"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit ve alacak hukukuna ilişkin davada ... 18. Asliye Hukuk ile 7. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, araç kiralama sözleşmesinden kaynaklanan kombiyo senedine dayalı menfi tesbit ve alacak istemine ilşkindir. Dosya kapsamından, taraflar arasında araç kiralama sözleşmesi düzenlendiği, kiralanan araç ile kaza yapılması nedeniyle araçta hasar meydana geldiği, bununla ilgili senet düzenlendiği, davacı ...'ın bu senetten dolayı Tüketici Mahkemesinde açtığı davada 17.03.2006 tarihinde görevsizlik kararı verildiği, 18. Asliye Hukuk Mahkemesine gelen dosyada ... İnşaat Ltd. Şti'nin cevap dilekçesi ile birlikte 11.09.2006 tarihinde hasar gören araç için karşı dava (alacak) açıldığı, ... 18....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi Tespit KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık boşanma sonrasında nafaka nedeniyle ödenmemiş hiçbir borcunun bulunmadığı ve menfi tesbit isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay ( 3.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 04.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MENFİ TESBİT -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, kredi sözleşmesi nedeniyle menfi tespit isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 19.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 27.6.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
maddesine dayalı menfi tespit talebine ilişkin olup tedbiren dava konusu borca dayalı olarak yapılacak takibin durdurulması talep edilmiştir. İİK'nun Menfi tesbit ve istirdat davaları başlıklı 72.maddesinde: "Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurul- masına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir." hükmüne yer verilmiştir....
maddesine dayalı menfi tespit talebine ilişkin olup tedbiren dava konusu borca dayalı olarak yapılacak takibin durdurulması talep edilmiştir. İİK'nun Menfi tesbit ve istirdat davaları başlıklı 72.maddesinde: "Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurul- masına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir." hükmüne yer verilmiştir....
Davacı vekili dava dilekçesi ile menfi tesbit talepli davayı açmış ise de; dava dilekçesinden ve ekli belgelerden davacı vekili tarafından dava açılmadan önce arabulucuya başvuru yapılmadığı, arabulucuya başvuru yapıldığına yönelik herhangi bir bilgi-belge sunulmadığı, zorunlu arabuluculuk başvuru yoluna gidilmeksizin davanın ikame edildiği ve Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin içtihadını sunarak menfi tesbit davası yönünden arabuluculuğa başvuru aranmaması gerektiğini belirterek ara karardan dönülmesi talep edilmiştir. Menfi tespit davası 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nın 72.maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere menfi tespit davasında amaç bir hukuki ilişkinin veya bir hakkın gerçekten mevcut olmadığının tespitidir. Dolayısıyla davanın konusu yine bir alacağın varlığı/yokluğu noktasında toplanmaktadır....
Dava İİK.nun 72.maddesine dayalı menfi tespit davasıdır. Davadan önce davaya konu icra dosyasına para yatırılmış ise de bunun teminat amacıyla yatırılmış olduğu ilgili icra dosyası içeriğinden anlaşılmaktadır. Başka bir ifade ile davadan önce alacaklıya yapılmış bir ödeme mevcut değildir. Ödeme, dava açıldıktan sonra gerçekleşmiştir. İİK.nun 72/6.maddesi uyarınca borçlu menfi tesbit davası zımnında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. Görüldüğü gibi dava açıldıktan sonra ödeme yapıldığı takdirde menfi tespit davasının kendiliğinden istirdat davasına dönüşeceği anılan yasa hükmü gereğidir. Mahkemece bu ilkeler gözetilerek delillerin doğru olarak değerlendirilmesi sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmediğinden usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 19.9.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
aralarındaki menfi tesbit davası hakkında Ümraniye 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 114.2006 gün ve 13-120 sayılı hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Dava, davalı tarafça icra takibine konulan 20.11.2003 düzenleme tarihli ve 20.4.2004 vadeli 40.000.000.000.TL bedelli bono nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın TTK.nun 4/1.maddesine göre mutlak ve ticari davalardan olup Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğini bildirerek ... bölümü itirazında bulunmuş, esas yönünden de davanın reddini istemiştir. Mahkemece bonoya dayalı menfi tesbit davasının TTK.nun 4/4.maddesi kapsamında mutlak ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. ... bölümü sebebiyle verilen gönderme kararları kesin nitelikte olup temyizi kabil değildir. Bu nedenle temyiz isteminin reddi gerekmiştir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih : 21.7.2005 Nosu : 396-357 Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, kaçak elektrik kullanılmadığı iddiasına dayalı menfi tesbit davasıdır. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece davacının işyerinin ne maliki nede elektrik abonesi olmadığı, benimsenen bilirkişi raporuna göre eski ve yeni dönemlerle ilgili harcamaların birbirine yakın bulunması kaçak kullanımın sabit görülmemesi gerekçeleri ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit istemine ilişkin davada ... Asliye Hukuk ile Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kredi sözleşmesinden kaynaklanan menfi tesbit istemine ilişkindir. H.Y.U.Y.’nın 25/II. maddesinde “iki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar temyiz edilmeksizin kesinleştiği takdirde görevli veya yetkili mahkeme Yargıtay’ca belirlenir” hükmü yer almaktadır. Somut olayda; dosya içerisinde, ......