WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, markanın sicilde kayıtlı listede bulunan mal ve hizmetler için kullanılmaması durumunda, markayı kullanan veya kendi adına tescil ettirmek isteyen kişilerin de iptal davası açabileceği, bu davalarda zarar gören kişi kavramının farklı olarak değerlendirilmesi gerektiği, zira 556 sayılı KHK’nın 42. maddesinde sayılan hükümsüzlük hallerinden farklı olarak kullanılmama nedeniyle hükümsüzlük davasında doğrudan zarar gören kimse bulunmasının şart olmadığı, ancak zarar görme tehlikesi altında bulunan yada sadece marka sahibi ile aynı mal ve mal hizmet grubunda faaliyet gösteren diğer marka sahiplerinin veya aynı mal ve hizmeti üretmeyi düşünen üçüncü kişilerin dahi dava açma hakkına sahip olduğu, somut olayda da davacının açılan hükümsüzlük davasında hukuki yararı bulunduğu, kullanmama nedeniyle açılan hükümsüzlük davasına muhatap olan marka sahibinin, geçmiş dönemde markanın kendisi tarafından ciddi anlamda kullanıldığını veya kullanılmama...

    FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO: 2018/174 Esas KARAR NO: 2021/51 DAVA: Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Maddi Tazminat İstemli) DAVA TARİHİ: 25/04/2018 KARAR TARİHİ: 11/03/2021 Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan tecavüzün tespiti istemli, maddi ve manevi tazminat istemli marka davasının yapılan açık yargılama sonucunda; İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; ---- satış yapan ------ duyurularının müvekkili tarafından da yapıldığını, gerçekten de --- davacının --- markalı ürünlerinin davacının ---- değiştireceğini ilan ettiğini, Mahkemece ve ---- da giren tanımı ile bir ----- faydalanmak istendiğini, davalının, müvekkilinin -----sınıfta henüz tescil ettirmemesinden faydalanarak bildiği piyasada tanınan markayı haksız ve kötü niyetli olarak kendi adına ------ tarihinde başvurduğunu, bu markaları da tabelalarına ekleyerek kullandığını ve ------- yaydığını, davacının müşteri ve bayiilerine haksız ihtarnameler...

      Mahkemece, tüm dosya kapsamına, toplanan delillere ve kısmen yararlanılan bilirkişi raporuna göre, davalının kendisiyle aynı sektörde bulunup, dünyanın bir çok ülkesinde kullanılan ... ibareli markanın aynısı olan işareti, adına marka olarak tesciline tevessül ettirmesinin, iktisadi rekabetin iyi niyetli olmayan davranışlarla kötüye kullanılması niteliğinde bulunduğu davalının tescilinin kötü niyetli olduğu ve davacı markasının tanınmış olduğu 556. sayılı KHK'nın 7-i maddesi gereğince, davacılar ..... tarafından davalı markasının hükümsüzlüğü istemiyle açılan dava bakımından; dava tarihinde tescilli bir marka bulunmaması sebebiyle açılan davanın reddine; davacı ..., .. tarafından davalı ... ve TPE'ye karşı açılan YİDK kararının iptali ve hükümsüzlük istemli dava bakımından: davanın kabulüne, TPE YİDK'nın 2012/M-3502 sayılı kararının iptaline, davalı ... adına tescil olunan 11.11.2009 gün ve 2009/59826 sayılı markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiştir....

        FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO:2023/56 Esas KARAR NO:2024/160 DAVA: Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan), Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 17/03/2023 KARAR TARİHİ:17/10/2024 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan), Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı adına tescilli ------- numaralı ------- ibareli markaların hükümsüzlüğüne, davacı şirket'in ---------ibareli tanınmış markasına vaki tecavüzün ve haksız rekabetin 6102 sayılı ttk ve 6769 sayılı smk uyarınca tespitine, markaya tecavüz ile haksız rekabetin önlenmesine ve ortadan kaldırılmasına, davalı tarafından haksız ve hukuka aykırı bir şekilde kullanılan, davacı şirket'in tescilli tanınmış markasına tecavüz niteliğinde olan,---------- ibareli marka, işletme adı ve unvanlarının kullanıldığı tüm araç ve gereçlere el konulması,---------- sözcüklerin kaldırılması...

          Hükümsüzlük halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez. Marka sahibi, sonraki tarihli bir markanın kullanıldığını bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde bu duruma birbirini izleyen beş yıl boyunca sessiz kalmışsa, sonraki tarihli marka tescili kötüniyetli olmadıkça, markasını hükümsüzlük gerekçesi olarak ileri süremez. 6. maddenin birinci fıkrası uyarınca açılan hükümsüzlük davalarında 19. maddenin ikinci fıkrası hükmü def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır. Hükümsüzlüğü istenen markanın başvuru veya rüçhan tarihinde, davacının markası en az beş yıldır tescilli ise davacı ayrıca, söz konusu başvuru veya rüçhan tarihinde 19. maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartların yerine getirildiğini ispatlayacağı belirtilmiştir....

            , 04.05.2015 tarihinde süresinden sonra işbu davanın açıldığı, hükümsüzlük yönünden marka sahibi davacı karşı davalının yabancı olduğu, Türkiye'de yerleşim yerinin olmadığı, marka vekilinin yerleşim yerinin ise ...'...

              Sayılı dosyalarından ilgili markanın tecavüzün önlenmesine dair ait taraflarınca açılan Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli) davaları bulunduğunu, bu dosyaların mevcudiyetinden ve sonuçlarının henüz belli olmadığından davacının 2016'dan beri markasını kullanamadığını, işbu dosyaların mevcudiyetinin davacının markasını kullanmasını engellemekle, kanunun 5 sene ciddi kullanım için ön gördüğü süreyi kestiğini, 6769 Sayılı Sinai Mülkiyet Kanunu 25/1 maddesi gereğince aynı kanunun 5. veya 6. maddesinde sayılan hâllerden birinin mevcut olması hâlinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verileceğini, davalı tarafın markasının kurumca incelemeden geçip tescil edilmiş olsa bile marka hakkına tecavüz mevcut olduğunu, bu nedenlerle ilgili kanun maddesi gereğince markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerektiğini, uyuşmazlığa konu olayda davalı şirketin davacı şirketle faaliyet alanlarının aynı marka nice sınıfına (TPE'ce belirlenen 39. sınıftaki alanlara) tabii olup davalı şirketin marka...

                Bir marka, 5. maddenin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olup da kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinden önce ayırt edici nitelik kazanmışsa hükümsüz kılınamaz. Hükümsüzlük halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez. Marka sahibi, sonraki tarihli bir markanın kullanıldığını bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde bu duruma birbirini izleyen beş yıl boyunca sessiz kalmışsa, sonraki tarihli marka tescili kötüniyetli olmadıkça, markasını hükümsüzlük gerekçesi olarak ileri süremez. 6. maddenin birinci fıkrası uyarınca açılan hükümsüzlük davalarında 19. maddenin ikinci fıkrası hükmü def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır....

                  DAVANIN KONUSU: Marka (Maddi Tazminat İstemli, (Manevi Tazminat İstemli),(Tecavüzün Ref'i İstemli)|Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli), (Tecavüzün Tespiti İstemli) KARAR TARİHİ: 29/04/2021 İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkilinin ... ve ... şekil ibaresini taşıyan markalarının bulunduğunu, müvekkilinin ... markasının Paris sözleşmesi ve 556 Sayılı KHK'nın 7/i ve 8/4 maddeleri anlamında tanınmış marka olduğunu, müvekkilinin ... markası ile davalının tescilli markalarının aynı ve ayırt edilemeyecek düzeyde benzer olup markaların aynı tür ve benzer malları kapsadığını, müvekkilinin 556 Sayılı KHK'nın 8/5 ve 8/3 maddeleri kapsamında gerçek hak sahibi olduğunu, davalının kötüniyetli olduğunu belirterek davalının eylemlerinin müvekkilinin marka haklarına tecavüz...

                    Hükümsüzlük halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez. Marka sahibi, sonraki tarihli bir markanın kullanıldığını bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde bu duruma birbirini izleyen beş yıl boyunca sessiz kalmışsa, sonraki tarihli marka tescili kötüniyetli olmadıkça, markasını hükümsüzlük gerekçesi olarak ileri süremez. 6. maddenin birinci fıkrası uyarınca açılan hükümsüzlük davalarında 19. maddenin ikinci fıkrası hükmü def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır. Hükümsüzlüğü istenen markanın başvuru veya rüçhan tarihinde, davacının markası en az beş yıldır tescilli ise davacı ayrıca, söz konusu başvuru veya rüçhan tarihinde 19. maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartların yerine getirildiğini ispatlayacağı belirtilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu