Somut olayda davacı, davalı banka ile asıl borçlu arasında imzalanan genel kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış, aynı gün imza ettiği "Virman-Takas- Mahsup Talimatı" başlığını taşıyan belgeyle de kredi borcu sebebiyle emekli maaş hesabından kesinti yapılmasına muvafakat etmiştir. Davacı tarafından verilen bu muvafakat, 2004 sayılı Kanun'un 83/a maddesi gereğince geçersiz olduğu gibi özel ve sonradan yürürlüğe giren yasa niteliğindeki 5510 sayılı Kanun'un 93 üncü maddesi uyarınca da davacının emekli maaş hesabından yapılan tüm kesintilerin iadesi gerekir. Bu itibarla, Mahkemece davacının emekli maaş hesabından yapılan tüm kesintilerin iadesi gerekirken olaya uygulanma imkanı olmayan 2004 sayılı Kanun'un 83 üncü maddesine dayalı olarak davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir. V....
Bahsedilen yasal düzenlemelerin, haciz, icra takibi olmadan temlik ve taahhütnamelere göre emekli maaşı hesabından kredi kartı ödemeleri yapılmasına ilişkin durumlarda da kıyasen uygulanması gerekeceği, 28.02.2009 tarihinden sonraki yasal düzenleme ile emeklinin muvafakati ile emekli maaşı hesabından kesintinin mümkün bulunduğu(Yargıtay 19 HD nin 2017/2293 esas -2019/834 karar sayılı 13.2.2019 tarihli emsal ilamı),yasanın tarafların iradesine ağırlık vererek muvafakat yoluyla emekli aylıklarına bloke konulmasına, borcun ödenmesine imkân sağlanmıştır. Somut olayda davacının, dava dışı oğlu ...'...
Dosyanın incelenmesinden, davacının sözleşmenin feshi cezası ile cezalandırılmasına ilişkin …günlü, … sayılı işlemin iptali ile daha önce bu işlemin dayanağı olan soruşturma sırasında görevden uzaklaştırılması nedeniyle uğradığı maaş ve özlük hak kayıpları ile maaşından yapılan kesintinin yasal faiziyle birlikte tarafına iade edilmesi istemiyle dava açtığı, İdare Mahkemesince kararın istemin özeti kısmında her iki isteme de yer verilmesine rağmen kararda sadece sözleşmenin feshi cezası işlemi irdelenip bu işlem hakkında hüküm kurularak davanın reddine karar verildiği, davacının davaya konu görevden uzaklaştırıldığı dönemde uğradığı maaş ve özlük hak kayıpları ile maaşından yapılan kesintilerin iadesi istemi ile davalı idarenin bu isteme yönelik derdestlik itirazlarının kararda karşılanmadığı ve bu kısım hakkında herhangi bir hüküm kurulmadığı görülmüştür....
öncelikle davalı bankanın haksız ve hukuka aykırı kesinti işleminin durdurulması hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davanın kabulü ile yapılmış olan maaş kesintilerinin her bir kesintinin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 2.545,00-TL nin müvekkiline iadesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
kalmak kaydıyla davanın kabulunü müvekkilinin davalı banka ücret hesabından haksız yere yapılan 7.186,29 TL'lik kesintinin, kesinti tarihlerinden itibaren işleyecek olan ticari faizleri ile birlikte taraflarına iadesini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Bahsedilen yasal düzenlemelerin, haciz, icra takibi olmadan temlik ve taahhütnamelere göre emekli maaşı hesabından kredi kartı ödemeleri yapılmasına ilişkin durumlarda da kıyasen uygulanması gerekeceği, 28.02.2009 tarihinden sonraki yasal düzenleme ile emeklinin muvafakati ile emekli maaşı hesabından kesintinin mümkün bulunduğu anlaşılmaktadır....
Bu yasal hükümler muvacehesinde davalı banka tarafından müvekkilin maaş hesabından yapılan keyfi kesintiler tamamen hukuka aykırıdır. Zira yine gerekçeli kararda belirtildiği üzere müvekkilin maaş hesabı üzerinde İstanbul 36.İcra Müdürlüğü’nün 2016/11118 E. Sayılı dosyasından tesis edilen haciz bulunmakta ve müvekkilin maaşının her yasal tutarı olan ¼ ‘ü işveren tarafından kesilerek bu dosyaya yatırılmaktadır ki bu husus yerel mahkemece de tespit edilmiştir. Yerel mahkemece tesis edilen gerekçeli kararda davalı bankaya kredi alacağının tahsil yetkisi tanındığı, müvekkilin de kabul ve taahhüdünde olan sözleşme gereğince bankanın alacağının tahsil etmesinin mevcut yasal düzenlemeler ve Yargıtay kararları ile geçerli uygulamalar olduğu ve sözleşmenin konu ile maddesinin haksız şart oluşturmayacağı değerlendirilmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki kredi kartı sözleşmesinden doğan borcun davacının maaş hesabından kesilmesi işlemine karşı blokenin kaldırılması ve kesilen bedelin iadesi istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355....
Bahsedilen yasal düzenlemelerin, haciz, icra takibi olmadan temlik ve taahhütnamelere göre emekli maaşı hesabından kredi kartı ödemeleri yapılmasına ilişkin durumlarda da kıyasen uygulanması gerekeceği, 28.02.2009 tarihinden sonraki yasal düzenleme ile emeklinin muvafakati ile emekli maaşı hesabından kesintinin mümkün bulunduğu anlaşılmaktadır....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 12/01/2021 NUMARASI : 2018/220 ESAS 2021/6 KARAR DAVA KONUSU : Mahkeme Kararının Kaldırılması KARAR : Adana 1.Tüketici Mahkemesi'nin 12/01/2021 tarih ve 2018/220 Esas 2021/6 sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Müvekkilinin davalı bankanın Barajyolu şubesinden almakta olduğu 517787 hesap nolu maaş hesabının yaklaşık 1/4 oranına konulan blokenin kaldırılarak maaş hesabından yapılan kesintilerin yasal faizi ile birlikte müvekkiline iadesini yapılan işlemin hukuka aykırı olması nedeniyle öncelikle ihtiyati tedbir kararı ile maaş kesintisinin tedbiren durdurulmasını neticeten blokenin kaldırılmasını ve tüm yargılama giderlerini ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir....