"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki (finansal kiralamadan kaynaklanan) mal iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; taraflar arasında akdedilen 1211 nolu ve 1580 nolu finansal kiralama sözleşmesi ile davacının dava dilekçesinde belirtilen malları davalıya kiraladığı halde, davalının kira bedelleri ve sigorta borçlarını ödemediğini, çekilen ihtara süresinde cevap vermeyen davalı aleyhine, 23.10.2009 tarihinde sözleşmenin feshi ve malların iadesi için ihbarname çekildiğini, ancak yine cevap verilmediğini ileri sürerek, sözleşmenin feshinin tespiti ve malların iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir....
Davacı vekili 15.09.2014 tarihli dilekçesi ile imar değişikliği sonucu inşaata davalı yanca devam edilerek fazladan dört daire yapıldığını, kendisine ara kat yerine doğrudan zemin kattan daire verilmek istendiğini, sonradan ortaya çıkarılan dört dairenin sözleşmeye göre %33’ünün arsa sahibine ait olduğunu açıkladıktan sonra davayı esastan ıslah ederek sözleşmenin yeni hale uyarlanıp ara kat olan zemin üstü 1. kat ve 2. katta bulunan bir başka daire ile imar değişikliği sonrasında ortaya çıkan 4 dairenin %33 hissesinin davacı adına tapuya tescilini istemiştir. Söz konusu ıslah dilekçesi ile sözleşmenin feshi ve buna bağlı olarak tapu iptâl ve tescil olmadığı takdirde bedel talebinden vazgeçilerek imar değişikliği ile sonradan ortaya çıkan durum da dikkate alınarak uyarlama ile tapu iptâli ve tescil istenilmiştir. Davacının bu ıslah talebi, davanın tamamının ıslahı niteliğinde olduğundan asıl dava dilekçesindeki taleplerin dikkate alınması mümkün değildir....
Bu haliyle bedel iadesi talep eden davacının sözleşme ile kararlaştırılan tarih olan garantili üyelik sözleşmenin 11. Maddesi uyarınca bedel iadesi talebinin açıkça sözleşmenin sona erdiği tarihten itibaren 15 günlük süreyi beklemeksizin iade talebinde bulunduğu, açıkça kararlaştırılmış olmasına rağmen "..." adresinden farklı bir mail adresine bedel iadesi talebinin iletildiği görülmüştür. Bu haliyle bedel iade talebinin sözleşme ile kararlaştırılan yol izlenmeksizin ve süresinden önce olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır....
Telekom ve İletişim Hiz.San.Tic.AŞ'nin satış elemanlarının yönlendirmesiyle 27/08/2012 tarihinde .. kampanya taahhütnamesini okumadan ve incelemeden imzalayarak yeni bir tarifeye geçtiğini, eve gelip sözleşmeyi incelediğinde kendisine anlatılanların sözleşmede yazılmadığını tespit ettiğini, kendisine faturaların daha düşük geleceği söylendiği halde faturaların önceki kampanyanın iki misli arttığını, söz koııusu sözleşmenin feshi için müracaat ettiğini ancak davalıların bu talebi kabul etmediklerini belirterek; sözkonusu sözleşmenin feshi ile önceki sözleşme gereğince paketine iade yapılarak fazladan ödediği bedellerin iadesine ve kendisine verilen telefonun da davalıya iadesini talep ve dava etmiştir. Davalı .. Telekom ve İletişim Hiz.San.Tic.AŞ. vekili dilekçesinde ve duruşmalardaki beyanında; yetki itirazında bulunarak, davanın yetkili Bakırköy Tüketici Mahkemesine gönderilmesini talep etmiştir. Diğer davalı .. İletişim Hizmetleri A.Ş adına çıkarılan davetiyeye rağmen davalı T.....
Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı şirket ise kapıdan satış yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını ve cayma hakkını süresinde kullanmadığını savunmuştur....
Davalı, birinci sözleşmenin iptal edildiğini ikinci sözleşmeye göre davacının ilk taksidi ödediğini savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, sözleşmenin feshi ile 29.444.71 YTL'nin dava tarihinden reeskont faiziyle davalıdan anlınmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ve davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının ve davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı sözleşme nedeniyle davalıya ödediği bedelin istirdatını istemiştir. Mahkemece davacının taşınmazı kullandığı döneme ilişkin elektrik, su, kira ile dükkana verilen hasar bedelinin takas ve mahsubuna karar verilmiştir. Ancak davalının takas ve mahsup talebi bulunmamaktadır....
tahsilinin talep edilmesinin imzalanılan sözleşmeler sebebi ile mümkün olmadığını, yargılama sırasında davalı müvekkilinin davacıya ödemiş olduğu bedelin davacının yaptığı imalat bedelinden fazla olduğu tespit edilecek olup sözleşmenin davalı müvekkili tarafından feshi sebebi ile davacıya fazladan ödenmiş olan bedelin iadesi ve cezai şart talepleri için karşı dava açma haklarını saklı tuttuklarını bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir....
Ancak somut olayda sözleşmeye göre bedeli her bir ... bölüm maliki ödeyeceğinden ve her bir daire bakımından eksik ve ayıplı işin ayrı ayrı belirlenmesi gerektiğinden davacı kooperatifin bedelde indirim isteme hakkı bulunmamaktadır. Eksik ve ayıplı iş yönünden bedel davacı yanca karşılanmadığından bedelde indirim talep etmesi mümkün görülmemekle ve yine her bir dava dışı malikin ödemeleri tek tek ele alındığında davalıya halen borçlu oldukları anlaşılmakla ödenmeyen bedelin iadesi de mümkün olmayıp bu iddialar her bir ... bölüm malikince onlara karşı yapılan takiplerde ileri sürülebilir. Davacının ayıp nedeniyle alacak iddiası da bu kapsamda dinlenilemez. Davalının takas mahsup talebi de yerinde değildir. Taraflar arasında karşılıklı borç ve alacak doğmadığından takas mahsup da mümkün değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.03.2015 gününde verilen dilekçe ile sözleşmenin iptali, bedelin iadesi, cezai şart tahsili, ... iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 25.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, davalı şirketin ... İli, ......
Davacı tarafça, teminatın iadesi, ödenmeyen 8 günlük hakediş bedeli ve sözleşmenin haksız feshi dolayısıyla eldeki dava açılmış, yargılama aşamasında teminat mektuplarının iadesi dolayısıyla teminat mektupları ile ilgili bir talepleri bulunmadığı yönünde davacı vekili tarafından beyanda bulunmuştur. Öncelikle, sözleşmenin davacı şirketin kusuru olmadan feshedilmesi nedeniyle davacının uğradığı zararın niteliği ve miktarı üzerinde durulması gerekir. Sözleşmeden kaynaklanan zarar, müspet zarar olabileceği gibi menfi zarar da olabilir. Bu tür bir zarar ayrımı, sözleşme sorumluluğunda söz konusu olmaktadır. Genel olarak menfi zarar, sözleşmenin kurulmamasından veya geçerli olmamasından; müspet zarar ise sözleşmenin ifa edilmemesinden doğan zararı ifade eder....