"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 24/01/2012 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 03/04/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız haciz nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararların tazminine ilişkindir. Mahkemece zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/506 Esas sayılı dava dosyasında davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine karar verildiğini, haciz işlemleri nedeniyle ticari itibarının zedelendiğini, menfi tespit davasında taşınmazlarının üzerindeki haczin kaldırılmasının temini amacıyla dava dosyasında bulunan 23/06/2005 tarihli ve 34.500,00 TL bedeldeki teminat mektubunun mahkemece nakde çevrilmesine karar verildiğini,nakde çevrilen miktarın 6 yıl süresince işletilememesi nedeniyle faiz gelirini de aşan maddi zarara uğradığını beyanla uğradığı maddi ve manevi zararların davalıya ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı ise, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, denkleştirici adalet ilkesine göre maddi zararın hesaplandığı bilirkişi raporu hükme esas alınarak 63.441,79 TL maddi tazminat ile 50.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Dava, haksız eylemden kaynaklanmaktadır....
yapıldığı, SMS mesajlar atılarak rencide edildiği, haksız icra takibi ile vazgeçme arasında yaklaşık 1 yıl 3 ay gibi zaman geçtiği, davacının kendini savunmak için avukat tutup menfi tespit davası açmak zorunda kaldığı, bir haciz yapılmadığı kaldığı, onun için de davacının işyerine ücret için haciz müzekkeresi yazıldığı, davacının iş ve aile çevresinde rencide edildiği gerekçe gösterilerek, 500 TL manevi tazminat, 4.165 TL maddi tazminata hükmedilmiştir.Hükmü davalı vekili temyiz etmektedir.Somut olayda; davalı banka, taşıt kredisinde alacaklı olup, asıl borçlu dava dışı ... ile müşreterek borçlu ve kefiller dava dışı ..., ... ve davalı ile ad benzerliği olan ... hakkında 07.09.2009 tarihinde icra takibi başlatmış olup, ödeme emri davacıya .../... adresinde tebliğ edilmiştir....
Somut olayda; davacı, davalıların aralarındaki sözleşmeye aykırı hareket ederek, bedelini ödediğinden farklı bir arsaya ait tapunun kendisine teslim edildiğini, ödemenin 30.000-TL’sini elden, kalan 10.000-TL’sini ise senet olarak ödediğini, kendisine yanlış tapu verilmesine rağmen senedin takibe konulduğunu, takip nedeniyle borçlu bulunmadığını iddia ederek, bu yönde menfi tespit ve istirdat kararı verilmesini, kendisine farklı bir tapu teslim edilmesi nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararlar nedeniyle ise ödediği 30.000-TL bedelin ve manevi tazminat olarak ise 20.000-TL nin kendisine verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili, icra dosyasında maddi manevi tazminat davasına konu olabilecek hiçbir işlem yapılmadığını savunarak haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davalı bankanın davacı aleyhine kredi kartı borcu nedeniyle ilamsız takip başlattığı, harcamaların başka biri tarafından yapıldığının anlaşılması üzerine davacı bankanın dava açıldıktan sonra takibe konu alacaktan feragat ettiği anlaşıldığından davacının menfi tespit davası konusuz kaldığından bu davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 3.000,00 TL manevi tazminatın 14.07.2011 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
b) Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacılar vekili, alınacak mal karşılığında müvekkili şirket tarafından davalı şirkete senet verildiğini, diğer müvekkili ...'ın bu senetlerde kefil olduğunu, malların teslim edilmemesi nedeniyle borçları bulunmadığı halde davalı şirketin bedelsiz kalan bu senetlere istinaden icra takibi başlattığını, durumun izah edilmesine karşın icra takibi sırasında iki kez haciz gerçekleştirildiğini ve bir kısım menkulün muhafaza altına alındığını, davalı şirket aleyhine açılan menfi tespit davası ile müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine karar verildiğini, kararın Yargıtayca onandığını, bu karara rağmen muhafaza altına alınan malların iade edilmediğini ve zararın karşılanmadığını belirterek, oluşan maddi ve manevi zararın tazmini isteminde bulunmuştur. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu benimsenerek, ... 2....
bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen temyiz itirazları reddedilmelidir. 3-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız haciz nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; taşıma sözleşmesine dayalı menfi tespit ve maddi ve manevi zararın tazmini istemlerine ilişkindir. Mahkememizin bozma ilamı öncesi kararının maddi tazminat ve menfi tespit davası yönünden 21/05/2022 tarihinde kısmi olarak kesinleştiği tespit edilmekle davacının talebi doğrultusunda bu davalar yönünden kısmi kesinleşme şerhinin düzenlenmiştir. Yargılamaya manevi tazminat davası açısından devam edilmesine karar verilerek tefhimle yargılamaya devam olunmuştur. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 18/01/2022 tarihli 2020/7263 Esas, 2022/362 Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilerek açık yargılamaya devam olunmuştur. Davacı, davalının sözleşmeye aykırı hareketiyle manevi zarara uğradığını iddia etmişse de bu iddiasını ispatlayamamıştır. Davacı tarafça varlığı ileri sürülen olgular, davacının manevi kişiliğini ızrar edecek nitelikte olmadığından davacının manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir....
DELİLLER: *İstanbul 30.İcra Müdürlüğü'nün 2015/26447 Esas sayılı icra takip dosyasında; alacaklının T3, borçluların Türkay Turizm Ltd.Şti., Akdağlı Petrol Ürünleri Ltd.Şti ve Şeref Demirbaş olduğu, takibin 17/08/2015 tanzim, 18/08/2015 vade tarihli 3.500TL bedelli ve 20/01/2015 tanzim, 20/02/2015 vade tarihli 1.968TL bedelli senetlere müstenit kambiyo senedi takibi olduğu, 22/09/2015 tarihinde 6.845,71TL ödeme yapıldığı ve dosyanın infazen kapatıldığı anlaşılmıştır. *Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi 07/10/2019 tarihli raporunda; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından yapılan incelemede; inceleme konusu senetlerdeki basit tersimli borçlu imzaları ile Turgay Orhan ve Tunay Orhan'ın mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği" mütala edilmiştir. GEREKÇE: Dava, menfi tespit, istirdat ve haksız ihtiyati haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ T.C. ANKARA GEREKÇELİ KARAR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/510 Esas KARAR NO : 2022/100 DAVA : Menfi Tespit, İstirdat ve Manevi Tazminat DAVA TARİHİ : 26/06/2012 KARAR TARİHİ : 14/02/2022 KARAR Y.TARİHİ : 18/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan menfi tespit, istirdat ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda; İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan ...'ın müvekkilinin milletvekili olduğu dönemde 2003 yılında bir süre gayri resmi danışmanlığını yaptığını, davalı ...'ın bazı yakışıksız davranışları nedeniyle uzaklaştırdığını, daha sonra davalı ... tarafından davacı aleyhine Ankara ...İcra Müdürlüğü ......