Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay Onuncu Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: İNCELEME VE GEREKÇE : MADDİ OLAY : Dava dosyasının incelenmesinden, İstanbul ili, Fatih ilçesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın 01/01/2003-05/10/2007 döneminde fuzulen işgal edildiğinden bahisle 508.395,87 TL ecrimisil bedeli istenilmesine ilişkin … günlü, … sayılı ecrimisil ihbarnamesi ile aynı yere ilişkin 06/10/2007-09/05/2012 dönemi için 1.320.016,29 TL ecrimisil bedeli istenilmesine ilişkin … günlü, … sayılı ecrimisil ihbarnamesi ile davacıya tebliğ edilen ecrimisil alacaklarının vadesinde ödenmediği gerekçesiyle toplam 1.828.412,16 TL ecrimisil bedelinin tahsili amacıyla düzenlenerek tebliğ olunan...

    Mahkemece; dava konusu taşınmazın, 3083 sayılı Yasa uygulanarak 158 ada, 9 ve 11 nolu parsellere ayrıldığı, kabloların geçtiği hattın 158 ada 11 nolu parsel içinde kaldığı, keşifte dinlenen tanık beyanlarına göre; kabloların döşenmesi sırasında ağaçların zarar gördüğü belirlenmiş, ancak söz konusu kabloların 1996 veya 98 yıllarında geçirildiği bu haliyle Borçlar Kanunu’nun 72.maddesine göre haksız fiilden kaynaklanan, ağaçlarda meydana gelen zararın 10 yıllık zamanaşımı nedeniyle istenemeyeceği değerlendirilerek maddi zarar talebi reddedilmiş, öte yandan 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu’nun 12 ve 14. maddeleri uyarınca davalı şirketin, mülkiyet hakkını kısıtlamamak, istifadeyi engellememek ve zarar vermemek kaydıyla telefon ve telgraf nakillerine ilişkin kablo döşeyebilme yetkisi bulunduğu belirtilerek ecrimisil yönünden de ret kararı verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, ecrimisil ve maddi tazminat istemlerine ilişkindir....

      Dairemizin 25.06.2018 tarih 2015/16770 Esas ve 2018/4770 Karar sayılı mahalline iade kararı sonrası temin edilen dava konusu taşınmaza ait 06.07.2012 tarih ve 11 sayılı yapı ruhsatında yapı sahiplerinin Mahmut Bobaroğlu ve hissedarları olduğu görülmüştür. Bu durumda davacı lehine tapu kaydında payı oranında kira alacağı ve ecrimisil tazminatına hükmedilmesi gerekirken taşınmazın tam maliki olarak kabul edilerek karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca davacı vekili tarafından dava dilekçesinde talep konusu alacak ve tazminata faiz isteminde bulunulduğundan, hükmedilen kira alacağı ve ecrimisil tazminatına dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir....

        Genel Müdürlüğü tarafından aleyhine açılan dava sonucunda ecrimisil ödemek zorunda kaldığını, bu davanın harç, masraf ve vekalet ücretlerinden de sorumlu tutulduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile yaklaşık 25 yıldan beri haksız olarak alınan kira bedelleri, binanın yıkılması nedeniyle uğrayacağı zarar ve ticari kazanç kaybına karşılık 10.000- TL maddi ve uğramış olduğu üzüntü ve endişe nedeniyle 10.000- TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının mükerrer kira ödemesinin bulunmadığını, taraflar arasında yapılan 02.01.2001 tarihli işletme sözleşmesine göre, binanın ...’ne ait olduğunu, ... Genel Müdürlüğü ile aralarında görülen davalar sonucunda taşınmazın mülkiyetinin .... Genel Müdürlüğüne ait olduğunun tespit edildiğini, bir kusurunun bulunmadığını, binanın henüz yıkılmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir....

          İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; Mahkemelerinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının, Danıştay Onuncu Dairesinin 23/05/2017 günlü, E:2016/4626, K:2017/2575 sayılı kararıyla; işgal döneminin 04/03/2010 tarihinde başladığı, ecrimisil miktarının bu tarih dikkate alınmak suretiyle hesaplanması gerekirken 04/06/2010 tarihi esas alınmak suretiyle belirlenen miktar dikkate alınarak verilen mahkeme kararında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiş ise de; davacıya tebliğ edilen … gün ve Cilt no:…, Sıra no:… sayılı ecrimisil ihbarnamesinde işgal başlangıç tarihinin 04/06/2010 olarak gösterildiği, davacının ecrimisil ihbarnamesine itirazı üzerine düzenlenen ve davacıya tebliğ edilen … günlü … sıra ve … dosya numaralı düzeltme ihbarnamesinde de işgal başlangıç tarihinin aynı şekilde 04/06/2010 olarak gösterildiği ve davalı idare tarafından ecrimisil hesaplamasının da bu tarih gözetilerek yapıldığı anlaşılmakla, mahkemece...

            Bu nedenle Mahkemece, kira sözleşmesi ile aynı döneme rastlayan ecrimisil ödelemeleri saptanarak, ödenen ecrimisil bedeli, ödenen kiradan düşükse ecrimisil miktarında, ödenen ecrimisil bedeli ödenen kiradan fazla ise ödenen kira miktarında istirdat isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenler ile davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Arabuluculuk dosya numarasıyla başvuru yapıldığını, ancak bu başvuru da anlaşamama ile sonuçlandığını, açıklanan bu sebeplerle işbu maddi zararların mahkemece hesaplanıp, davalıdan ecrimisil bedelinin tahsilini talep edebilmek adına, işbu davayı açma zaruriyetlerinin doğduğunu, dava konusu .... plakalı araçların haksız kullanımından doğan alacaklarımızdan şimdilik 100 TL ecrimisil bedelinin teslim tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte davalıdan tahsilini, dava konusu teslim edilmeyen .... plakalı araçların haksız kullanımından doğan şimdilik 100 TL ecrimisil bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı tarafa tebligat çıkarılmamıştır....

                Davacının, davalıdan kiraladığı taşınmazlar için ayrıca ecrimisil tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır. Kiraya verenin sözleşmeye konu şeyin maliki olması zorunlu değildir. Kira sözleşmesi feshedilmediği veya sözleşmenin iptali davası açılmadığı sürece geçerlidir. Ancak bir üçüncü kişinin kiralanan üzerinde, kiracının hakkıyla bağdaşmayan bir hak ileri sürmesi durumunda kiraya veren, söz konusu hukuki ayıbı gidermek ve kiracının bu yüzden uğradığı zararları tazmin ile yükümlüdür. Kiraya verenin zapta karşı tekeffül borcu 6098 Sayılı TBK.’nun 309. maddesinde düzenlenmiştir. Kiraya veren kiralananı her türlü maddi ve hukuki ayıptan ari olarak kiracının kullanımına sunmak ve kira müddetince bu hali ile muhafaza etmekle yükümlüdür. Üçüncü kişinin aynî bir hakka dayalı olarak kiralanan üzerinde ileri sürdüğü talepler davalı kiralayanın tekeffülü altındadır. Davacı kiracının ödemek durumunda kaldığı ecrimisil bedellerinin de bu kapsamda değerlendirilmesi zorunludur....

                  Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı olarak, yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacı kurum ve davalı vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine 08.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; nafakalar ile tazminatların miktarları, davalı tarafından ise; hükmün tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadın ve davalı erkeğin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizidir. 2-Mahkemece, davalı erkeğin boşanmaya sebep olan olaylarda tam kusurlu olduğu kabul edilmiş, bunun dayanağı olarak da; davalı erkeğin evliliğin başından beri eşini sevmediğini beyan ettiği gibi bunu hal ve hareketlerine de yansıttığı, evin geçimiyle ilgilenmediği, eşine ve çocuklarına karşı fiziksel ve duygusal şiddet uyguladığı, eş ve baba olarak sorumluluklarını yerine...

                      UYAP Entegrasyonu