, fakat mahkemenin davayı aşkın haciz ve hacizlerin kaldırılması olarak değerlendirdiğini, mahkemenin taleple bağlı olduğunu, yani davacı davasını memur işlemini şikayet olarak açmışsa artık aşkın haciz iddiası karar verilemeyeceğini, talebin dışına çıkılamayacağını, icra taşkın konusunda karar verme yetkisi olmadığından bu konuda taşkın hacizlerin kalkması davası bağımsız ayrı bir dava ve talep olarak açmak zorunda olduğunu, burada memur işlemini şikayet olarak değerlendirme yapılacak olursa o zaman memur işleminin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğini, taşkın haczin kaldırılmasına karar verilemeyeceğini, yerel mahkeme tamamen usul hatası yapıldığını, davacı borçlu tarafın teminat yatırdıklarından bahsettiklerini, teminat yatırılmasının başlı başına hacizlerin kaldırılması için yeterli olmadığını, dosya borcunun halen devam ettiğini, alacağa faiz işlemeye devam ettiğini, bu nedenle davacının bu haksız ve mesnetsiz davasının esas yönünden de kaldırılması gerektiğini, ilk derece mahkemesinin...
Sıra cetvelini düzenleme yetkisi ilk haczi koyan icra dairesine, ihtiyati haciz uygulanmış ise de, kesinleşmesi şartıyla ilk haczi uygulayan icra dairesine aittir. İİK'nın 264. maddesinin son fıkrasında; "Borçlu müddeti içinde ödeme emrine itiraz etmez veya itirazı icra mahkemesince kesin olarak kaldırılır veya mahkemece iptal edilirse, ihtiyati haciz kendiliğinden icrai hacze inkılabeder" hükmüne yer verilmiştir. Bu maddede genel haciz yoluyla yapılan takipte, ihtiyati haczin icrai hacze dönüşeceği zaman düzenlenmiş olup, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte itiraz icrayı durdurmayacağından, ödeme emrinin tebliğinden sonra İİK'nın 168/2. maddesinde öngörülen on günlük ödeme süresinin geçmesi üzerine ihtiyati haciz, kendiliğinden icrai hacze dönüşecektir. Somut olayda, İzmir 25....
Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet (icra memur muamelesi) Uyuşmazlık icra memurunun işlemini şikayete ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli ... ....... Dairesine gönderilmesine, 30.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet (icra memur muamelesi) Uyuşmazlık icra memuru işlemini şikayete ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli ... ....... Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 30.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Dava, memur işlemini şikayete ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 17.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Yükümlü şirket adına düzenlenerek ... tarihinde tebliğ edilen ve dava konusu edilmeyerek kesinleşen ödeme emrine dayanılarak uygulanan haciz işleminin iptali istemiyle açılan davayı Danıştay Dokuzuncu Dairesinin bozma kararına uyarak yeniden yaptığı inceleme sonucunda, kendisine ödeme emri tebliğ edilen ... isimli şahsın şirketi temsile yetkili olmadığı, ödeme emri tebliğinin usulüne uygun şekilde yapılmaması nedeniyle ödeme emrinin kesinleştiğinden bahsedilemeyeceği ve uygulanan haciz işleminin yasal olmadığı gerekçesiyle kabul ederek haciz işlemini iptal eden mahkeme kararını onayan Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 17.4.1996 gün ve 1996/1462 sayılı kararının; ödeme emri tebliğ edilen ...'nin tebligatı müdür sıfatı ile kabul ettiği, ... ve ... tarihli yoklama fişlerinin de bu şahıs tarafından imzalandığı, ödeme emri tebliğ ve haciz işleminin yasal olduğu ileri sürülerek düzeltilmesi istenmektedir....
Maddesine göre yapılmasına karar verilen haciz işlemine karşı şikayetini 7 günlük yasal süreden sonra yapıldığı gerekçesiyle şikayetin süreden reddine karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; şikayetlerinin konusunun 14/11/2019 tarihli müdürlük işlemi olduğunu, şikayetlerinin mahkeme kararında da belirtildiği üzere 20/11/2019 tarihinde yapılmış olup İİK'nun 16. Maddesinde öngörülen yasal 7 günlük sürenin aşılmadığını, icra memurunun uyguladığı haciz ile 14/11/2019 tarihli kararın ayrı ayrı işlemler olup 14/11/2019 tarihli işlemin şikayet konusu yapılamayacağına dair bir yasal düzenlemenin de mevut olmadığını, mahkemece verilen karar ile bu işlemin şikayet konusu olmaktan çıkarıldığını, İcra mahkemesinin görevinin şikayet kapsamında 14/11/2019 tarihli memur işleminin yasaya, usul ve esasa uygun olup olmadığını denetlemek olduğunu belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE; Uyuşmazlık; Adana 7....
Davacı borçlu vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İcra dairesinden Ödemiş İcra Müdürlüğünün 2022/457 E sayılı dosyasındaki ihtiyati hacizlerin kaldırılmasını talep etmiş olmalarına rağmen bu talepleri defalarca reddedildiği için bu davayı açtıklarını, İcra Dairesinin ihtiyati haciz kararına dair verilen kararın kesinleşmediğini gerekçe göstererek bu ihtiyati haciz kaldırma taleplerini reddettiğini, bu nedenle mahkeme tarafından davanın kabulüne ve ihtiyati haciz kararlarının 03.02.2022 tarihi itibari ile kendiliğinden kalktığı kanaatinde ise de icra memurunun borçlunun ihtiyati haczin kaldırılmasına dair talebi reddetmesinin hukuka uygun olmadığına karar vermesi gerektiğini, bu sebeple Mahkemenin karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kararının hatalı olduğunu, bu yönü ile kararı istinaf ettiklerini, neticede ortada icra dairesinin yanlış bir kararı olduğunu açılan davanın da bu nedenle açıldığını, ayrıca davanın açılmasında hukuki yarar bulunduğundan ve davanın açıldığı tarihler...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 01.08.2019 tarihli birinci haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye 05.08.2019 tarihinde tebliğ edildiği, üçüncü kişinin birinci haciz ihbarnamesine itiraz etmediği, davacı takip alacaklısının 23.08.2019 havale tarihli talebi üçüncü kişiye 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmesi talebinde bulunulduğu, bahse konu talep üzerine üçüncü kişiye yeniden 28.08.2018 tarihli birinci haciz ihbarnamesinin ve 28.08.2019 tarihli ikinci haciz ihbarnamesinin gönderildiği, hem birinci hem de ikinci haciz ihbarnamelerinin üçüncü kişiye 02.09.2019 tarihinde tebliğ edildiği üçüncü kişinin birinci haciz ihbarnamesine 02.09.2019 tarihli itiraz edildiği, birinci haciz ihbarnamesinin ikinci kez tebliğ edilmesi ile üçüncü kişinin yeniden itiraz hakkının doğduğu ve üçüncü kişinin süresinde itiraz ettiği dikkate alındığında İcra Müdürlüğünün şikayet konusu işleminde hukuka aykırı bir yön tespit edilmediği gerekçesi ile şikayetin...
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca maaş haciz yazısının usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle, İİK'nın 355, 356. maddeleri uyarınca takibe borçlu olarak eklenilmesi ve haciz konulmasına ilişkin icra memur işlemini şikayettir. Somut olayda, davacıya İİK'nın 355. maddesi uyarınca gönderilen maaş haciz yazısının usulsüz tebliğ edildiği iddia edilmiş, dava dilekçesinde maaş haciz yazısının 12/03/2021 tarihinde öğrenildiği belirtilmiş olup, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca davacının usulsüz tebliğ işlemini öğrendiği tarih dikkate alındığında, şikayetin yasal süre geçtikten sonra 05/10/2021 tarihinde yapıldığı anlaşıldığından, kararda bu yönüyle herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....