"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davada; davacı idareye ait elektrik borcuna, mevzuata aykırı olarak, ayrıca damga vergisi ve katma değer vergisi eklendiği ileri sürülerek; menfi tespit talep edilmiştir. Mahkemece; açılan davada damga vergisi yönünden dava konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına; davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Resmi kuruluşların yargı harcından bağışık tutulabilmesi için genel bütçeye dahil idareler arasında yer alması veya özel kanunlarında yargı harcından muaf olduğunun açıkça belirtilmesi gerekir. Diğer harçlardan bağışık tutulma, yargı harcını kapsamaz. Davacı ......
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit, Maddi ve Manevi Tazminat DAVA TARİHİ : 20/02/2020 KARAR TARİHİ : 13/10/2021 KR....
Öncelikle çözümlenmesi gereken uyuşmazlık davanın nitelendirilmesi, başka bir anlatımla davanın 2004 sayılı İİK m. 72 hükmü kapsamında genel menfî tespit davası mı yoksa m. 89/3 kapsamında bir menfi tespit davası mı olduğu ve bu nitelendirmeye bağlı olarak davaya bakma görevinin hangi mahkemeye ait olduğu hususlarının açıklığa kavuşturulması gereklidir. Maddi vakaları anlatmak taraflara, hukuki nitelendirme ise hakime aittir. İİK 72. madde düzenlemesinin maddi anlamda takip borçlularını kapsadığı, davacının maddi hukuk bakımından takip borçlusu sıfatına sahip olmadığı, davanın 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine göre açılmış bir menfi tespit olamayacağı, zira ortada davacı aleyhine başlatılan bir icra takibi olmadığı, davacının İİK 72'e göre dava açma hakkı bulunmadığı, İİK 72'inci maddesinde tanımlanan menfi tespit davasının bu nedenle şartlarının oluşmadığı, İİK 72. maddenin takipteki tüm şahıslar yönünden düzenlendiğinin kabul edilmesi halinde, 3....
Davacı kiracının kira ilişkisinden kaynaklanan menfi tespit talebininin değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi görevi 6100 Sayılı Kanun’un 4. maddesi kapsamında Sulh Hukuk Mahkemesi’ne aittir. Bu nedenle mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın esasının incelenmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. 2-) Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....
Hukuk Dairesi'nin 2016/3568 esas, 2016/6425 karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere "İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir." İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir. (Dairemizin 2020/71 Esas 2020/680 Karar sayılı ilamı). Somut olayda, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmazlık, davalı alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde çıkarılan haciz ihbarnameleri nedeniyle borçtan davacının sorumlu olup olmadığının tespitine ilişkindir. 01.10.2011 tarihinden sonra açılan menfi tespit davaları için görevli mahkeme, HMK'nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. İİK 89. maddesindeki özel düzenleme ile İİK 72. maddesindeki menfi tespit davasına ilişkin genel düzenleme gözetildiğinde genel düzenleme hükmünün İİK 89. maddesini işlevsiz bırakacak biçimde uygulanamayacağı da açıktır....
GEREKÇ: Talep, icra takibi nedeniyle açılan menfi tespit davasında icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.İİK'nin 72/2 maddesi "borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde on beşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir."İİK 72/3.maddesi "İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak,... göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir."Davacılar vekilinin talebi icra takibinin durdurulmasına ilişkindir....
Dosyamızda davalı alacaklının, davacı borçlu hakkında Ereğli (Konya) İcra Dairesi'nin 2018/1217 Esas sayılı takibi 27/02/2018 tarihinde başlattığı, davacı borçlunun, davalı alacaklı hakkında açtığı işbu menfi tespit davasını ise takip tarihinden sonra 02/09/2020 tarihinde ikame ettiği belgelerle sabittir. Bu nedenle işbu dava, takip tarihinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Yukarıda açıklanan emredici madde nedeniyle istinaf incelemesine konu işbu takipten sonra açılan menfi tespit davasında tedbiren icra takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davacının istinaf başvuru talebinin HMK'nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İİK'nın 89/3 maddesi uyarınca açılan menfi tespit davasında davacı ile davalı takip alacaklısı arasında doğrudan ticari ilişki bulunmadığından TTK'nın 4.maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari davadan söz edilemeyecektir.Bu itibarla davanın HMK'nın 2.maddesi gereğince genel görevli asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerekir. ..." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olduğundan, İİK 72/3. maddesindeki özel düzenlemeye göre, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında tedbir istenmesi halinde, borçlunun gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın % 15'inden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında mahkemeden ihtiyati tedbir yolu ile icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesini isteyebileceği, Mahkemece talebin bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği halde HMK'nın 389.maddesi kapsamında değerlendirme yapılmasının doğru olmadığı, her ne kadar iddialar yargılama gerektiriyor olsa da, eldeki delillere göre İİK'nun 72/3.maddesi kapsamında yaklaşık ispat için yeterli olduğu, aksi halde telafisi güç veya imkansız zararların doğma tehlikesinin bulunduğu anlaşılmakla, bu aşamada hak kaybına sebep olunmayacak şekilde davacının icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmesine ilişkin talebi yönünden dava değeri üzerinden hesaplanacak %15 teminat mukabilinde İİK 72/3. maddesi gereğince...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE Dava, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında menfi tespit istemine ilişkindir....