verilmesini, esas yönünden de davanın reddini savunmuştur....

          İcra Müdürlüğünün ... takip sayılı dosyasından icra takibine girişildiğini, icra takibine dair ödeme emrini yeni tebliğ aldıklarını, bu yüzden icra takibine karşı itirazları icra hukuk mahkemesi nezdinde ileri süremediklerini, ve iş bu menfi tespit davasını açtıklarını, icra takibine dayanak teşkil eden çekler incelendiğinde çeklerin ödenmeme sebebinin açıkça çeklerin arkasına derç edildiğini, bu çek keşide edildikten sonra diğer hamiller tarafından kullanılmakta iken çalındığını ve bu çeklere dair ödeme yasağı konulduğunu, buna rağmen davalı tarafın iş bu çekler ile ilgili olarak icra takibi başlattığını, takibe dayanak teşkil eden çeklerin çalıntı olduğunu, ayrıca takibe dayanak çeklerin zaman aşımına uğradığını, süresi içerisinde icra takibi yapılmadığından eksik borç niteliğinde olduğunu, takibe konu borcu kabul etmediklerini, davalı tarafın iş bu çeklerin arka tarafındaki şerhe rağmen icra takibine konu ettiği için kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle icra takibinin takdir olunacak...

            Mahkemece, menfi tespit davası sırasında paranın icra dairesine ödenildiği bildirilmemiş böylece davaya istirdat davası olarak bakılamamış ise daha sonra açılacak istirdat davasında bir yıllık hakdüşürücü süre menfi tespit davasının kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlayacağı, somut olayda, davalıya ödemenin 14.5.2004 tarihinde yapıldığı, menfi tespit davasının kararının 08.01.2010 tarihinde kesinleştiği, davaya konu icra takibinin başlatıldığı tarih ile menfi tespit davasının kesinleştiği tarih arasında 1 yılı aşkın süre geçtiğinden davanın hakdüşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 17.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava İstanbul Anadolu --.İcra Müdürlüğünün ---ilamsız takip dosyasında borçlu olunmadığına ilişkin menfi tespit davasıdır. Menfi tespit davalarının hukukumuzda genel çerçevesi İ.İ.K'nın 72.maddesi ile çizilmiştir.İ.İ.K 72. Maddesi şu şekildedir : '' Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde -- aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir....

                (Kuru-El Kitabı, s.370 ilâ 372) Menfi tespit davasında amaç bir hukuki ilişkinin veya bir hakkın gerçekten mevcut olmadığının tespitine yöneliktir. Başka bir deyişle hukuki bir yarar bulunması koşuluyla sonuçta alacak-borç ilişkisi doğuracak bir durumun olmadığının tespiti amaçlanır. Dayanılan hukuki ilişkinin gerçekten mevcut olmadığı icra takibine maruz kalmadan önce (alacaklının harekete geçmesini beklemeden borçlu olmadığının tespitinde korunmaya değer bir yararı bulunması şartı ile) ileri sürülebileceği gibi, icra takibinden sonrada ileri sürülebilir. Borçlunun icra takibinden önce veya sonra menfi tespit davası açabilmesi için borçlu olmadığının tespitinde hukuki yararının bulunması şarttır. Borçlu, belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açar; bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi iptal edilir ve borcu ödemekten kurtulur. Ancak, borçlu borcunu icra dairesine ödedikten sonra, artık menfi tespit davası açamaz....

                  DAVA KONUSU : Menfi Tespit KARAR : Taraflar arasında görülen davada Adıyaman 1....

                  UYAP Entegrasyonu