DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacı ile dava dışı Abdullah İnal'ın 27/01/2019 tarihinde evlendikleri, evlenme sırasında düzenlenen mehir senedinin davalı T3 tarafından imzalandığı, davalının, davacının kayınpederi olduğu, hal böyle olunca davacı tarafından davalı kayınpeder aleyhine açılan işbu davanın Borçlar Kanunu Genel Hükümlerine göre görülmesi gereken bir alacak davası olup, Genel Mahkemede görülmesi gerektiği anlaşılmakla davalının istinaf sebepleri incelenmeksizin HMK 353/1- a-3 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mehir sözleşmesi şekil koşullarından yoksun olduğundan ve iştirak halinde malik olan davalılardan bir kısmının kabul beyanının bağlayıcılığı olmadığından davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerle birlikte yazılı olarak yapılan mehir sözleşmesinin geçerli olduğu, davaya dayanak tasarrufun vasiyet olarak değerlendirilmemesinin hukuka aykırı olduğunu beyan ederek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, mehir senedine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, kambiyo senedine dayalı alacak davası olup, mahkemece 11. Hukuk Dairesinin bozma kararına uyularak uygulama yapıldığından, kararın temyizen incelenmesi görevi 11.Hukuk Dairesine verilmiştir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
in evli olduklarını, taraflar arasında görülen boşanma davasının halen devam ettiğini, evlilik sırasında düzenlenen mehir senedinde, davacı eş İsmail ve onun babası ...tarafından bir kısım menkul malların davacıya bağışlandığını, ayrıca davacının baba evinden de bir kısım eşyalar getirdiğini ve bunların da mehir senedine yazıldığını, davacının davalı ... tarafından üzerindeki günlük giysileri ile baba evine bırakıldığını ve ziynetler dahil hiçbir eşyasını alamadığını belirterek, iş bu mehir senedinde yazılı olan 114 gram 22 ayar altın bilezik, 1 adet 22 ayar set takımı ve 3 adet nişan ve söz yüzüğünün de içinde bulunduğu ziynet eşyaları ile ev ve çeyiz eşyaları bedelinden şimdilik 37.800 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"Altınekin Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, mehir senedinden doğan alacak davası olup,dava tarihi itibarıyla evlilik birliği devam etmekte olup ayrıca Aile Mahkemesi sıfatıyla karara bağlandığından kararın temyizen incelenmesi görevi 2797 sayılı Yargıtay Kanunun 14.maddesi uyarınca 2.Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 2.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 8.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
e karşı davanın genel mahkemelerde görülmesi gerektiği, mehir senedinin 43 ve 44. sırasında yer alan ziynetler dışındaki mehir ziynetlerinin davacının zilyetliğine teslim edildiği, davacının bu ziynetlerle ilgili iddiasının davalılarca kendisinden alınarak iade edilmediği yönünde olduğu, ispat külfetinin bu aşamada davacıya ait olduğu, ancak dinlenen tanık beyanlarının soyut ve duyuma dayalı olması sebebi ile itibar edilemeyeceği, davacıya yemin delilinin hatırlatılmadığı, her ne kadar İlk Derece Mahkemesinin son celsesinde davacı toplanmasını istediği başka bir delilinin olmadığını beyan etmiş ise de, bu beyanının yemin delilini kapsamayacağı, bu nedenle davacıya mehir senedinin 43 ve 44.sırasında yer alan ziynet eşyaları dışındaki mehir ziynetleri hakkındaki iddiasının ispatı açısında yemin delilinin hatırlatılarak sonucuna göre işlem yapılması gerektiği, mehir senedindeki altınlar ile davacıya düğünde anne, baba ve amcası tarafından takılan bilezikler ve düğünde takılan çeyrek altınlar...
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar evlenirken mehir senedi düzenlendiğini, mehir senedindeki ziynet eşyalarının hiç ifa edilmediğini, çeyiz eşyalarının ise davalıda kaldığını belirterek şimdilik 6.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, 07/06/2022 tarihli vakıa ıslahı dilekçesi ile de, mehir senedine konu ziynet eşyalarının düğünden sonra davalının annesi tarafından çalınabileceği gerekçesi ile davacıdan alındığı, davalının bu durumu onayladığı, altınların annesine verilmesini istediği, dava konusu altınların bir daha davacıya iade edilmediği belirtilmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mehir ediminin ifa edildiğini, davacının Avusturya'ya giderken 1997 yılında anne ve babasının evdeki eşyaları götürdüğünü, evde kalan bir kısım eşyaların da davacı tarafından dağıtıldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir....
Davacının talebi, mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, herhangi bir ayrılık halinde ödeneceği taahhüt edilen bağışlama vaadi şeklinde (mehri muaccel) niteliğinde, mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Taraflar arasında sözleşme ilişkisi vardır. Uyuşmazlık, Aile Hukukundan dayalı alacak niteliğinde olmayıp, genel hükümlere dayalı (TBK m. 286 vd., eBK m. 234 vd.) bir alacak talebi niteliğindedir. Hal böyle olunca, davayı görmeye genel mahkemeler görevlidir. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen merci tayini kararı mahkeme açısından bağlayıcı olmakla her ne kadar karar aile mahkemesi tarafından bu nedenle verilmiş ise de, taraflar arasında sözleşme ilişkisi olması sebebi ile dosyanın istinaf inceleme görevi Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesine ait olmakla dosyanın aidiyet gereği ilgili daireye gönderilmesine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların Konya 2.Aile Mahkemesinin 2017/629 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, kararın istinaf aşamasında olduğunu, taraflar arasında evlilik sırasında 01/01/2012 tarihli mehir senedi düzenlendiğini, davalının bu senetteki ziynet ve eşyaları davacıya vermeyi taahhüt etmesine rağmen taahhüdünü yerine getirmediğini belirterek mehir senedine yazılı olan ziynet ve eşyaların bedeli olarak şimdilik 1.000,00 TL'nin faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kendisinin evlilik akdi kurulurken kesinlikle bir senet vermediğini, davacının iddia ettiği senedin altında imzası bulunsa dahi bu imzanın kendisine ait olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davanın reddine karar verilmiştir....
Maddesinde düzenlenen kişisel eşyanın iadesi davası olduğu, herhangi bir mehir veya çeyiz senedine dayalı olmadığı, HMK'nın 6. Maddesi gereğince davalının ikametgah mahkemesinin yetkili olduğu gözetilerek süresinde yapılan yetki itirazının kabulünde isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla, davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....