Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece davanın kabulü ile davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğüne, davalı şirketin ürünleri üzerinde kullandığı işaretin davacının marka tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet yarattığının tespitine, tecavüzün men ve refine karar verilmiştir. Ancak, dava dilekçesinde davacı yalnızca adına tescilli olan markalara davalının vaki tecavüzünün tespiti ve menine karar verilmesini talep etmiş, bozulan 11.10.2012 tarihli kararda da mahkemece dava, markaya tecavüzün giderilmesi davası olarak nitelendirilmiş, davacı vekili de 26.11.2012 tarihli temyiz dilekçesi 2. sayfasında davanın markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti davası olduğunu belirtmiştir. Dairemizin 02.10.2013 tarihli bozma ilamında da, dava marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ile men’i olarak nitelenmiş bozmaya uyulmakla da davalı yararına usuli kazanılmış hak doğmuştur....

    Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2013/13 D.İş sayılı dosyasında tespit edildiğini, bu durumun müvekkilinin marka hakkına tecavüz oluşturduğunu ve haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek markaya tecavüzün men'ine, haksız rekabetin tespitine, KHK’nın 66/c maddesi gereğince hesaplanacak şimdilik 25.000,00 TL maddi tazminat ile 100.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında maddi tazminat talebini 47.901,00 TL olarak ıslah etmiştir. Davalılar vekili; tarafların farklı iş kollarında ve farklı bölgelerde faaliyet gösterdiklerini, müvekkillerinin kullanımının davacının marka hakkına tecavüz oluşturmadığını, ayrıca tespit tarihinden sonra müvekkilleri tarafından “anka” ibaresinin tabelalardan ve internet sitesinden silindiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

      ----sayılı ilamında ".....Somut olayda Mahkemece, davada marka hakkının korunması veya markaya tecavüzle ilgili bir talep bulunmadığından, uyuşmazlığın fikri mülkiyet veya sınai mülkiyet hakkıyla ilgisi bulunmadığından, ticaret mahkemesine görevsizlik verilmiş ise de, davacının Markasının tescilli olduğu ve davacının Marka hakkına dayanarak davasını açtığı, her ne kadar ıslah ile tecavüzden doğan haklar istenmiş ise de, tecavüzün oluşup oluşmadığının tespitinin yapılması gerektiği buna göre de öncelikle davalının davacının marka hakkına ilişkin tecavüzün olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir....

        kullanmakta olduğunu,haksız yarar elde ettiğini, öncelikle dava konusu markaya yönelik tecavüz teşkil eden eylemlerin durdurulması ve önlenmesi için ihtiyati tedbir isteminin kabulüne, haklı davanın kabulü ile davalı eylemlerinin aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti ve müvekkiline ait tescilli markaya yönelik fiilin tecavüz olup olmadığının tespiti, muhtemel tecavüzün önlenmesi, tecavüz fiillerinin durdurulması, tecavüzün kaldırılması ile fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00-TL maddi ve 5.000,00-TL manevi zararın tazminini, tecavüzün devamını önlemek üzere tedbirlerin alınmasını özellikle masrafları tecavüz edene ait olmak üzere ele geçirilen tabela ve sair ürünlerin imhasını, haklı bir sebebin veya menfaatin bulunduğu kabul edilerek, masrafları davalı tarafa ait olmak üzere kesinleşmiş kararın günlük gazete veya benzeri vasıtalarla tamamen veya özet olarak ilan edilmesi veya ilgililere tebliğ edilmesini talep ve dava etmiştir....

          SMK'nın 149.maddesinde "Sınai mülkiyet hakkı tecavüze uğrayan hak sahibi, mahkemeden aşağıdaki taleplerde bulunabilir: a) Fiilin tecavüz olup olmadığının tespiti. b) Muhtemel tecavüzün önlenmesi. c) Tecavüz fiillerinin durdurulması. ç) Tecavüzün kaldırılması ile maddi ve manevi zararın tazmini....

            DAVANIN KONUSU: Markaya Tecavüz ve Tazminat KARAR TARİHİ: 23/02/2023 İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353....

              toplatılmasına, davalı tarafından davacının sınai mülkiyet hakkına karşı yapılan marka tecavüzünün tespitine ve tecavüzün durdurulmasına, ihtiyati tedbir talebinin kabul edilmesi mümkün olmazsa, tecavüzün durdurulması kapsamında satışın durdurulmasına, tecavüz konu ürünlerin piyasadan toplatılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                G E R E K Ç E: Davacı vekili, davalı tarafça internet sitesinde satışa sunulan ayakkabılar üzerinde müvekkilinin yan şerit şekil markalarının değişiklik yapılmadan kullanıldığından bahisle markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ile maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde hükmedilen 10.000 TL maddi tazminatın düşük olduğunu, ıslah talebiyle arttırılan 25.000 TL tazminata hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmüştür....

                  Markaya tecavüz davasıyla ilgili yapılan incelemede ise; ----- sahibinin izni olmaksızın, tescilli olan marka ile aynı olan herhangi bir işaretin tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır.----- tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir. Yine ------maddesinde ---, kendi hakkından daha önceki rüçhan veya başvuru tarihine sahip hak sahiplerinin açmış olduğu tecavüz davasında, sahip olduğu sınai mülkiyet hakkını savunma gerekçesi olarak ileri süremeyeceği belirtilmiştir. ----- başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almanın haksız rekabet olduğu belirtilmiştir....

                    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/10/2019 NUMARASI : 2018/283 ESAS - 2019/528 KARAR DAVA KONUSU : Markaya Tecavüzün Tespiti, Önlenmesi, Maddi ve Manevi Tazminat KARAR : İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen Bodrum 3....

                    UYAP Entegrasyonu