Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İş kazalarından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarında zararlandırıcı olaya neden oldukları ileri sürülen kişi veya kişilerin kusur oranlarının kesin olarak tespiti hem maddi hem de manevi tazminat miktarını doğrudan etkilemesi bakımından önem taşımaktadır. Zira maddi tazminat davalarında kusur oranında tespit olunan maddi zarardan indirim yapılacağı gibi yine manevi tazminat davalarında hükmedilecek manevi tazminat miktarının takdirinde tarafların kusur durumu mahkemece öncelikle dikkate alınacaktır. İnsan yaşamının kutsallığı çevresinde işveren, işyerinde işçilerin sağlığını ve iş güvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu olay tarihinde yürürlükte bulunan İş Kanununun 77.maddesinin açık buyruğudur....

    Mahkemece, maluliyet % 0 olduğundan maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 46/1 ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 54.maddesine göre bedensel zarara uğrayan kişi tamamen veya kısmen çalışamamasından kaynaklanan zararını isteyebilir. Sigortalının bedensel zarar sonucu işgücü kaybı geçici veya sürekli olabilir. Geçici iş göremezlik nedeniyle sigortalının uğradığı gerçek zarar; iş kazası veya meslek hastalığı sonucu işinde geçici olarak çalışamayan sigortalının iyileşinceye kadar çalışamamasından doğan kazanç kaybıdır. Bu zarar, sigortalının raporlu olduğu dönemde % 100 işgücü kaybına uğradığı kabul edilerek, bu dönemde işverenden alması gereken ücret tutarı belirlenip, bu tutardan davalı işverenin kusuruna isabet eden tutar bulunup bundan Kurumun ödediği geçici işgöremezlik ödeneğinin indirilmesiyle bulunan miktardır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tehdit, yaralama, mala zarar verme, hakaret HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 1-Katılan sanıklar ... ve ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; 14.04.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun'un 26.maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2.maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000,00 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından katılan sanıklar ... ve ... müdafiinin temyiz isteminin CMUK'nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 3- O yer Cumhuriyet savcısının katılan sanıklar ... ve ... hakkında tehdit ve yaralama suçlarından hüküm kurulmadığına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; O yer Cumhuriyet savcısı katılan sanıklar hakkında tehdit...

        a yönelik kişilerin huzur ve sükununu bozma ve mala zarar verme suçlarından hükmedilen beraat kararları yönünden; Eylemlere, yükletilen suçlara ve beraat kararlarına yönelik katılan ...'ın temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2- Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında hakaret suçlarından kurulan ceza vermekten vazgeçilmesine dair hükümlerle ilgili olarak ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, TCK'nın 129/3. maddesi uyarınca hakaret suçunun karşılıklı işlenmesi nedeniyle ceza vermekten vazgeçilmesi karşısında, sanıklar hakkında ceza tayin edilmeden doğrudan ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, katılan sanık ...'...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli mala zarar verme, hakaret, görevi yaptırmamak için direnme HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat, ceza vermekten vazgeçilmesi Gereği görüşülüp düşünüldü: Suçtan zarar görme ihtimali bulunan ve duruşmadan da haberdar edilmeyen, İçişleri Bakanlığı'nın yokluğunda verilen hükmün tebliğ edildiğine ilişkin herhangi bir belgeye rastlanılmadığından, varsa dosyasına konulması, aksi halde gıyabi hükmün CMK.nın 34/2. madde ve fıkrasında belirtilen başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekli de belirtilmek suretiyle yöntemine uygun olarak tebliği sağlanarak tebellüğ belgesi ve temyiz edilmesi halinde dilekçesi de eklenip ek tebliğname düzenlendikten sonra iadesi, temyiz etmemesi halinde ise katılanların temyizine hasren inceleme yapılmak üzere iadesi için mahalline gönderilmek üzere dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            ın kasten mala zarar vermekten mahkumiyetine karar verilmesinin davalı belediyenin çalıştıran olarak ... borcunu yerine getirmesine engel teşkil etmiyeceğine göre hem adam çalıştıranın sorumluluğu hem de araç malikinin sorumluluğu kuralları gereğince davalı ...'nın diğer davalılar ile birlikte zararlarından müteselsilen sorumlu tutulması gerekmektedir. Mahkemece bu hususun göz önünde bulundurulmayarak yazılı gerekçe ile ret kararı verilmesi doğru görülmemiş kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 29.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Mahkemece, davacının davalı işyerinden kendi isteği ile ayrıldığından, kaza ile işsiz kalma arasında illiyet tespit edilemediğinden maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 46/1 ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 54.maddesine göre bedensel zarara uğrayan kişi tamamen veya kısmen çalışamamasından kaynaklanan zararını isteyebilir. Sigortalının bedensel zarar sonucu işgücü kaybı geçici veya sürekli olabilir. Geçici iş göremezlik devresinde sigortalının çalışamadığı dönemde yoksun kaldığı gelirde iş kazası sonucu oluşan maddi zarar kapsamındadır. Raporlu olunan dönemde çalışamayan sigortalının bu dönemde yoksun kaldığı ücreti kadar bir zararının oluşacağı ve bu zararın da maddi zarar içerisinde kabul edilmesi gerektiği açıktır....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Tazminat talebinin dayanağı olan ... 1....

                  ın mala zarar verme suçunu işlediği kabul edilmiştir. Olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 53. maddesi (TBK m.74) uyarınca bu kabul, hukuk hakimi yönünden de bağlayıcıdır. Açıklanan nedenlerle, davacının maddi zararının kapsamı belirlenmelidir. Yanılgılı gerekçe ile davalılardan ... hakkındaki maddi tazminat istemininde tümden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. -/- -2- 2014/17102 - 2015/14092 SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davacının diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 03/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Davacı, davalıların, kendisini kasten yaraladıklarını ve aracına hasar verdiklerini, bu eylemleri nedeniyle haklarında yapılan ceza yargılaması sonunda, kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyetlerine karar verildiğini belirterek, yaralama ve araç hasarı nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararının tazminini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalıların eyleminin ceza dosyası ile sabit olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dava dilekçesi incelendiğinde, davacının maddi tazminat istemini davalılardan müteselsilen, manevi tazminat istemini ise ayrı ayrı talepte bulunduğu anlaşılmaktadır. Hükümde ise, davalıların hem maddi, hem de manevi tazminat yönünden müteselsilen sorumlu tutulduğu anlaşılmaktadır. HMK’nın 26. (HUMK’un 74.) maddesi uyarınca hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez....

                      UYAP Entegrasyonu