Somut olayda; ... ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak borçlunun maden işletme ruhsatı ve işletmenin tamamına haciz konduğu anlaşılmaktadır. Borçlunun talebi ruhsat üzerine haciz konulamayacağına ilişkin olup, ruhsatla ilgili Maden Kanunu'nun 40. maddesinin uygulanması mümkün değildir. Bu durumda mahkemece istemin reddi yerine yazılı gerekçelerle haczin kaldırılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Köyü sınırları içerisinde davacı şirketin uhdesinde bulunan IV.grup maden arama ruhsat sahası için ilk olarak 26/08/2005 tarihinden geçerli olmak üzere 3 yıl süreli arama ruhsatı düzenlendiği, belirtilen ruhsatın 30/11/2006 tarihinde davacı şirkete devredildiği, arama ruhsatı sahibi olan davacı şirketin 25/08/2010 günlü dilekçesiyle alanda IV. grup feldispat madeni için işletme ruhsatı ve izni verilmesi talebinde bulunduğu, bu talep üzerine maden arama sahasında yapılan inceleme sonucunda 3 ayrı yerden numune alındığı ve numuneler üzerinde yapılan analiz neticesinde Na2O+K2O oranının Yönetmelikte yer alan IV. grup feldispat madeni için öngörülen oranı sağlayamadığının tespit edildiğinden bahisle davacı şirketin talebinin dava konusu işlem ile reddedilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır....
Maden Kanununda maden işletme ruhsatının haczedilemeyeceğine dair bir düzenlemeye yer verilmediği gibi, aksine yukarıdaki yasa maddelerine göre, maden işletme ruhsatının devredilebileceği, ipotek edilebileceği, icra dairesince satışının yapılabileceği gözetildiğinde, işletme ruhsatı üzerine de haciz konulabilir. Ancak işletme hakkı ile bütünlük teşkil eden tesis, vasıta, alet ve malzemenin münferiden haczedilemeyeceği düzenlenmiştir. Somut olayda haczedilen menkullerin işçilerin ve madenlerin nakli için kullanıldığı iddia edilmektedir.Bu durumda mahkemece Maden Kanunu'nun 40. maddesi nazara alınarak Maden İşletme Ruhsatı getirtilip haczedilen menkullerin işletme hakkı ile bir bütünlük arzedip etmediği ve münferiden haczedilmesinin mümkün olup olmadığı araştırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir....
Davacı taraf "maden ruhsatı ile işletmekte olduğu Hazineye ait Manisa İli, Akhisar İlçesi, Akçeşme Köyü 390 Parsel sayılı taşınmaz üzerindeki maden sahasına davalının tarla açarak ve bina yaparak el attığını" iddia etmektedir. Davalı taraf ise "390 Parselin davacının maden işletme ruhsatına dahil sahada bulunmadığını, aksine kendisinin Hazineye ecrimisil ödeyerek bu taşınmazın zilyedi olduğunu" savunmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının maden ruhsatı ile işletmekte olduğu sahaya davalının herhangi bir el atması bulunup bulunmadığı hakkındadır. İlk derece mahkemesince; yapılan keşif bilirkişi incelemesi sonucunda, "davacı şirketin 390 Parsel ile ilgili maden işletme ruhsatı bulunması nedeniyle bu parselin zilyedi olarak eldeki davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu, davalının ise bu parsel ile ilgili Hazineye ecrimisil ödemesinin zilyet olduğu anlamına gelmeyeceği ve dava konusu taşınmaza kısmen el attığı" gerekçesi ile, davanın kısmen kabulüne kabul verilmiştir....
"İçtihat Metni"Daire : BİRİNCİ DAİRE Karar Yılı : 1990 Karar No : 44 Esas Yılı : 1990 Esas No : 43 Karar Tarihi : 28/03/990 HAK SAHİLERİNİN MÜRACAATLARIYLA MADEN RUHSATI ALANLARININ SINIRLARININ DEĞİŞTİRİLEBİLMESİNİN MÜMKÜN OLDUĞU HK. Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumuyla özel bir şirkete ait maden sahalarına verilen ruhsatların yeniden düzenlenmesi işinin 3213 sayılı Maden Kanununun 5.maddesinde öngörülen hakların bölünmezliği ilkesi karşısında gerçekleştirilip gerçekleştirilemeyeceği konusunda oluşan duraksamanın giderilmesi amacıyla istişari düşünce istenilmesi üzerine gereği görüşülüp düşünüldü: 3213 sayılı Maden Kanununun 5.maddesinde, "Madenler üzerinde tesis olunan ilk müracaat (takaddüm), ihbar, arama ruhsatnamesi, buluculuk, ön işletme ruhsatı ve işletme ruhsatı haklarının hiç birisi hisselere bölünemez. Her biri bir bütün halinde muameleye tabi tutulur." hükmü yer almıştır....
İdare Mahkemesince ruhsat başvurusunda bulunulan II-b grubu maden (mermer ocağı) işletmesinin su kaynaklarına, ormana ve çevreye olumsuz etkisinin olabileceği ve işletme ruhsatı verilmesi aşamasında ÇED raporu gerekli olduğu halde, bu süreç işletilmeksizin ... Mermercilik San. ve Tic. A.Ş.'ye verilen II-b grubu maden işletme ruhsatına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir. 3213 sayılı Maden Kanunu'nun "Tanımlar" başlıklı 3. maddesinde maden işletme ruhsatı, "İşletme faaliyetlerinin yürütülebilmesi için verilen yetki belgesi"; maden işletme izni ise "Bir madenin işletmeye alınabilmesi için izin" şeklinde tanımlanmıştır....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Maden işi ile iştigal etmekte olan davacı tarafından; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nca İstanbul İli, Sarıyer İlçesi, … Köyü, 45.630,00 m²'lik alan için verilmiş olan … sayılı maden işletme ruhsatı uyarınca, söz konusu alanda maden açık işletme izni için davalı idareye yapılan başvurusu üzerine, maden ruhsatı süresince değil de 31.12.2016 tarihine kadar izin verilmesine yönelik 24.03.2016 günlü, davalı idare işleminin iptali istenilmiştir....
Davalı, aynı alanda farklı maden grupları için maden işletme ruhsatı verilebileceğini, davaya konu alanda tras oluşumu tespit ettiklerini ve 49,15 hektarlık alanda işletme projesiyle birlikte I (b) grubu maden işletme ruhsatı başvurusu yaptıklarını, yapılan tetkikler doğrultusunda kendilerine 22/11/2005 tarihinde İR:73232 sayılı ve 10 yıl süreli tras madeni işletme ruhsatı verildiğini, 10 hektarlık bölüm için de 23/06/2006 tarihi itibariyle işletme izin belgesi verildiğini, mevzuata uygun olarak ./.. -2- kendi ruhsat sahasında, ihtiyacı olan tras taşını üretip sevk etmesinde bir usulsüzlük olmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen 02/07/2009 gün ve 2008/269-2009/225 sayılı karar, Yargıtay 7....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun, 209717 erişim nolu krom maden ocağı işletme ruhsatı, 3100192 erişim nolu taş ocağı işletme ruhsatı ve 3123407 erişim nolu doğal taş ve mermer ocağı işletme ruhsatı ihalelerinin feshi istemi ile 19.09.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; iş bu başvuru tarihinden sonra 15.10.2014 tarihli ikinci açık artırmada satılan 209717 erişim nolu krom maden ocağı işletme ruhsatı ihalesi yönünden şikayetin hukuki yarar yokluğundan reddine, diğer işletme ruhsatları ile ilgili ihaleler yönünden ise işin esası incelenerek istemin reddine karar verildiği görülmektedir. 209717...
Bu hali ile maden işletme ruhsatının, ilgilisine işletme faaliyetlerini yürütülebilmesi için gerekli izinleri alabilmesi için verilen bir yetki belgesi olduğu, ruhsat sahibince, işletme ruhsatı yürürlük tarihinden itibaren üç yıl içinde Kanunun 7 nci maddesine göre alınması gerekli olan çevresel etki değerlendirmesi kararı, mülkiyet izni, işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile Genel Müdürlüğün kayıtlarına işlenmiş alanlar ile ilgili diğer izinlerin alınarak Genel Müdürlüğe verilmesini müteakip işletme izninin düzenlenmesi gerektiği, başka bir deyişle çevresel etki değerlendirmesi kararının işletme ruhsatı düzenlendikten sonra alınması gereken izinler içerisinde bulunduğu, bu kapsamda işletme ruhsatının maden üretimi için tek başına yeterli olmadığı anlaşılmakta olup, işletme ruhsatının hangi hallerde iptal edileceği hususu ise Maden Kanununda ayrıca düzenlendiği görülmektedir. 4342 sayılı Mera Kanunu'nun "Tahsis Amacının Değiştirilmesi" başlıklı 14. maddesinde; "Tahsis amacı değiştirilmedikçe...