Ayrıca belirtmek gerekir ki; edinilmiş mallara katılma rejiminde kural, mal gruplarının değişmezliğidir. TMK’nın 221. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile açıklanan istisnalar dışında, eşler; mal gruplarını değiştiremezler, aksine ilişkin sözleşmeler geçersizdir. Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK m. 222/3). 16. Edinilmiş mallara katılma rejiminde tasfiye davasının görülebilmesi için eşler arasındaki mal rejiminin sona ermiş olması gerekir. TMK’nın 225. maddesi ile “Mal rejimi, eşlerden birinin ölümü veya başka bir mal rejiminin kabulüyle sona erer. Mahkemece evliliğin iptal veya boşanma sebebiyle sona erdirilmesine veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesi hâllerinde, mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer” hükmü düzenleme altına alınmıştır. 17....
Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK m. 222). 4721 sayılı TMK'nun "edinilmiş mallar" başlıklı 219. maddesinin 2. fıkrasında, sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurum ve kuruluşlarının veya personele yardım amacı ile kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemelerin edinilmiş mal grubundan sayıldığı belirtilmiştir. 228/2. madde de ise, eşlerden birine sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurumlarınca yapılmış olan toptan ödemeler veya iş gücünün kaybı dolayısıyla ödenmiş olan tazminat, toptan ödeme veya tazminat yerine ilgili sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurumunca uygulanan usule göre ömür boyunca irat bağlanmış olsaydı, mal rejiminin sona erdiği tarihte bundan sonraki döneme ait iradın peşin sermayeye çevrilmiş değeri ne olacak idiyse, tasfiyede o miktarda kişisel mal olarak hesaba katılacağı hükmüne yer verilmiştir....
Mal Memurlarının Kayyımlığı Hakkında Yönetmeliğin 4/f maddesi gereğince " Mahallin en büyük mal memuru; illerin merkez ilçeleri ile Büyükşehir Belediyesi olan illerin Büyükşehir Belediyesi sınırları içindeki ilçe merkezlerinde (mal müdürlüğü bünyesinde milli emlak servisi bulunan ilçeler hariç) defterdarı; diğer ilçelerde mal müdürünü" ifade eder. 20/07/2018 tarihli resmi gazetede yayınlanan 1 nolu Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı hakkındaki kararnamenin 99.maddesi ile Milli Emlak Müdürlüğü' nün Çevre ve Şehircilik Bakanlığı' na bağlanmış olduğu, ilçelerde yer alan Milli Emlak Servislerinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı' nın hizmet birimi haline getirildiği, bu durumda Büyükşehir Belediye sınırları içinde mal memurlarının kayyımlığı hakkında yönetmelik 4F maddesinin uygulama yerinin kalmadığı, Büyükşehir Belediye sınırları içerisinde kalan tüm ilçeler dahil mahallin en büyük mal memurunun il defterdarı olduğu anlaşılmıştır....
Mal Memurlarının Kayyımlığı Hakkında Yönetmeliğin 4/f maddesi gereğince " Mahallin en büyük mal memuru; illerin merkez ilçeleri ile Büyükşehir Belediyesi olan illerin Büyükşehir Belediyesi sınırları içindeki ilçe merkezlerinde (mal müdürlüğü bünyesinde milli emlak servisi bulunan ilçeler hariç) defterdarı; diğer ilçelerde mal müdürünü" ifade eder. 20/07/2018 tarihli resmi gazetede yayınlanan 1 nolu Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı hakkındaki kararnamenin 99.maddesi ile Milli Emlak Müdürlüğü' nün Çevre ve Şehircilik Bakanlığı' na bağlanmış olduğu, ilçelerde yer alan Milli Emlak Servislerinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı' nın hizmet birimi haline getirildiği, bu durumda Büyükşehir Belediye sınırları içinde mal memurlarının kayyımlığı hakkında yönetmelik 4F maddesinin uygulama yerinin kalmadığı, Büyükşehir Belediye sınırları içerisinde kalan tüm ilçeler dahil mahallin en büyük mal memurunun il defterdarı olduğu anlaşılmıştır....
Mal Memurlarının Kayyımlığı Hakkında Yönetmeliğin 4/f maddesi gereğince " Mahallin en büyük mal memuru; illerin merkez ilçeleri ile Büyükşehir Belediyesi olan illerin Büyükşehir Belediyesi sınırları içindeki ilçe merkezlerinde (mal müdürlüğü bünyesinde milli emlak servisi bulunan ilçeler hariç) defterdarı; diğer ilçelerde mal müdürünü" ifade eder. 20/07/2018 tarihli resmi gazetede yayınlanan 1 nolu Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı hakkındaki kararnamenin 99.maddesi ile Milli Emlak Müdürlüğü' nün Çevre ve Şehircilik Bakanlığı' na bağlanmış olduğu, ilçelerde yer alan Milli Emlak Servislerinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı' nın hizmet birimi haline getirildiği, bu durumda Büyükşehir Belediye sınırları içinde mal memurlarının kayyımlığı hakkında yönetmelik 4F maddesinin uygulama yerinin kalmadığı, Büyükşehir Belediye sınırları içerisinde kalan tüm ilçeler dahil mahallin en büyük mal memurunun il defterdarı olduğu anlaşılmıştır....
usule göre ömür boyunca irat bağlanmış olsaydı, mal rejiminin sona erdiği tarihte bundan sonraki döneme ait iradın peşin sermayeye çevrilmiş değeri ne olacak idiyse, tasfiyede o miktarda kişisel mal olarak hesaba katılacağı hükmüne yer verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SİLİFKE İCRA MAHKEMESİ Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanık ...’ın İİK’nun 338.maddesi gereği 3 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde sanık tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya, Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Borçlu sanığın 14.07.2006 tarihinde vermiş olduğu mal beyanı dilekçesinde, borcun ne şekilde ödeneceği hususunun yer almadığı gözetildiğinde, bildirimin İİK’nun 74.maddesinde düzenlenen unsurları taşığından söz edilemeyeceğine göre isnat edilen suç da oluşmamıştır. Hal böyle olunca sanığın beraati yerine cezalandırılmasına karar verilmesi, Kabule göre de; Borçlu sanığın mal beyanı dilekçesinde tüm mal varlığını bildirmesi zorunlu olmayıp, borcu karşılar miktarda mal bildiriminde bulunması yeterlidir....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, miras bırakanın temlikteki irade ve amacın mirasçıdan mal kaçırma olmayıp sağlığında mal varlığını mirasçıları arasında paylaştırma olduğuna göre; davacıların temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 17.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Şikayete esas icra takip dosyasında ödeme emrinin borçluya 26/11/2013 tarihinde tebliğ edildiği, mal beyanının ise süresinden sonra 09/12/2013 tarihinde yapıldığı ve bu nedenle geçersiz olduğu gerekçesi ile sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken, sanık tarafından verilen mal beyanı dilekçesinde borcun ne şekilde ödeneceğine dair yeterli bir açıklama bulunmaması nedeniyle mal beyanı dilekçesinin kanuna uygun olarak verilmediği, yasaya uygun olmayan mal beyanı dilekçesi nedeniyle gerçeğe aykırı mal beyanında bulunmak suçundan sanığın cezalandırılmasına karar verilemeyeceği gerekçesi ile beraat kararı verilmesi sonuç itibariyle doğru olduğundan şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 30/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder. Bir hukukî işlemin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen, taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut olayda, davacı, davalı firmadan satın aldığı cep telefonunun ayıplı çıktığını ve bu nedenle zarara uğradığını belirterek, fatura karşılığı ödediği ücretin iadesini talep ettiği, Faturanın “...........” adına düzenlendiği ve yurt dışındayken internet aracılığıyla aracılılık yapıp mal takip etmek için, diğer bir anlatımla ticari işini takip etmek için telefon aldığı anlaşılmıştır....