Davacının maluliyet aylığı tahsis talebinde bulunduğu tarihte yürürlükte bulunan 506 sayılı Yasanın 53. maddesinde, “…Kurum hastanelerince düzenlenecek usulüne uygun sağlık kurulu raporları ve dayanağı tıbbî belgelerin incelenmesi sonucu çalışma gücünün en az 2/3’ünü yitirdiği,…………Kurumca tespit edilen sigortalı malullük sigortası bakımından malul sayılır.” düzenlemesi yer almakta iken; 01.10.2008 tarihinden itibaren yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasanın 25 ila 27. maddelerinde, diğer yasal şartların yanında, çalışma gücünü %60 oranında kaybedenlere maluliyet aylığı bağlanacağına ilişkin düzenleme ile davacıya 01.05.2010 tarihinden itibaren maluliyet aylığı bağlanmasına ilişkin kararın davacı ./.. -2- tarafından temyiz edilmediği hususu gözetildiğinde; Mahkemece, öncelikle,......
Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nin 19.04.2007 tarihli raporu olduğu belirtildiği halde davacıya 19.04.2007 tarihini takip eden aybaşı itibariyle maluliyet aylığı bağlanması gerekirken, 01.08.2004 tarihinden itibaren maluliyet aylığı bağlanmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HMK 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerde hükmün 2. satırında “Davacıya 01.08.2004 tarihi itibariyle maluliyet aylığı bağlanması gerektiğinin TESPİTİNE” rakam ve sözcükleri tamamen silinerek yerine “Davacıya 01.05.2007 tarihi itibariyle maluliyet aylığı bağlanmasına hak kazandığının TESPİTİNE” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMAS1NA, 24/10/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İhtisas Kurulu’nun 29.04.2015 tarihli raporunda, davacının çalışma gücünün % 60’ını kaybettiği ve maluliyet başlangıç tarihinin 04.07.2013 olduğunun belirtilmesi üzerine, mahkemece, davacının çalışma gücünün % 60’ını kaybetmediğine dair kurum işleminin iptaline ve 14.07.2011 tarihinden itibaren maluliyetinden kaynaklı tahsis talebi de nazara alınarak maluliyetinin bu tarih itibariyle tespitine karar verildiği anlaşılmış ise de söz konusu hüküm eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 58'inci ve 95’inci maddesinde malûl sayılmayı gerektirecek hastalık veya arızanın bulunup bulunmadığının tespitinde izlenecek yol açıklanmış olup mahkemece, Sosyal Güvenlik Kurumu ile Adli Tıp İhtisas Dairesi arasındaki çelişkinin giderilmesi için, Adli Tıp Genel Kurulundan (Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği ve Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ayrı ayrı dikkate alınarak) maluliyet oranı ve...
İş Mahkemesinin 16.05.2019 tarihli hükmünün 1. bendine “davacının 01.12.2014 tarihi itibariyle maluliyet aylığına hak kazandığının tespitine” ibaresinin eklenmesine ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin ...Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 11/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece davanın kabulü ile davacının çalışma gücünü en az %60 kaybetmiş olduğu ve malul sayılması gerektiğinin tespitine, buna göre maluliyet aylığı bağlanmasına, maluliyet başlangıcının 28.05.2010 tarihi olduğunun tespitine karar verilmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sigortalının ilk 28/04/2011 tarihinde maluliyet durumunun tespiti için talepte bulunduğunu, Burdur Devlet Hastanesinin sağlık raporunun ve gerekli belgelerin Antalya maluliyet ve bölge sağlık kuruluna gönderildiğini, çalışma gücünü en az %60 oranında kaybetmediğine karar verildiğini, durumun sigortalıya bildirilmesi üzerine Yüksek sağlık kuruluna itirazda bulunduğunu, YSK 10/08/2011 tarihli kararı ile itirazın reddine karar verdiğini, sigortalının 2. Kez 20/03/2013 tarihinde maluliyet durumunun tespiti için başvurusunda Burdur Devlet Hastanesinden alınan raporla ve belgelerle birlikte Kurumca S.D.Ü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, maluliyet oranının yeniden tespiti ile kaza tarihi itibariyle maluliyet aylığına hak kazandığının tespitine, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebepler ve özellikle; dava dilekçesindeki isteğin maluliyet aylığına ilişkin olduğunun açık olmasına göre davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine, 07/12/2017 gününde oybirliği ile karar verildi....
A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; dosya dahili dava edilmeden önceki dönemde arz edilmiş olan iş gücü kaybı tespitine ilişkin raporlarda SGK Yüksek Sağlık Kurulu raporuyla, Adli Tıp Kurumu 2.Üst Kurulu'nun raporları arasında çelişki mevcut olduğunu, iş gücü kaybına ilişkin olarak davacının işgücü kaybının sıfır olmasıyla %15,2 oranında olması arasında, makul karşılanamayacak ölçüde tezatlık söz konusu olduğunu, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi gerektiğini, dosyanın Adli Tıp Genel Kurulu'na gönderilerek Adli Tıp Genel Kurulunca rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir. Diğer davalı cevap vermedi. III-MAHKEME KARARI A-İLK DERECE MAHKEME KARARI İlk Derece Mahkemesince; "davanın kısmen kabulü ile; davacı ...'in %15,2 oranında meslekte kazanma gücünün kaybetmiş olduğunun tespitine, davacının maluliyet aylığı bağlanması talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir." şeklinde karar verilmiştir....
Ne var ki, 28.09.2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan “Maluliyet ve Çalışma Gücü Kaybı Tespiti İşlemleri Yönetmeliği” ile sigortalıların maluliyet tespitine ilişkin talep ve işlemlerinde, gelişen tıbbi koşullar ve değişen hastalıklara dayalı olarak yenilenen ve 3 yılda bir güncellenmesi kabul edilen hastalık listesi ile beraber, bu yönetmelik hükümlerine göre uygulama yapılması kabul edilmiş ve 03.08.2013 tarihli Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğinin yürürlükten kaldırıldığı anlaşılmıştır....
nın 21.01.2019 tarihinden itibaren çalışma gücünün en az %60'ını kaybetmiş olması nedeniyle malul sayılması ve 01.02.2019 tarihinden itibaren maluliyet aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine, maluliyet aylıklarının davacıya hak ediş tarihlerine göre ay be ay hesaplanacak yasal faizi ile birlikte ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır. B. Temyiz Sebepleri Davacı vekili; gerek Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu raporunda gerekse Adli Tıp İkinci Üst Kurulu raporunda davacının başvurusu yok gibi değerlendirme yapılarak maluliyetinin başlangıcının 21.01.2019 tarihi olarak belirtilmesinin hatalı olduğunu, maluliyet tarihinin 23.10.2002, maluliyet aylık hak ediş tarihinin başlangıcının 01.11.2002 tarihi olması gerektiğini beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir....