Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE : Dava, markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, sonuçlarının ortadan kaldırılması, tecavüz teşkil eden her türlü tanıtım vasıtası ve ürünlerin belirtilen internet siteleri ve fiziki ortamda kullanımının önlenmesi ve imhası ile verilecek hüküm özetinin ilanı taleplidir....

    de olmak üzere ........ nezdinde tescil ettirdiğini, ... tescilinde ilk kullanımının 1982 yılı olduğunun belirtildiğini, anılan markanın tek ve gerçek sahibi müvekkili iken davalının kötüniyetle aynı markanın aynı hizmetlerde "... ...." olarak tescilini sağladığını, bu tescilli müvekkilinin tanınmışlığından haksız yarar sağlamayı amaçladığını ileri sürerek davalı adına 2003/06549 sayı ile tescilli "...." ibareli markanın hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ....08.2004 tarihli tescilin üzerinden dava tarihi itibariyle geçen süre gözetildiğinde davanın zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini, işareti fiilen kullanan müvekkilinin başvurusu itibariyle ...'...

      Dava tarihi nazara alındığında yürürlükte olan 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun markanın kullanılmaması nedeniyle iptaline ilişkin hükümlerinin somut uyuşmazlığa uygulanması gerekecektir. 6769 sayılı SMK'nın 9. maddesi uyarınca tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir. Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması, markanın sadece ihracat amacıyla mal veya ambalajlarında kullanılması ve markanın marka sahibinin izni ile kullanılması da marka sahibi tarafından kullanım olarak kabul edilir. 6769 sayılı SMK'nın 26. maddesinde kullanmama nedeniyle markanın iptaline karar verme yetkisinin Türk Patent Kurumuna ait olduğu düzenlenmiştir....

      davalı markasının tescil kapsamındaki ürünler yönünden ciddi kullanımının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davalı adına tescilli 169902 nolu ... ibareli markanın 556 Sayılı KHK'nın 14. maddesi gereğince kullanmama nedeniyle hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir....

        Mahkemece, 02.11.2020 tarihli ara karar ile; davacı adına tescilli 2016/49234 ... ibareli markanın davalı tarafça kullanıldığının bilirkişi raporu ile tespit edildiği, yaklaşık ispat kuralının gerçekleştiği gerekçesiyle davacı adına tescilli olan ... tescil numaralı ... ibareli markanın davalı tarafından internet ortamı dahil her türlü kullanımının yasaklanması yönünde teminat karşılığında ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, Bu kapsamda; Davacının ... tescil numaralı "..." markasındaki "..."...

          Davalı vekili; davacı şirket ile müvekkili arasında geçmiş dönemde ticari ilişki mevcutken; ticari ihtilaf nedeniyle bu ilişkinin zedelendiğini ve davanın açılmasından kısa bir süre önce de tamamen sona erdiğini, davacı şirketin müvekkiline zarar vermek için ve müvekkilinin kendi sektöründeki imajını ve itibarını zedelemek amacıyla kötü niyetli olarak işbu davayı açmış olduğunu, her iki markanın farklı olduğunu, bu markalar benzer olsa dahi davacıya ait olan “..." markası toplumda yüksek tanınmıştık düzeyine ulaşan ve belirli bir itibara sahip olan marka olmayıp; müvekkiline ait markanın kullanımının....markasına olan güvenin sarılmasına sebebiyet vermediğini, ortada tecavüz sayılacak bir marka olmadığı için davacının maddi ve manevi tazminat talebin reddinin gerektiğini, kaldı ki müvekkilinin bu ürünleri piyasaya çıkarıp maddi anlamda bir kar elde etmiş olmadığını, dolayısıyla davacının bu konuda müşteri kaybetmesi, işlerinin azalması, maddi bir kayba uğramasının da söz konusu olmadığını...

            Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 1996/72 Esas sayılı davada adı geçen davalının “ROADSTAR” ibareli markayı kullanımının kötü niyetli olduğunun ve eyleminin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespit edildiğini, 556 sayılı KHK’nın 22. maddesine göre bu kötü niyetin davalıya karşı da ileri sürülebileceğini iddia ederek adı geçen markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının hükümsüzlüğünü talep ettiği 2001/12363 sayılı markanın tescil başvurusunda davacı tarafından yapılan itirazın, markaların aynı ve benzer olarak nitelendirilemeyeceği ve müvekkiline ait aynı ibareli 1994/143583 sayılı markanın da bulunması nedeniyle TPE tarafından reddedildiğini, davacı markasının tanınmış olmadığını ve markalar arasında benzerlik bulunmadığını, birleşen davada hükümsüzlüğü talep edilen 1994/143583 sayılı markanın ise dava dışı Kral Elektronik Tic. San. Ltd....

              FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/145 KARAR NO : 2023/166 DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 01/07/2022 KARAR TARİHİ : 13/07/2023 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı adına Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde, 3.Sınıfta tescilli, ----- numaralı "----" markasının, davacı Şirketin önceye dayalı kullanımlarından doğan hak sahipliği uyarınca, HÜKÜMSÜZLÜĞÜ ve sicilden TERKİNİNE karar verilmesi ve ayrıca dava konusu markanın, ücüncü kişilere olası devrinin, marka üzerinde lisans verilmesinin ve bu markanın Davalı tarafından kullanımının önlenmesi için İhtiyati Tedbir Kararı verilmesi, davacıleri şirketin Mahkeme huzurundaki markanın hükümsüzlüğü davasına konu "-----' markasının gerçek hak sahibi olarak, bu markayı Türkiye'de ve birçok ülkede 15 yılı aşkın süredir yoğun, etkin, ayırt edici ve ciddi bir biçimde...

                Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; ticaret unvanının işletmeleri, markanın mal ve hizmetleri birbirinden ayırdığı, ticaret unvanı ile markanın fonksiyonlarının birbirinden farklı olduğu, bir markanın tescilinden sonra marka sahibi kimseyle karıştırma yaratacak biçimde ticaret unvanının tescili ve kullanımından dolayı ticaret unvanının terkininin mümkün olduğu, tescilli unvanın markasal değil, unvan olarak ve tescil olduğu şekilde kullanımı terkin edilinceye kadar hukuka aykırı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1. Dava, markaya tecavüzün tespiti, önlenmesi, maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi istemlerine ilişkin olup, mahkemece davalı kullanımının tescilli ticaret unvanı şeklinde olduğu, markasal kullanım olmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Ancak dosya kapsamından davalı kullanımının ticaret unvanını aşar şekilde markasal kullanım niteliğinde olduğu anlaşılmıştır....

                  Marka olarak bilinen işaretin 2010 dan beri tescilsiz marka olarak kullanılmakta olduğunu, markaya ayırt edicilik ve köken belirtme işlevi kazandırıldığını, markanın yoğun olarak 25.sınıfta kullanılmakta olduğunu, ticari hayatta tescilsiz kullanım ile müvekkilinin davalıya karşı üstün ve öncelikli hak elde ettiğini, müvekkilinin ... sayılı marka başvurusunun davalının ... sayılı marka başvurusu nedeni ile 25.sınıf yönünden reddolunduğunu, müvekkilinin davalı markasını 15.03.2017 de öğrendiğini belirterek, kendi markasının reklamında pek çok ünlü sanatçının oynadığını, dijital platformda reklam kampanyası yürütüldüğünü, davalının kötüniyetli olduğunu davanın kabulü ile ... sayılı markanın hükümsüzlüğüne, müvekkilinin tescilsiz marka kullanımı üstün ve öncelikli hakka dayandığından markayı kötüniyetli tescil ettiren davalı aleyhine marka kullanımının markaya tecavüz oluşturmadığının tespitine, markanın devrinin önlenmesi ve markanın dava sonuna kadar müvekkiline karşı kullanılmaması yönünden...

                    UYAP Entegrasyonu