sayılı markanın kapsamındaki 18, 24, 26, 35.sınıflarda emtianın hiçbir önemi olmadığını ve belirtilen iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirterek müvekkili aleyhine açılan haksız davanın reddini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, davalı adına olan ..... sayılı "......" ibareli markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini taleplidir. Türk Marka ve Patent Kurumu'ndan gelen kayıtlardan ..... sayılı "......" ibareli markanın, 18,24,25,26 ve 35.sınıflarda 10/07/2016 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davalı adına tescilli olduğu "....... " esas unsurlu birçok markanın davacı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır. 6769 Sayılı SMK'nın 25. Maddesinde hükümsüzlük koşulları belirtilmiş olup, belirtilen madde ile, 5. veya 6. maddede sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Menfaati olanlar, Cumhuriyet Savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir....
Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15/03/2016 tarih ve 2015/119-2016/47 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin 138655, 141643, 143743, 165454 nolu tescilli "...." ibareli markalarının bulunduğunu, davalının müvekkilinin .... markası ile üretilen ürünler üzerinde kullandığı şekli/amblemi 2012/81697 no ile 25. sınıfta marka olarak tescil ettirdiğini, davalının mevcut kullanımının müvekkilinin markasına tecavüz teşkil ettiğini ileri sürerek, tecavüzün durdurulması ve önlenmesini, 2012/81697 tescil nolu markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini, talep ve dava etmiştir. Davalılar, davaya cevap vermemiştir....
(KAPATILAN) ....FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA Taraflar arasında görülen davada ...(Kapatılan) ....Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 14/04/2015 gün ve 2014/192-2015/84 sayılı kararı onayan Daire’nin 29/02/2016 gün ve 2015/7565-2016/2150 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili; davalı adına tescilli ve müvekkilinin "..." ibareli markası ile iltibasa sebep olan 2003/03993 sayılı ". ..." ibareli markanın kullanmama nedeniyle hükümsüzlük koşullarının oluştuğunu ileri sürerek davalı adına tescilli markanın kullanmama nedenine dayalı olarak hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini talep ve dava etmiştir....
KHK m. 8/1-b anlamında görsel ve işitsel olarak birbirleri ile benzer ve karıştırılma ihtimallerinin bulunduğunu ileri sürerek 2016-M-10386 sayılı YİDK kararının iptaline, tescili halinde markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Kurum vekili, markaların benzerliğinden ve bu suretle iltibasa sebebiyet vereceğinden söz edilebilmesinin imkansız olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
+şekil" ibareli, 43.sınıf hizmetleri içeren marka tescil başvurusunun ilanı üzerine ititraz edildiğini, ancak itirazlarının kısmen kabulü ile başvurunun yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri bakımından reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kötüniyetli başvurunun tescilinin iltibasa sebebiyet vereceği gibi, tanınmışlığından haksız yarar sağlayıp itibar ve ayırt edici karakterini de zedeleyeceğini ileri sürerek .... kararının iptali ile davalı adına tescil edilen markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı .... vekili; görsel, işitsel ve anlamsal olarak "....+şekil" ibaresini içeren başvuru konusu işaretin davacının "...." ibareli markaları ile kapsamlarında kalan hizmetler itibariyle ortalama alıcıları iltibasa düşürmeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir....
İlk derece mahkemesince iddia, savunma ve bilirkişi raporu doğrultusunda, taraf markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında ortalama tüketici nezdinde iltibasa sebebiyet derecede benzerlik bulunduğu zira, tarafların marka olarak kullanmak istedikleri işaretler benzer olduğu gibi, hükümsüzlüğü talep edilen davalı markasında yer alan 11. sınıfta bulunan emtiaların davacı mesnet markası kapsamında da bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalıya ait 2013/43959 sayılı “Osakalamp” ibareli markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf mahkemesince yapılan yargılama sonucunda mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir....
edilmiş olan --------------içeren dilekçede fotoğrafı bulunan markanın Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 6. maddesi ve sair ilgili maddeleri uyarınca tüm sınıflar açısından iptal ve hükümsüzlüğüne ve sicilinden terkin edilmesine, tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
hizmetleri yönünden hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiştir....
Kararı, davalı vekili ile katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir. ...-Dava marka hükümsüzlüğü ve hükümsüzlüğü istenen markanın kötü niyetli tescili nedeniyle manevi tazminata ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçe ile manevi tazminat isteminin kabulüne karar verilmiştir. Marka hükümsüzlüğü istemi ile açılan davalarda sadece markanın hükümsüzlüğü nedeniyle manevi tazminata hükmedilmesi mümkün değildir. Bu nedenle manevi tazminat isteminin reddi yerine kabulü doğru görülmemiş, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir. ...-Bozma şekli ve nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....
şirkete baskın yapılması suretiyle öğrenildiğini, davaya konu markanın gerçek hak sahibinin davacı olduğunu, açıklanan nedenlerle davalı adına tescilli ....... tescil numaralı markanın müvekkiline ait ....... tescil numaralı markası ile 25.ve 35.emtia sınıfları bakımından benzer olduğunun tespitine, davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğü le hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....