WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, marka hakkına tecavüzün önlenmesi, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalının lisans yoluyla marka kullanımının tescilli halinden farklı olduğu, bu kullanımın davacı adına tescilli 2000/09030 sayılı "..." markası ile iltibas oluşturduğu ve davacının marka hakkına tecavüz teşkil ettiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. 556 sayılı KHK'nın 14'üncü maddesinde "tescilli markanın ayırt edici karakterini değiştirmeden markanın farklı unsurlarla kullanılmasının" yasal bir kullanım olduğu belirtilmiştir. Somut uyuşmazlıkta davalının, dava dışı şahıstan lisans yoluyla kullanım hakkını aldığı 2006/39991 sayılı marka "....." ibaresinden oluşmaktadır. Davalının fiili kullanımı ise, iş yerindeki poşet, kolonyalı mendil ve personel önlükleri üzerinde ..." ve ".. Tor ..." ibarelerinin markanın tescilli olduğu düz yazı harf karakterleri yerine farklı kaligrafiyle yazılmış halde kullanımından ibarettir....

    Davacı vekilinin, davalının marka hakkına tecavüz ettiğini belirterek dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyati tedbir kararı ile davalı tarafın müvekkilinin markasına tecavüz fiillerinin önlenmesine ve durdurulmasına karar verilmesini talep ettiği, davalının kullanımının davacının markasına tecavüz teşkil edip etmediği, aleyhine tedbir istenenin kullanımının kendi marka kapsamında kalıp kalmadığı, kullanımının üstün hak sahipliğine dayanıp dayanmadığı hususlarının yargılamayı gerektiği, bu hususun henüz yaklaşık olarak ispat edilmediği, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davacının istinaf başvuru talebinin 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    in 06/03/2023 tarihli bilirkişi raporlarında; Marka ne şekilde tescil edildi ise o şekilde kullanım esas olduğundan markanın tescil edildiği şekli ile davalı tarafından gerçekleşen kullanımların karşılaştırılarak sonuca gidilmesi gerektiğini, yüksek yargı uygulamalarından verdikleri örnekler de gözetildiğinde; davacı adına tescilli markalar incelendiğinde; ... sayılı markasının ... şekil şeklinde olduğu, ... sayılı markasınında yine ... şekil ibaresi ile bir şekil markası olduğu ,her iki markada da ön plana çıkan ve göze ilk çarpan unsur ... ibaresi olup, Dolayısıyla ... ibaresinin markanın asli unsuru olduğunu,... sayılı markada ... ibaresinin üzerinde daha küçük puntolarla ... ibaresine yer verildiği. ... sayılı markada da aynı şekilde ... ibaresinin üzerine yine küçük punto ile ... ibaresine yer verildiği fakat alt tarafta da ... ibaresine yer verildiği, Yine her iki markanın da kırmızı bir yazı ile beyaz zemin üzerine yazıldığı ve her iki markanın bir daire içinde yer aldığı , Davalı...

      uluslararası -------- Sınıflara dahil emtia ve hizmetler için tescilli olduğu tespit edildiğini, davacı yan adına ------ ibareli markanın uluslararası ----- Sınıflara dahil emtia ve hizmetlerin tescilli olduğu tespit edildiğini, davacı yan adına ---------- ibareli markanın uluslararası ----- Sınıflara dahil emtia ve hizmetler için tescilli olduğu tespit edildiğini, Davacı yan adına --------- ibareli markanın uluslararası-------- Sınıflara dahil emtia ve hizmetler için tescilli olduğu tespit edildiğini, Davacı yan adına---- nezdinde ----- ibareli markanın ------- için tescilli olduğu ve ---- yenilenerek koruma altında olduğu tespit edildiğini, davacı yanın markalarında baskın öğenin ve esas unsurun ------ ibaresi olduğu ve markanın uluslararası -------- dahil eğitim hizmetlerinde tescilli olduğu tespit edildiğini, davalı yanın ------ hesap adları olarak ve içeriğinde------- ibaresinin kullanıldığı tespit edildiğini, davalı yanın ---------olarak gösterildiği tespit edildiğini, davalı yanın...

        durdurulması için ---- tarihli ihtarnamesinin gönderildiğini, davalı tarafından --- tarihli cevabi ihtarnamesinde markanın haksız kullanımının söz konusu olmadığını, markanın bu şekilde kullanılmaya devam edileceğinin bildirildiğini, davacının markalarının davalı tarafından Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 7, 29 ve 30....

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, asıl dava 556 sayılı KHK hükümleri uyarınca açılmış marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, önlenmesi ile maddi ve manevi tazminat istemine, birleşen dava ise davalının ciddi kullanımının bulunmaması nedeni ile markanın hükümsüzlük istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 556 sayılı KHK’nın 61 ... maddesi, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 54 ve 55 ... maddeleri. 3. Değerlendirme Dosyadaki yazılara, Mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, asıl davada davalı-birleşen davada davacı şirket vekilinin 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteminin reddi gerekir. VI....

            Asıl davada davalı-karşı davada davacı vekili, müvekkilinin marka kullanımının tescile dayalı olduğundan haksız bir kullanım olmadığını, zira, yapılan başvurunun kısmen reddedildiğini, müvekkilinin Almanya’da bulunan bir firma ile lisans sözleşmesi imzaladığını, lisans konusunun “ERGOCHECK” olduğunu, bu nedenle dava konusu markanın tercih edildiğini, müvekkilinin kişiye özel üretimde bulunduğunu, markalar arasında bir benzerlik bulunmadığını savunarak, asıl davanın reddini, karşı davada ise, “ERGO” ibaresinin ergonomik kelimesinin kısaltılmış şekli olup, KHK’nın 7/1-c m. anlamında tasviri işaretlerden olduğunu, bu nedenle tescil edilemeyeceğini ileri sürerek, davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir....

              kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, davalı adına ... sayı ile tescilli markanın üçüncü kişilere devrinin tedbiren önlenmesini ve davalının bu markadan doğan haklarını müvekkiline ve yetkilendirdiklerine karşı kullanmasının engellenmesini ve bu markanın kullanımının tedbiren yasaklanmasına karar verilmesini talep etmiştir....

                SMK'nun markanın kullanım külfetine ilişkin 9. Maddesi hem geçmişte tescil edilen markalar için hemde gelecekte tescil edilecek markalar için kullanma külfeti getirmiştir. Dolayısıyla davalıya ait markada kullanma külfeti altındadır. Markanın kullanımının SMK'nun 7. Maddesinin ikinci fırkasının a,b.c bentlerinde ön görülen modelde olmak üzere anılan maddenin 3. Fırkası ile 9. Maddenin 2. Ve 3. Fıkrasında açıklandığı şekilde gerçekleşmesi gerekmektedir. İptali istenen markaların kullanımının söz konusu markaların tescil edildiği mal ve hizmetler için pazar yaratmak yahut mevcut pazarı korumak amacıyla temel işlemine uygun olarak anılan ürünlerin ve hizmetlerin menşeini garanti edecek şekilde gerçekleşmesi icap etmektedir....

                  Gıda adına 2003 21018 nosu ile tescilli "... + Şekil" markasının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, davalı tarafın davacıya ait ürün ve ambalajları iltibas yaratacak şekilde kullanarak satışa sunmak suretiyle gerçekleştirdiği haksız rekabetinin tespitine ve önlenmesine, iltibas oluşturan ambalaj ve sair tanıtım malzemelerinin, basılı kağıtların ve iş evraklarının el konularak imhasına, tescilli markanın kullanımının marka tecavüzüne yol açmaması nedeniyle markaya tecavüzün tespiti ve önlenmesi talebinin reddine, haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi talebine münhasır olmak üzere karar kesinleştiğinde hüküm özetinin masrafı davalı taraftan alınmak üzere Türkiye genelinde yayın yapan 3 büyük gazeteden birinde 1 defaya mahsus olmak üzere ilanına karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu