Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

+şekil" ibareli olup, ... kelimesinin markanın esaslı unsuru konumunda bulunduğu, davalının kullanımının markasal bir kullanım olduğu, hem markalar aynı hizmet (41/01 Eğitim ve ... hizmetleri) üzerinde kullanıldığından, hem de davalının fiilen kullandığı tanıtıcı işaret ile davacı markası benzer olduğundan, davalı kullanımının davacı markası ile bağlantı kurulması ihtimali dâhil karıştırılma ihtimaline yol açabileceği, davalı kullanımının davacının ... haklarını ihlal ettiği, 6769 sayılı SMK'nın 150/2. maddesinde belirtilen itibar tazminatı koşullarının oluştuğu iddiasının ispatlanamadığı, 5.000,00.-TL maddi, 10.000,00-TL manevi tazminatın hakkaniyete uygun olacağı gerekçesi ile davalıların, davacıların markasına yaptığı tecavüzün önlenmesine, meni'ne, masrafı davalılardan alınarak hüküm özetinin ülke genelinde trajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına, 5.000,00....

    Instagram hesabında bahsi geçen "... ibareli markanın kullanıldığı toplamda 169 adet paylaşım/linklerin bulunduğu, tespite konu ilgili "..." ... hesabında bahsi geçen "... ibareli markanın kullanıldığı toplamda 148 adet paylaşım/linklerin bulunduğu, tespite konu ilgili "instagram.com/..." Instagram hesabında bahsi geçen "..." ibareli markanın kullanıldığı toplamda 132 adet paylaşım/linklerin bulunduğu, tespite konu ilgili "..." hesabında bahsi geçen "..." ibareli markanın kullanıldığı toplamda 1 adet paylaşım/linklerin bulunduğunu beyan etmiştir. MAHKEME KARARI: İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi duruşmalı inceleme sonunda, 12/02/2021 tarihli 2020/390 E....

      D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, --- marka hakkına tecavüzün tespiti, men'i önlenmesi, ve davalının ---- tescil no.lu markanın hükümsüzlüğü davasıdır. Bilirkişiler ---- tarihli raporunda sonuç olarak;--- iştigal alanları incelendiğinde --------, yönünde raporlarını mahkememize ibraz etmişlerdir....

        Davalı vekili, dava konusu markaların ortak maliki Sabaş Çiçekçilik A.Ş. ile müvekkili arasında lisans sözleşmesi imzalandığını ve müvekkilinin marka kullanımının bu sözleşmeye dayalı olduğunu, ancak söz konusu markanın halihazırda müvekkilince kullanılmadığını, ayrıca müvekkilinin klasik anlamda bir çiçekçi olmadığını ve yalnızca komisyon karşılığında aracılık hizmeti verdiğini, dolayısıyla davacılara ait markayı kullanmanın müvekkiline bir yarar sağlamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir....

          Kişi konumundaki davacıya karşı ileri sürülemeyeceği, kaldı ki lisans sözleşmesinin varlığı kabul olunsa bile fiili kullanımının lisansa konu tescilli markanın tescil edildiği haliyle olmadığı, bilirkişi raporunda da tespit olunduğu üzere davalının fiili kullanımlarının fuarcılık sektöründe bilinirliği yüksek olan davacıya ait tescilli markaya yaklaştırarak benzetmeye çalıştığı, ... ibaresini küçültmek suretiyle ... ibaresini ön plana çıkardığı, markalar bütün olarak değerlendirildiğinde iltibasa sebebiyet verecek şekilde benzerlik oluştuğu ve haksız yararlanılmaya çalışıldığı, her iki markanın da aynı sınıflarda kullanıldığı, ortalama tüketici algısı dikkate alındığında kullanımın karıştırılma ihtimalini yükselttiği ve tecavüz teşkil ettiği, SMK (29.7) hükümleri kapsamında marka tecavüzü olarak değerlendirilmesi gerektiği, yine TTK 54 vd maddeleri uyarınca davalının fiili kullanımının iltibas ve haksızlık oluşturduğu, haksız rekabet olarak değerlendirilmesi gerektiği, karşı dava yönünden...

            Dolayısıyla markanın kullanmama nedeniyle iptaline ilişkin davaya bakma görev ve yetkisi davanını açılma tarihi itibarıyla Mahkememize aittir. SMK'nın markanın kullanım külfetine ilişkin 9.maddesi hükmü hem geçmişte tescil edilen markalar için, hem de gelecekte tescil edilecek markalar için kullanma yüklentisi getirmiştir. Dolayısıyla davalıya ait marka da kullanma külfeti veya yüklentisi altıntadır. Markanın kullanımının SMK'nın 7/ 2- a, b ve c bentlerinde öngörülen modelde olmak üzere anılan 7.maddenin 3. fıkrasıyla SMK'nın 9.maddenin 2 ve 3. fıkrasında açıklandığı şekilde gerçekleşmesi gerekmektedir. Kullanmama nedenine dayalı iptal davası açabilmek için hak düşürücü bir süre bulunmamaktadır. Önemli olan dava tarihinden geriye doğru tescil anına kadar beş yıllık sürenin dolmuş bulunmasıdır. Bu nedenle markanın tescil edildiği tarihten itibaren bu süre hesaplanacağı için dava süresindedir....

              Dolayısıyla markanın kullanmama nedeniyle iptaline ilişkin davaya bakma görev ve yetkisi davanını açılma tarihi itibarıyla Mahkememize aittir. SMK'nın markanın kullanım külfetine ilişkin 9.maddesi hükmü hem geçmişte tescil edilen markalar için, hem de gelecekte tescil edilecek markalar için kullanma yüklentisi getirmiştir. Dolayısıyla davalıya ait marka da kullanma külfeti veya yüklentisi altıntadır. Markanın kullanımının SMK'nın 7/ 2- a, b ve c bentlerinde öngörülen modelde olmak üzere anılan 7.maddenin 3. fıkrasıyla SMK'nın 9.maddenin 2 ve 3. fıkrasında açıklandığı şekilde gerçekleşmesi gerekmektedir. Kullanmama nedenine dayalı iptal davası açabilmek için hak düşürücü bir süre bulunmamaktadır. Önemli olan dava tarihinden geriye doğru tescil anına kadar beş yıllık sürenin dolmuş bulunmasıdır. Bu nedenle markanın tescil edildiği tarihten itibaren bu süre hesaplanacağı için dava süresindedir....

                İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacı adına 2012/28961 başvuru no'lu "Remak camlı yangın kapısı" ibareli markanın 09, 37, 42, 06. sınıflarında tescilli olduğu, davalı adına "Pentek" ibareli marka başvurularının bulunduğu davalının distbirütörlüğünü yaptığı şirket adına 2014/64528 tescil no'lu technik canlı yangın kapısı ibareli markanın 06 sınıfında tescilli olduğunun, anlaşıldığı, davacı "camlı yangın kapısı" ibaresinin tanınmış marka haline müvekkili tarafından getirildiğini iddia etmiş ise de, Yargıtay içtihatları, Paris sözleşmesi kriterlerinde değerlendirildiğinde bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; davacının Remak+logo+camlı yangın kapısından oluşan tescilli markasının değil bir çok evrakta tek başına Remak markasının ve bir kısım evrakta da camlı yangın kapısı ibaresinin kullanıldığı, markanın bir bütün olarak değil Remak ibaresinin üzerinde yoğun olarak kullanımın bulunduğu, tescilli markanın tanınmış marka olarak kabul edilemeyeceğinin...

                  tazminat talebinde bulunduğunu dosya bütününden ve bilirkişi raporundan da açıkça anlaşıldığı üzere -----yevmiye nolu ----- diğer tüm delillerden anlaşıldığı üzere dava tarihi itibari ile markanın ve logonun haksız ve hukuka aykırı olarak kullanıldığını, davanın kabulünü ve mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir....

                    Marka sahibi, aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep edebilir: a) Markanın tescil kapsamına giren aynı mal ve/veya hizmetlerle ilgili olarak, tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin kullanılması. b) Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal ve/veya hizmetlerin aynı veya benzeri mal ve/veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından, işaret ile tescilli marka arasında ilişkilendirilme ihtimali de dahil, karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması. c) Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsamına giren mal ve/veya hizmetlerle benzer olmayan, ancak Türkiye'de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle tescilli markanın itibarından dolayı haksız bir yarar elde edecek veya tescilli markanın itibarına zarar verecek veya tescilli markanın ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin kullanılması....

                      UYAP Entegrasyonu