sınıfta yer alan mallar üzerinde ciddi kullanımının bulunmadığını ileri sürerek davalı adına tescilli 2003/35178 sayılı ... ibareli markanın tescil kapsamında yer alan 12. sınıftaki mallar yönünden kullanılmama nedeniyle hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili adına tescilli markanın hükümsüzlük istenime konu 12. sınıfta yer alan mallara ilişkin kullanımının bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
Karar sayılı kararı ile, "Davacı tarafın hükümsüzlük talebi yönünden davasının kabulü ile ...... ibareli markanın ilk olarak davacı tarafın kullanılıp tanıtıldığı, marka üzerinde üstün hak sahibi davacı taraf olduğundan davalıya ait 2016/31802 sayılı markanın hükümsüzlüğne, TPMK. Dan terkin edilmesine, Markanın devri talebi yerinde olmadığından reddine" dair verilen karar, davalı/karşı davacı vekilinin istinaf talebi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ...... Hukuk Dairesi'nin 17/06/2021 Tarih, ..... Esas ve ..... Karar sayılı ilamı ile, "Asıl dava, davalıya ait marka tescilinin kötüniyetli yapıldığı iddiasıyla markanın devri, bu mümkün olmaz ise markanın hükümsüzlüğü talebine, karşı dava ise markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ile maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir....
ile davalı marka kullanımının usul ve yasaya uygun olduğu, kaldı ki taraf kullanımları değerlendirildiğinde davacılara ait ----- tescilli olduğu....
Markanın asli unsurunun “...” ifadesi olduğu, ... ibaresinin tali unsur olduğu ve tek başına soyut ayırt ediciliğinin bulunmadığı, davalının kullanım alanı ile davacının markasının tescilli olduğu emtia grubunun aynı olduğu ve davalının ... ibaresini iş evrakı niteliğindeki kataloglarında ve internet sitesinde reklam amaçlı kullandığının kabulü gerektiği, davacının tescilli ... markası ile davalının ... ibaresini kataloglarında ve ürünlerinde kullanımının iltibas tehlikesi yaratmadığı, davacının markasının ayırt edici noktası ... ifadesi iken davalının kullanımının ayırt edici unsurunun ... ifadesi olduğunu, her ikisinin ortak kullanımı olan ... ibaresinin tek başına soyut ayırt ediciliği bulunmadığından marka olarak korunmasının mümkün olmadığını, markaya tecavüz fillerinin oluşmadığı görüş ve kanaati bildirilmiştir. KANAAT VE GEREKÇE Dava 6769 sayılı SMK hükümleri uyarınca açılmış, Marka Hakkına Tecavüzün Tespiti, Durdurulması, Önlenmesi ve Ref'i talepli davadır....
FSHHM'nin 2020/414 Esas sayılı dosyasında dava açtıklarını, hükümsüzlük davasının sonucunun beklenmesi gerektiğini, müvekkilinin markayı lisans sözleşmesi kapsamında kullandığını, yaklaşık ispat koşullarının gerçekleşmediğini, markanın farklı unsurlarla kullanımının 6769 Sayılı SMK 9/2 maddesine uygun olduğunu, müvekkilinin kullanımının tescil sınıfında ve Ümran esas unsuruna AĞIZ ve DİŞ SAĞLIĞI ibareleri eklenerek kullanıldığını, taraflar arasındaki uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiğini beyanla başvurunun reddini talep etmiştir. DELİLLER: Bilirkişiler ... 21/10/2020 tarihli raporunda; Davacı tarafa ait 2016/49234 dosya numaralı ... ibareli markanın 44.sınıf kapsamındaki "tıbbi hizmetler" emtiasında tescilli olduğuna, davalı ve davacı markalarındaki asli unsurun ÜMRAN ibaresi olduğunu, her iki markanın okunuşu, işitilişi ve görünüşü bakımından, ortalama hizmet alıcıları tarafından ayırt edilemeyecek düzeyde benzer olduğunu, davalı tarafın ... ve ......
hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir)" hizmetler bakımından kısmen hükümsüzlüğü ile terkinine, ticaret unvanının terkini, alan adının iptal edilmesi, markanın tanıtımları ile internette kullanımlarının önlenmesi ve kararın ilanına ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir....
A- Markanın tescil kapsamı ile aynı mal veya hizmetler ile ilgili olan tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin kullanılmasın B- Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerin aynı veya benzeri mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından işaret ile tescilli marka arasında ilişkilendirme ihtimali dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasın C- Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsamına giren mal veya hizmetler ile benzer olmayan ancak Türkiye de tanınmışlık düzeyi nedeniyle tescilli markanın itibarından dolayı haksız bir yarar elde edebilecek ve tescilli markanın itibarına zarar verebilecek veya tescilli markanın ayırt edici karakterini zedeliyebilcek nitelikte her hangi bir işaretin kullanılması işaretin mal veya ambalaj üzerine konulması işareti taşıyan ambalajn piyasaya sürülmesi bu amaçla stoklanması, teslim edilceğinin teklif edilmesi, veya o işaret hakkında...
vermeyecek kullanımın olmadığının davacı tarafından bilinmesine rağmen ------ anlamda rekabet edemediği davalıyı ------- dava açtıklarını, davalının iptali istenen markalarının tescilli olduğunu, davalının tescilli marklarını kullanmakta olduğunu, tescilli bir markanın kullanımının haksız rekabet teşkil etmediği gibi markaya tecavüz de teşkil etmeyeceğini beyan ederek; davanın ve tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
-" ibaresini kullanım hakkının tek bir kişinin --- verilemeyeceği, davalının kullanımlarında ------- verildiği,---- ait markanın, davalının markasını kullanması için ----- tanıdığı ----- ile yaptığı sözleşme uyarınca tescile uygun olarak kullanıldığı, haksız bir marka kullanımının mevcut olmadığı, davalının davacının hak iddia ettiği "-------- kullandığına dair de bir delil bulunmadığı, davacının bu iddiasını ispat edemediği anlaşılmakla, davanın reddine karar vermek gerekmiştir....
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, her ne kadar ihtiyati tedbir isteyen tarafça, dava konusu markanın kendisine karşı kullanılmaması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiş ise de ihtiyati tedbirin ancak dava konusu olan şey hakkında verilebileceği, eldeki davanın konusunun ise marka hükümsüzlüğü olduğu, bu tür bir davada, dava konusu olmayan markanın kullanımının önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği anlaşılmakla ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir....