WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddenin birinci fıkrasında vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz talep etme koşulları; ikinci fıkrada ise vadesi gelmemiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilecek haller düzenlenmiştir. Gerek birinci, gerekse ikinci fıkra hükümleri dikkate alındığında, ihtiyati haciz talep edebilmek için, öncelikle ortada bir para borcunun bulunması, bir diğer deyişle ihtiyati haciz talep eden kişinin talep konusu borcun alacaklısı sıfatına sahip olması gerekir. Maddenin birinci fıkrasına göre ihtiyati haciz isteyebilmek için, alacağın kural olarak vadesinin gelmiş olması gerekir. Vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilmesinin diğer bir şartı ise alacak rehin ile temin edilmemiş olmalıdır. Rehin ile temin edilmiş olan bir alacak teminata haiz olduğu için ihtiyati hacize gerek yoktur. Fakat rehinli malın kıymetinin rehinli alacağı karşılamayacağı tahmin ediliyorsa, karşılanamayacağı (açık kalacağı) tahmin edilen bölümü için, ihtiyat haciz istenebilir....

Haksız eylem nedeniyle açılan manevi tazminat davalarında İİK’nın 257 vd. maddelerinde öngörülen ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmesi ve mahkemenin alacağın varlığı konusunda kanaat edinmiş olması halinde, somut olayın özelliklerine ve ölçülülük ilkesine uygun düşecek şekilde ihtiyati haciz kararı verilebilmesi mümkündür" şeklindedir....

Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 26.08.2022 tarih ve 2022/1614 Esas sayılı dosyası üzerinden verilen ihtiyati haciz talebinin reddi kararının KALDIRILMASINA, 6100 sayılı Kanunun 353/1- b.2 maddesi gereğince hükmün düzeltilerek yeniden talebin esası hakkında karar verilmesine , 2- Maddi ve manevi tazminat talebi yönünden; davalıların İ.İ.K.’nın 257/1.maddesindeki koşullara uygun ihtiyati haciz talebinin kısmen KABULÜ ile; mevcut delil durumuna göre taktiren 502. 000,00 TL ve bu miktarla sınırlı olmak üzere ve de adli yardım nedeniyle teminatsız olarak davacıların borca yeter miktarda menkul ve gayrimenkulleri ile 3.kişilerdeki hak ve alacaklarına İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA, 3- Davacıların, ihtiyati haciz kararının tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde ilk derece mahkemesinin yargı çevresindeki icra dairesinden kararın infazını istemeye mecbur olduğuna, aksi halde ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkacağının ihtarına, 4- Bu konudaki yazışma, infaz ve tebliğ işlemlerinin yerel...

Maddesi kapsamında yaklaşık ispat koşulunu sağlayan belge niteliğinde olduğu, ihtiyati hacizde yaklaşık ispat koşulunun bu talep bakımından gerçekleşmiş olduğu gerekçeleriyle maddi tazminata ilişkin ihtiyati haciz talebinin kabulüne, İİK'nin 257. maddesi gereğince davacı tarafça şimdilik talep edilen 300,00 TL yönünden davalılar adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz mallar üzerine takdiren teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasına, manevi tazminat talebinin niteliği gözetilerek manevi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Davalı ... İnşaat Ltd. Şti. vekili, davacı yanın ihtiyati haciz talebinin reddi gerektiğini, davacı tarafça davalı şirket aleyhine Ankara Batı 1....

    Öte yandan, manevi tazminat isteminde zararın tekliği ve bölünmezliği ilkesi gereğince kısmi ve belirsiz alacak davası olarak açılmaya elverişli değildir. Bu sebeple davacıların manevi zararlarına karşılık ihtiyati haciz taleplerinin tamamının tek kalemde istenebileceğinden göz önünde tutularak ihtiyati haciz talebinin kabulü, hacizde ölçülülük ilkesi gereğince kısmen kabul-kısmen reddi veya reddine karar verilmiş olması ileride hükmedilecek olan manevi tazminat istemi için 6100 Sayılı HMK'nun 36/1- b bendi gereğince davada iki taraftan birine veya üçüncü kişiye kanunen gerekmediği halde görüşünü açıklamış olması niteliğinde görülemez. Diğer bir anlatımla, ihtiyati hacizde verilen karar ne olursa olsun buna bağlı olmaksızın nihai kararda 22/06/1966 tarihli 7/7 sayılı İBK'da göz önünde tutularak manevi tazminatın hüküm altına alınması mümkündür....

    Somut olayda; davacılar vekili müvekkilleri ... ve ... için kaza nedeniyle uğradıkları maddi zararlara ilişkin olarak fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak ayrı ayrı 25.000,00'er TL maddi tazminat ve müvekkillerinin manevi zararları için toplam 350.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir. Bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır....

      Haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız haciz kararı olan alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından geçerli olup, manevi tazminat yönünden TBK’nın 49'ncu maddesindeki koşulların oluşması gerekir. Bu maddeye dayalı sorumluluk ise, kusura dayalıdır. Bu itibarla, alacaklının kötüniyetli veya iyiniyetli olup olmadığı da sonuca etkili olup, ağır olmasa da kusurlu olması da gerekmektedir. (Bkz. Prof. B. Kuru, İcra ve İflas Hukuku, Ankara, 1993, Cilt 3, Sh.2583 v.d). Başka bir deyişle haksız haciz sebebiyle tazminat davasında manevi tazminata hükmedebilmek için davalı alacaklının icra takibinde kötü niyetli veya ağır kusurlu olması da gerekir....

        Haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız haciz kararı olan alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından geçerli olup, manevi tazminat yönünden TBK’nın 49'ncu maddesindeki koşulların oluşması gerekir. Bu maddeye dayalı sorumluluk ise, kusura dayalıdır. Bu itibarla, alacaklının kötüniyetli veya iyiniyetli olup olmadığı da sonuca etkili olup, ağır olmasa da kusurlu olması da gerekmektedir. (Bkz. Prof. B. Kuru, İcra ve İflas Hukuku, Ankara, 1993, Cilt 3, Sh.2583 v.d). Başka bir deyişle haksız haciz sebebiyle tazminat davasında manevi tazminata hükmedebilmek için davalı alacaklının icra takibinde kötü niyetli veya ağır kusurlu olması da gerekir....

        İİK.nun 257- 268 maddelerindeki düzenlemeye göre, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın para alacağı olması, rehinle teminat altına alınmamış olması, muaccel olması veya muacccel olmamakla birlikte karşı tarafın mal kaçırma durumunun olması, alacağın varlığına dair yaklaşık ispatın gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Bilindiği üzere manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği bir tazminat türü olup, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir. Bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır....

        Davalı T3 vekili beyanlarında özetle; kusur çoğunluğunun davacı tarafta olduğunu, manevi tazminat yönüyle davanın reddine karar verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise hakkaniyete uygun bir şekilde manevi tazminat yönüyle karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; Davacı tarafından maddi tazminat talebi ile açılan davanın yargılama aşamasında tarafların anlaştığı anlaşıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafından manevi tazminata ilişkin açılan davanın kısmen kabulü ile, 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 05.02.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine ve fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu