Böyle bir ayrım yapılmasının en önemli nedeni açılacak menfi tespit davasında davacı borçlunun icra takibini ihtiyati tedbir yoluyla durdurabilip durdurmayacağıdır. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında davacı borçlu devam eden takibi ihtiyati tedbirle durduramamakta sadece %15 teminat ödeyerek icra veznesine girecek paranın alacaklıya ödenmesini ihtiyati tedbirle önleyebilmektedir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında hukuki yararın belirlenmesi icra takibinden önce açılan menfi tespit davasına göre daha kolaydır....
Maddeye göre takipten sonra açılan menfi tespit davasında takibin durdurulması şeklinde bir tedbir şekli bulunmamakla birlikte; mahkemenin İİK 72/3. Madde koşullarını da değerlendirmesi gerekmektedir. Mahkemenin hiç bir değerlendirme yapmadan; davanın dayanağı olan İstanbul Anadolu 14. İcra Dairesi'nin 2019/6020 Esas sayılı takip dosyasını, dosya arasına getirtmeden "takipten sonra açılan menfi tespit davalarında takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği" şeklinde verdiği karar eksik inceleme ile oluşturulmuş bir karardır. Mahkemece yapılacak iş; Davanın dayanağı olan İstanbul Anadolu 14. İcra Dairesi'nin 2019/6020 Esas sayılı takip dosyası ve İstanbul Anadolu 56. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2021/23 E....
Mahkemece, toplanan delillere göre, davacı borçlunun ödeme emrine itiraz etmediği, takibin kesinleştiği, davacı borçlunun menfi tespit davası açmasında hukuki yararın olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. İcra takibinin kesinleşmiş olması borçlunun İİK'nun 72.maddesine göre menfi tespit davası açmasına engel değildir. Başka bir anlatımla icra takibine itiraz etmemiş olan borçlunun menfi tespit davası açmasında hukuki yararı bulunduğunun kabulü gerekir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ileri sürülüş biçimine göre 3.kişi konumunda bulunan davacı tarafından İİK'nun 89. madde hükmüne dayanılarak açılmış menfi tespit isteğine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin dava dışı takip borçlusu ile herhangi bir borç/alacak ilişkisi bulunmadığını, bu nedenle davacının icra takibi sebebi ile davalıya borçlu olmadığını ileri sürmüştür. İİK'nın 89. maddesi uyarınca açılmış menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemeler olup; tarafların tacir olmasının veya temel ilişkinin ticari nitelikte bulunmasının veya borcun temelini oluşturan senedin kambiyo senedi niteliğinde olmasının görev yönünün belirlenmesinde, bir etkisi bulunmamaktadır (Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 12.04.2016 gün 2016/3568 E., 2016/6425 K. sayılı emsal içtihadı)....
Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 11/10/2021 KARAR TARİHİ : 12/10/2021 Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında-------- haciz ihbarnamelerin şirketin daimi çalışanı olduğu bildirilen --------- bir şahısın çalışmadığı ve tebligatları alacak yetkili kişi de olmadığı, müvekkilinin haberdar olmadığı ve bu nedenlerle itiraz edemediği, bu nedenlerle borçlu olmadığının tespiti ile vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava; İİK'nın 89/3. maddesi kapsamında borçlu olmadığının tespiti isteminden ibarettir. Anılan yasa hükmüne göre 3. haciz bildirimini alan üçüncü kişi, icra takibinin yapıldığı veya ---- yer mahkemesinde 15 gün içinde menfi tespit davası açabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı dava dilekçesinde, davacının, 01.06.2004 başlangıç tarihli kira sözleşmesini kefil sıfatı ile imzaladığını, davalı tarafından müvekkili aleyhine 01.06.2004 tarihli kira sözleşmesindeki kefaletine istinaden 01.06.2005-31.12.2005 tarihleri arası kira bedellerinin ödenmediği iddiasıyla .......
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit KARAR TARİHİ : 24.05.2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 24.05.2021 Taraflar arasındaki davadan dolayı İzmir 7.Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 21.01.2021 gün ve 2019/1229 Esas 2021/66 Karar sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü. Dava, davalı tarafça davacı hakkında başlatılan icra takibine konu bononun taraflar arasında yapılan taşınmaz satış sözleşmesi kapsamında taşınmazın geri kalan bedelinin ödenmesi amacıyla verilip, senet bedelinin taşınmaz satışı ile birlikte ödendiği ileri sürülerek açılan menfi tespit istemine ilişkindir....
Maddesi hükmü uyarınca icra takibinden önce açılan menfi tespit davası kapsamında verilen ihtiyati tedbir kararına itiraza ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda açıklanan gerekçeyle itirazın reddine karar verilmiştir. Sayın çoğunlukla uyuşulamayan nokta henüz icra takibi yokken İİK'nın 72/2. Maddesi hükmünde düzenlenen ihtiyati tedbire hükmedilip hükmedilemeyeceğidir. Bilindiği ve İİK'nın 72/2. Maddesinde açıklandığı üzere; icra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkemece, talep üzerine alacağın % 15'inden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilecektir. Kuşkusuz bu madde kapsamında ihtiyati tedbir kararının verilebilmesi için ihtiyati tedbiri düzenleyen genel hüküm niteliğindeki HMK'nın 390/3. Maddesindeki yaklaşık ispat ölçütü gözetilebilecektir....
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; açılan işbu davanın icra takibine konu bonodan kaynaklı olarak açılan menfi tespit davası olduğunu, menfi tespit davalarında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulacağına dair bir zorunluluk olmadığını ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava; bonoya dayalı takipten sonra açılmış menfi tespit davasıdır. Mahkemece; menfi tespit davalarında, dava öncesinde arabuluculuğa başvurunun dava şartı olduğu, bu dava şartının yerine getirilmediği belirtilerek davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, karar verilmiştir. 6/12/2018 tarihli, 7155 sayılı Kanun'un 20. maddesiyle eklenen TTK.'...
Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 13/12/2023 KARAR TARİHİ : 08/05/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/06/2024 Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalının alacaklı şahıs tarafından, borçlu ... aleyhine, ... 9.İcra Müdürlüğünün 2023/... E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olduğunu, bu takip kapsamında, müvekkili şirkete, 13.06.2023 tarihli birinci haciz ihbarnamesi, 24.07.2023 tarihli ikinci haciz ihbarnamesi ve 14.09.2023 tarihli üçüncü haciz ihbarnamesi gönderilmiş olduğunu, bu haciz ihbarnamelerinin üçünde de, Tebligat Kanunu 35....