K A R A R Dava davacının 14.09.1993 -4.10.2000 tarihleri arasında 1479 Sayılı Yasaya tabi Esnaf ... sigortalısı olduğunun tespiti talebine ilişkindir. Mahkemece 1479 sayılı Yasa'ya 4956 sayılı Yasa ile eklenen Geçici 18. maddeye göre; "Bu Kanuna göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde 04.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların sigortalılık hak ve mükellefiyetleri 04.10.2000 tarihinden itibaren başlar" hükmü uyarınca davanın reddine karar verilmiştir. Davacı 14.9.1993 tarihinde ... Kasetçilik Ltd. Şirket ortağı olarak Ticaret siciline kaydedilmiş,29.3.2001 tarihli giriş bildirgesi ile tescil talebinde bulunmuş davalı Kurum tarafından bu ortaklık nedeniyle 1479 sayılı Yasa'ya tabi sigortalılığı 4.10.2000 tarihinden geçerli olarak başlatılmıştır.Davacı Limited Şirket ortaklığının 14.9.1993 tarihinde başlaması nedeniyle sigortalılığının 14.9.1993 tarihinden geçerli olduğunun tesbitini istemektedir....
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1479 sayılı Kanun kapsamında, konfeksiyon atölyecisi faaliyeti sebebiyle, 01.05.1983 tarihli vergi kaydına istinaden, aynı tarih itibariyle, zorunlu bağ-kur sigortalısı olarak tescil edilen davacının, vergi kayıt dönemlerinin 01.05.1983-01.06.1984, 01.01.1985-31.08.1985 ve 10.01.1989-30.01.1989, sicil kaydının 29.7.2005-16.7.2008 tarihleri arasında yer aldığı, limited şirket ortaklığının 05.08.2001 tarihinden itibaren devam ettiği, nizaya konu Elbise Temizleme ve Boyacılığı Odası kaydının ise 16.02.1983-28.7.2008 tarihleri arasında mevcut bulunduğu kabul edilir iken, 01.12.2008 tarihli tahsis talebi üzerine, oda kayıtları üzerine mahallinde inceleme yapan konntrol memurunun tespitleri dikkate alınarak oda kaydının geçersizliği sonucuna...
nin 50.000.000.000 TL'lik hissesinin ....000.000.000 TL'lik kısmına sahipken bu hisselerini 04/07/2003 tarihli limited şirket hisse devir senedi ile davalı ...’e satıp devrettiğini ve bu tarihten sonra şirketle bir ilgisinin kalmadığını ancak, davalının bu devri ... Ticaret Odası'na bildirmediği gibi, diğer tüm gerekli işlemleri de yapmadığından kendisine şirketin halen ortağıymış gibi vergi dairesinden ve kurumlardan yazılar geldiğini ileri sürerek, şirketteki ortaklığının sona erdiğinin, hisselerini davalıya sattığının ve devredildiğinin tespitini talep ve dava etmiştir. Asıl ve birleşen davada davalılar, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, her ne kadar davacı, ...... Şti.'deki hisselerini ...... .... Noterliği'nin 04/07/2003 tarih ve ..... yevmiye no'lu Limited Şirket Hisse Devir Senedi ile ...'...
Limited şirket ortakları, Kurum alacağının şirketten tahsil imkanının bulunmaması durumunda, ortak oldukları dönemle sınırlı olarak hisseleri oranında borçtan sorumlu tutulabilirler. Ayrıca, şirket ortaklarının mallarının haczedilebilmesi için, kendisi hakkında kesinleşmiş ödeme emrinin bulunması gerekir. Mahkemece, davacının talebinin aracı üzerine konulan haczin kaldırılmasına ilişkin olduğu gözetilip, taleple sınırlı ve yukarıda belirtilen usul kuralına uygun olarak şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde karar verilmesi gerekirken; talepten farklı olarak, davacının şirket borçlarından sorumlu olmayacağının tespitine karar verilip, reddine karar verilen taleplerinin neler olduğu açıklamayan, infazda tereddüt oluşturur şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup,bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
Limited Şirketi ortaklığının kendisinede intikal ettirildiğini, şirket hissedarı görüldüğünden yaşlılık aylığından sosyal güvenlik destek primi kesildiğini şirket ortaklığının iptali ile 1.5.2008 tarihinden beri kesilen sosyal güvenlik destek primi tarafına iadesini talep ettiği, Mahkemece, ... Petrol ve .... Tic. Ltd. Şti'nin ortağı olmadığının tespitini de içerdiğinden Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 62 ve 63. maddeleridir. 62. maddede sigortalı olarak çalıştığı işten ayrıldıktan sonra yazılı istekte bulunan ve yaşlılık aylığına hak kazanan sigortalıya bu isteğinden sonraki aybaşından başlanarak yaşlılık aylığı bağlanacağı hükme bağlanmıştır. 63. maddede ise; yaşlılık aylığı almakta iken sigortalı olarak bir işte çalışmaya başlayanların yazılı talepte bulunmaları halinde aylıkların ödenmesine devam edileceği, ancak sosyal güvenlik destekleme primi kesileceği düzenlenmiştir....
Dava; Öz Sermayenin Tespiti istemine ilişkindir. Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Davacıların, ... ... Vergi Dairesi Siciline kayıtlı ... Vergi Kimlik Numaralı, ... Mh. ... Cd, No:... ... /KONYA adresinde faaliyette bulunan ... ... ortaklığının 13.01.2022 tarihi itibari ile tüm aktif ve pasifleriyle ... Vergi Kimlik Numaralı ... Ticaret Sicil numaralı ... Limited Şirketi'ne ayni sermaye olarak dahil edilmesi hususunda karar alındığını, bu nedenle ..., ... Adi Ortaklığının aktif ve pasifleri ile birlikte değerlemesinin yapılma zaruriyetinin doğduğunu, ayni sermaye olarak şirkete konulacak olan bahse konu ... ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/134 Esas KARAR NO : 2021/493 DAVA : Şirket Ortaklığından Çıkma DAVA TARİHİ : 02/03/2021 KARAR TARİHİ : 27/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Şirket Ortaklığından Çıkma davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; ... tarihinden bu yana ... Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin ortağı olduğunu, söz konusu ortaklığın Ticaret Memurluğuna ... sicil no ile kayıtlı olup merkezinin Buca İzmir'de olduğunu, şirket ortaklığının başladığı tarihten bugüne kadar şirketin iş ve işleyişiyle ilgili diğer ortak olan ...'in vefatı nedeniyle şirket hakkında bilgi alamadığı gibi, kar dağıtımı yapılmadığını ve söz konusu şirketin sadece evrak üzerinde varlığını koruduğunu, bu nedenle öncelikle ortaklıktan çıkma talebinin kabulüne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı şirket üzerinden bırakılmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir....
-KARAR- Davacılar vekili müvekkili şirket ile davalı ... şirketi arasında 22.09.2006 tarihinde dava dışı ...-... inşaat iş ortaklığının yaptığı Toki inşaatının taşeronluğu için kurdukları iş ortaklığı sözleşmesinin, 16.03.2007 tarihinde feshedilerek aynı tarihli protokol düzenlediklerini, davalı ... Ltd.Şti.’nin dava dışı ... Ltd. Şti.’den aldığı B2 tünel kalıbının müvekkili şirkete 260.000 TL’ye satılmasının kararlaştırıldığını, bunun için müvekkil şirket yetkilisi diğer davacının taşınmazının davalı şirket yetkilisi diğer davalı adına ipotek ettirildiğini ancak davalı şirketin tünel kalıplarını müvekkiline teslim etmediğini ve 23.05.2007 tarihinde dava dışı ... Ltd.Şti.’ne sattığını ve protokolün konusu kalmadığını ileri sürerek davalılara 260.000 TL borçlu olmadığının tespiti ile davacı ... adına kayıtlı taşınmaza konulan ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
nun cevabi yazısından davacının şirket ortağı olmadığının ve ortaklığının tescili ile ilanına dair bir başvurunun bulunmadığının anlaşıldığı, bununla birlikte davalı gerçek kişi ile birlikte şirketin diğer ortağının hisselerinin, davacı ve yine dava dışı kişiye devredildiğinin tespitine ilişkin olarak Asliye Ticaret Mahkemesi'nce 01.07.1999 tarihli hükmün verildiği, bu kararın henüz kesinleşmediği, dava konusu uyuşmazlığa uygulanması gereken mülga 6762 sayılı TTK'nun 520. maddesi uyarınca limited şirkette bir payın devrinin, şirket hakkında ancak şirkete bildirilmek ve pay defterine kaydedilmek suretiyle hüküm ifade edeceği, somut olayda bu prosedürün tamamlanmadığı ancak davacının işbu davaya konu ettiği iddialarını kendisine karşı açılan ve henüz kesinleşmeyen ortaklığın tespiti davasında savunma olarak ileri sürebileceği, aksinin kabulü halinde aynı konuda iki ayrı kararın verilmesi sonucunun doğacağı, dolayısıyla işbu davanın açılmasında davacının hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle...
Uyuşmazlığın çözümü, iş ortaklığının belediye ile yaptığı sözleşmeye istinaden yüklendiği iş ile iş ortaklarının arsa paylarını devrettikleri şirket ile yaptığı anlaşmaya istinaden yüklendiği işin ayrı işler olup olmayacağı hususuna bağlıdır. Davacı şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığının Ankara Büyükşehir Belediyesine karşı üstlendiği işi bitirebilmek amacıyla da olsa arsa paylarını devrettikleri şirket ile yaptığı anlaşmaya istinaden yüklendiği işlerin aynı iş olarak kabulüne olanak bulunmamaktadır. Bu durumda, davacı şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığının arsa paylarını devrettikleri şirket ile yaptığı anlaşmaya istinaden yüklendiği işlerin ayrı iş olması nedeniyle mükellefiyet tesisinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Daire bu gerekçeyle kararı bozmuş; davacıların karar düzeltme istemini ise reddetmiştir. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararı: Mahkeme, ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar etmiştir....