WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının iddialarına mesnet gösterdiği 2016/41728 ve 2017/28251 kapsamında 35. sınıftaki mal/hizmetlerin yer aldığı, bu markaların kapsamında yer alan ve malların tüketiciye sunulması hizmetine konu 20. sınıftaki malların, davalı adına tescilli markanın kapsamında da yer aldığı, bu nedenle davalı adına tescilli markanın kapsamındaki mallar ile davacının iddialarına mesnet gösterdiği 2016/41728 ve 2017/28251 sayılı markaların kapsamındaki hizmetler arasında bağlantı ve benzerlik bulunduğu, davalı adına tescilli markanın münhasır unsurunu oluşturan “EVİNORA” ibaresinin, davacının iddialarına mesnet 2016/41728 sayılı markanın münhasır unsurunu, 2017/28251 sayılı markanın ise esas unsurunu oluşturduğu, bu nedenle markalar arasında ayniyete yakın derecede benzerlik olduğu ve davacının iddialarına mesnet markalar ile davalı adına tescilli markanın aynı veya benzer olması koşulunun sağlandığı,...

    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, her iki markada '...'' ibaresinin baskın unsur olduğu, her iki markanın da 32. sınıfta tescilli olduğu, davalının markasını .... ibaresini öne çıkacak şekilde kullandığı, orta düzeydeki tüketici nezdinde davalı markasının davacı markası ile karışacak nitelikte olup, sahipleri arasında mevcut ve organik bağlantı bulunduğu şeklinde algılanacağı, bu şekilde davalı markasının davacı markası ile iltibasa neden olacak derecede benzer olduğu, davalı şirketin lisans sözleşmesi gereğince tescilli bir markayı kullandığı, tescilli marka hükümsüz sayılmadığı sürece kullanımının markaya tecavüz oluşturmayacağı gerekçesiyle, dava konusu markanın hükümsüzlüğüne, davalı şirket yönünden açılan davanın reddine, davalı ..... yönünden ise markaya tecavüz oluşmadığından marka tecavüzünün tespiti, durdurulmasına, önlenmesine ve hüküm özetinin ilanına ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı ..... vekili temyiz etmiştir....

      +Şekil" ibareli markanın bulunduğunu, davacının müvekkiline ait markayı hukuka aykırı biçimde kullandığını, davalı markasının şekilden oluştuğunu, bu markanın 17.06.2010 tarihinde tescil edildiğini, davalının kullanımının tesciline uygun olmadığını ileri sürerek müvekkilinin marka hakkına tecavüzün men'ine, haksız tecavüzün başladığı tarihten bu yana kadarki hasılatının %10'undan aşağı olmamak üzere 5.000,00 TL maddi tazminatın ticari faiziyle davalıdan tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; müvekkilinin sektörde tanınmış bir şirket olarak 24 yıl boyunca tescilsiz unvan markasını kullanıp TPE nezdinde 2009/15248 sayılı "Ü. Dil Hizmetleri ve Yayıncılık A.Ş....

        Her ne kadar davalı taraf kullandıkları markanın ------- ait tescilli marka olduğunu savunmuşsa da,--------- markanın tescil başvuru tarihinin davacının hak sahibi olduğu markalardan daha sonraki bir tarih olduğu, bu nedenle SMK'nun 155. maddesi uyarınca savunma gerekçesi olarak ileri sürülemeyeceği, yine -------- ibaresinin bir bölge adı olması nedeniyle tescil edilemeyeceği iddia edilmişse de, davacının hak sahibi olduğu markalar hükümsüz kılınana kadar korumasının devam edeceği, kaldı ki ------ ibaresinin markaların kullanıldığı ve tescilli olduğu -------- sınıftaki yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleriyle ilgili bir coğrafi kaynak belirtmediği, markanın zayıf marka olduğu savunulmuşsa da, markanın belli bir bilinirliğe ulaşması nedeniyle ----------- kullanılmasının markaya tecavüz niteliğinde olduğu anlaşılmakla, davalının savunmaları haklı bulunmamıştır....

          Gerçekten aynı veya benzer bir markanın başka bir kişi tarafından aynı mal ve hizmetlerde kullanılması hâlinde önceki hak sahibinin dava açarak bu markanın kullanılmasının durdurulmasını talep etmesi mümkündür. Ancak bu hakkın kullanılması imkânının önceki hak sahibine sınırlandırılmaksızın tanınması bazı hâllerde haksız sonuçlar doğurabilmektedir. Zira iyi niyetli olarak markayı kullanmaya başlamış olan tacirin, para ve emek sarf ederek bu marka altında yatırımlar yapması, ancak önceki hak sahibinin bu durumdan haberdar olmasına rağmen uzun süre ------ kaldıktan sonra dava açması ------olarak nitelendirilmelidir. Keza sonraki marka kullanımının bilinmesi veya devam eden tecavüze karşı uzun süre ------ kalındıktan sonra dava açılması, hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirilebilecektir. Tescilli marka sahibi, haklı bir sebep olmaksızın hakkını uzun süre kullanmayarak bundan sonra da kullanmayacağı yönünde bir kanaat oluşturmuşsa, artık bu hakkını kullanamaması gerekir....

            davasını ve işbu davayı aynı tarihte açtığı, tarafların adi ortaklığı sona erdirdikleri ve markanın kimin tarafından kullanacağı konusunda anlaşmaya vardıklarının ispatlanamadığından markanın her iki tarafça da kullanımında hukuka aykırılık bulunmadığı, davalının ve ortağı-temsilcisi olduğu şirketin Mutlu Köpek Oteli ibaresini markasal kullanımının davacının tescilli marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil etmeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....

              Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacıya ait markanın alan adı ve içerik olarak internet sitesi üzerinde kullanımının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalının, davacı markasına yönelik “...”, “...” adlı internet sitelerinde alan adı kullanımının ve içeriğindeki “...” ibareli kullanımların marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet olduğunun tespitine ve menine, anılan internet sitelerine erişimin engellenmesine, davalının tanıtım amaçlı “...” ibareli basılı evrak, tabela, broşür, reklam amaçlı kullanımların engellenmesine, kullanımlardaki “...” ibaresinin silinmesine, silinmesi mümkün değil ise, el konulmasına, el konulan kullanımların imhasına ve hükmün ilanına karar verilmiştir. Kararı, davalı temyiz etmiştir....

                .” + Şekil ibaresini marka olarak tescil ettirdiğini, bu markayı iş yerinde, reklam panolarında, tabela ve reklam vasıtalarında kullandığını, bilinen bir marka haline geldiğini, davalının ise "... ... ...", ''... ... ..." ve "... ... ..." ibarelerini tabelalarında kullandığını, 06/06/2013 tarihinde davalıya ihtarname gönderildiği ve bu kullanımının haksız rekabet ve markaya tecavüz oluşturduğu hususun bildirildiğini, "... ... ibaresinin davalı tarafından kullanımının davacının marka hakkına tecavüz ettiğini ve haksız rekabet oluşturduğunu belirterek, tecavüzün tespiti, önlenmesi, men'i ile 100,00 TL maddi tazminatın ticari faiziyle, 5.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline ve hükmün ilanına karar verilmesini talep etmiştir....

                  Markanın asıl unsuru ... ibaresi olup davalı kullanımında da ... ibaresi asıl unsur olarak kullanılmakta olup vaki kullanımın okunuş, görünüş ve telafuz yönünden yiyecek içecek sektörünün alıcıları arasında her iki marka arasında bağlantı kurulmasına yol açacak şekilde iltibasa sebebiyet verecek derecede benzer olduğu, dosyadaki bilgi ve belgelerden davalının kullanımının yiyecek ve içecek sağlanması hizmetlerinde olduğu bu çerçevede geçici konaklama hizmetleri yönünden benzerlik olmadığı yiyecek ve içecek hizmetleri yönünden kullanımın iltibasa sebebiyet vereceği, SMK 29/2 çerçevesinde kullanmama def'i yönünden; Davalının tescilli Markasırda markanın asıl unsuru ... ibaresi olup bu ibare markanın ayırt edici unsuru olmakla davacının sunduğu delilter bir bütün olarak değerlendirildiğinde ... olarak yiyecek ve içecek sınıfında kullanımının markanın ayırt edici unsuru değiştirilmeden kullanım şeklinde olduğu ve bu çerçevede tescilli markanın vaki şekildeki kullanımının da markayı kullanım...

                    Somut olaya dönüldüğünde, davalının Türkiye'de tescilli bir markasının bulunduğu, davalının kullanımının markasal nitelik arz ettiği, davalının, markasını tescil ettirdiği şekilde kullanmadığı, marka kapsamında yer alan “...” ibaresine yer verilmediği, bazı kullanımlarda ise sadece “..." ibaresinin yer aldığı, tescilli olduğundan farklı şekilde, tescil kapsamı ve özellikle davacı markası ile iltibas yaratacak ve davacı markasına yaklaştırarak kullandığı, davalının tescilli halinden uzaklaşır nitelik arz eden kullanımının, davacı markasıyla benzerlik arz ettiği, davalı kullanımının davacının tescil kapsamına giren mal ve hizmet sınıfında olduğu, davalının, markanın kapsadığı malın/hizmetin satışının teklifine yönelik kullanımının halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali doğuracağı, kullanımın davacının herhangi bir iznine dayanmadığının davacı beyanı ile sabit olduğu, dolayısıyla dosyanın mevcut içeriği itibariyle, davalı kullanımının, SMK'nın...

                      UYAP Entegrasyonu