Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, vekalet sözleşmesinden kaynaklı özen yükümlülüğünün ihlali ile tedavide hata yapıldığı iddiasına dayalı hastaneye ve hastane çalışanı doktora yönelik maddi tazminat talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır....

acıyı hayat boyu çekecek olması sebebiyle manevi zarara uğradığını, ---- uyarınca bedensel zarara uğrayan kişinin yakınlarının da manevi tazminat talep edebileceğini, bu kapsamda diğer müvekkilleri anne babanın da manevi zarara uğradığınını ve zararlarının tazminin gerektiğini, davacı ----- için iş göremezliğe dayalı maddi tazminat ve tüm davacılar için manevi tazminat taleplerinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesinin talep etmiştir....

    Hukuk Dairesi KARAR Dava, kamu tüzel kişiliğine sahip Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne bağlı hastanede çalışan hekim hatasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 4. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, vekalet ilişkisinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre inceleme görevi ... ....Hukuk Dairesinindir. Ancak, anılan daire dosyayı dairemize göndermiş olduğundan; dosyanın Hukuk Başkanlar Kurulunca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın ... Birinci Başkanlığına gönderilmesine, 24.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Dava haksız fiile dayalı tazminat davası olarak açılmış olup, buna ilişkin genel görevli mahkemeler asliye hukuk mahkemeleridir. Murisin vefatı nedeniyle manevi zarar iddiasına dayalı tazminat istenmiş, bu zarar doğrudan davacıların şahsında doğan zararlar olup halefiyet yolu ile muristen geçen bir hak değildir. Murisle davalılar arasında taşıma ilişkisi bulunsa da; ölüm sebebiyle davacılarda oluştuğu iddia edilen zarar muristen halefiyet yoluyla geçen zararlardan olmadığından TBK' nun haksız fiil hükümleri çerçevesinde değerlendirme yapılması gerekmektedir. Zira muris ve davalılar arasındaki taşıma ilişkisi tüketici işlemine dayalıdır. Taşımaya ilişkin düzenlemeler TTK' da düzenlenmiş olsa da taşıma ilişkisinin taraflarından birisi tüketici ise 6502 sayılı yasa hükümleri çerçevesinde yargılamada görevli mahkeme tüketici mahkemeleri olacaktır....

          Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yapılan binada yükleniciye bırakılan bağımsız bölümün temlik alınması nedeniyle kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemi, kademeli istek ise tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, tescil isteminin kabulüne dair hüküm, davalı ...’nun temyizi üzerine Dairemizce özetle “...Arsa maliki ... ile ... arasında arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğu kanıtlanamadığından, ...’nin arsa payı devri sözleşmesinden kaynaklanan kişisel bir hakkının bulunduğu düşünülemeyeceğinden, davacının da yüklenicinin halefi olarak kişisel hakkı temellük ettiği iddiasına dayanarak bu hakkını arsa sahibine karşı ileri sürme olanağı yoktur. Bu nedenle, tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin hüküm altına alınması doğru görülmemiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 Sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, hekim hatası (malpraktis) iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçelerle; maddi ve manevi tazminat davasının reddine karar verilmiş, karar davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı, hekimin aydınlatma yükümlülüğüne aykırı davranması sonucu gebeliği sonlandırmayıp down sendromlu bir çocuk dünyaya getirmesine sebep olunduğunu iddia etmiştir. Mahkemece alınan ve birbirini teyit eden uzman doktorlar kadın hastalıkları doğum uzmanı Doç. Dr. İsmail Dölen, Op. Dr. Atike Bilge Şener Şimşek, Dr. Melike Bircan Görür tarafından düzenlenen bilirkişi raporu ve Adli Tıp Kurumu 7....

            TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 14/11/2019 NUMARASI : 2017/823 ESAS 2019/894 KARAR DAVA KONUSU : TAZMİNAT KARAR : Adana 2....

            Ancak davalı tarafın vekalet ücretine yönelik istinaf istemi yerindedir. Zira; Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 10. maddesinde “(1) Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. (2) Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez. (3) Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur. (4) Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir.” düzenlemesi mevcuttur. Buna göre manevi tazminat davası bakımından davacı taraf lehine hükmedilen vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır....

            Mahkemece manevi tazminat talebinin tümden reddedilmiş olması dikkate alınarak; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 10/3. maddesi uyarınca, davalı yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, ''dava takdire dayalı olarak reddedildiğinden davalı tarafa vekalet ücreti ödenmemesine'' denmek suretiyle vekalet ücretinin karar altına alınmamış olması doğru görülmemiş ve hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve temyiz eden davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu