İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı ... istinaf dilekçesinde özetle; tasfiye tarihinde ortada kesinleşmiş bir alacak bulunmadığını, tasfiyede hesaba dahil edilmesi gerekli bir alacak doğurmadığından bu davaya dayanılarak ihya talep edilmesinde hukuki yarar bulunmadığını, bu tasfiye yalnızca derdest davaya ilişkin olacak ve derdest dava sonucunda ortaya çıkacak alacak/borç miktarı ile sınırlı olarak ihya gerçekleşeceğini, ancak anılan dava tasfiyenin kapanmasından sonra ikame edilmiş olup, tasfiyeden sonra açılan dava için ihya istenemeyeceğini, ancak kesinleşmiş bir alacak var ise TTK 547....
Dava ve birleşen dava, eşler arasında mal rejiminin tasfiyesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Kural olarak, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda koşulların oluşması halinde tarafı lehine alacak hakkına hükmedilir ise de, yargılama sonucu olası alacakların teminat altına alınması amacıyla dava konusu alacak talebine konu malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulabileceği uygulamada Yargıtay içtihatlarıyla kabul edilmiş durumdadır. Talebin değerlendirilebilmesi için ihtiyati tedbire ilişkin bir takım açıklamaların ve tespitlerin yapılması gerekmektedir. İhtiyati tedbir öğretide "...kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca, davacı veya davalının (dava konusu ile ilgili olarak) hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte, geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır." şeklinde tarif edilmiştir....
Aile Mahkemesi de, davacı taşınmazın alımında kişisel mallarını ullandığını belirtmiş olup, dava konusu taşınmazın aile konutu niteliğinde olmadığı, mal rejimi kapsamında bir hak iddiası içermediği ve mal rejimi tasfiyesine yönelik bir istekte bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dosya kapsamından, boşanma davası açılması üzerine davacı tarafca, taşınmaz alımı sırasında kendi kazancı (parası) ile taşınmazın alındığını, geleneğe uygun olarak aile reisi olan davalı adına tapu işlemi yapıldığını ve davacının parası olmadığını belirterek tapu iptali ve tescili davası açtığı, davacı ... ile davalı ... 'ın boşandıkları, taşınmazın aile konutu niteliğinde olmadığı, isteğin mal rejimi kapsamında bir hak iddiası içermediği ve mal rejiminin tasfiyesine yönelik bir istek mevcut olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, dava Borçlar Kanunu’ndan doğmakla uyuşmazlığın Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....
Aile Mahkemesi de, davacı taşınmazın alımında kişisel mallarını kullandığını belirtmiş olup, dava konusu taşınmazın aile konutu niteliğinde olmadığı, mal rejimi kapsamında bir hak iddiası içermediği ve mal rejimi tasfiyesine yönelik bir istekte bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda uyuşmazlık, davacı ... ile davalı ...'ın evli oldukları, aralarında boşanma davasının bulunduğu, davalının boşanma davası açması üzerine, davacı taşınmaz alımı sırasında kişisel mallarını ve kendi kazancını kullandığını belirterek tapu iptali ve tescili davası açtığı,taşınmazın aile konutu niteliğinde olmadığı, isteğin mal rejimi kapsamında bir hak iddiası içermediği ve mal rejiminin tasfiyesine yönelik bir istek mevcut olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, dava Borçlar Kanunu’ndan doğmakla uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının boşanma davasının reddine ilişkin temyiz itirazları yersizdir. 2- Davacının mal rejiminin tasfiyesine dair talebi bulunmaktadır. Mal rejimi sona ermeden tasfiyeye gidilemez. Rejim ise, evliliğin boşanma veya iptal kararıyla sona ermesi halinde buna ilişkin davanın açıldığı, ölümle sona ermesi halinde, ölüm tarihinden, mal ayrılığına geçilmesi kararı verilmesi halinde ise, buna ilişkin dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer (TMK m. 225)....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : NUMARASI : 2022/672 ESAS, DERDEST DOSYA DAVA KONUSU : Mal Rejimin KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; boşanma davasının derdest olduğunu, evlilik birliği içerisinde taşınır ve taşınmaz mal edindiklerini, davalının mal kaçırma ihtimaline bianen, davalı adına mevcut bulunan Garanti Bankası hesapları ile bu hesaba bağlı döviz ve altın hesaplarına, 34 XX 804 plakalı araca, Hamidiye Mahallesi, Selçuklu Cad. C Blok Apt No.10 C/6 Kağıthane/İstanbul adresinde kain şirket hisselerine ivedilikle tedbir konulması ve mal rejiminin tasfiyesine karar verilmesini talep etmiştir....
TMK.nun aynı kısım aynı bölümünde, boşanma, tazminat, nafaka ile birlikte mal rejiminin tasfiyesine ilişkin düzenleme de yer almaktadır. Mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalar, boşanma davasının eki niteliğinde değil ise de, evlilik birliği sona ermeden açılamaz, diğer bir anlatımla boşanmaya bağlı olup boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra bu hakların ileri sürülmesi mümkün olabilir, aksi halde tasfiye yapılamaz.(TMK.225/2,227. md.)...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2020 NUMARASI : 2019/577 ESAS - 2020/716 KARAR DAVA KONUSU : Mal rejimine dayalı alacak KARAR : Taraflar arasında yapılan yargılama sonunda verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353. maddesi gereğince; duruşma yapılmadan incelenmesi uygun görülerek dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle"...mal rejimine dayalı alacak kapsamında belirttikleri malvarlıkları ile ilgili fazlaşa ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 1.000 TL.nın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini"talep etmiştir....
Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM m. 170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın m. 10, TMK m. 202/1). Tasfiyeye konu 147 ada 1 parsel sayılı taşınmaz arsa vasfında iken 17.02.1978 tarihinde satın alınarak davalı adına tescil edildiği, taşınmazın binanın eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde inşa edildiği anlaşılmıştır. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m. 179)....
Dosya kapsamından, davacı tarafın boşanma dava dilekçesiyle birlikte mal rejiminin tasfiyesine dair istekte bulunduğu, söz konusu isteğin boşanmaya bakan mahkemece hükümle birlikte boşanma kararı kesinleştikten sonra tefrik edilmesine dair karar verildiği, boşanma yönünden Yargıtay incelemesinden geçerek hüküm kesinleştikten sonra mal rejiminin tasfiyesine dair talebin tefrik edildiği, Mahkemece yargılama yapılıp talebin esası hakkında 16.04.2019 tarihinde ret karar verildiği anlaşılmaktadır. Aleyhine kanun yoluna başvurulan kararlar 16.04.2019 tarihli hüküm ile 05.09.2019 tarihli istinaf isteminin reddine dair ek kararları olduğundan ve Yargıtay'ın bozma kararı bulunmadığından, son karar tarihi ve 6100 sayılı HMK'nin 373/4. maddesi karşısında başvurulması gereken kanun yolu istinaftır....