in müvekkiline karşı hasmane bir tutum sergilediği, şirket yararına olan sözleşmeleri feshetmeye çalıştığı, şirket hesapları üzerinde gerçek dışı işlemler yaptığı, şirket ortakları arasında çok sayıda ceza davası ve şikayet dosyaları olduğu, şirketin temsil ve idaresinin imkansız hale geldiği, müvekkili tarafından şirkete verilen borç paranın müvekkiline iade edilmediği gibi şirketin müvekkiline borç verdiği anlamına gelecek şekilde bankacılık işlemleri yapıldığını belirterek; müvekkilinin davalı şirket ortaklığından çıkmasına, ihtiyati tedbir yolu ile Mehmet Sevim'in şirkete ait banka hesapları üzerinden işlem yapmasının engellenmesine ve şirkete yönetim kayyımı tayin edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
gerekli olan şartların ortadan kalktığını, taraflar arasındaki anlaşmazlık ve husumetin uzun süredir devam ettiğini, bu husumetin mevcut haliyle ortaklığın devamı önünde engel teşkil etmekte olduğunu, davacı şirket ortağının 1/2 hissesinin davalı şirket tarafından ödenmesini, bu güne kadar şirket aktifinde geçen ve safi kar olarak görülmekle birlikte ortaklara dağıtılmamış bulunan kar payının da ilavesiyle ve suistimal yolu ile şirket müdürü Hüseyin'in kendi üzerine, karısı Tülin üzerine, kızı Betül ve damadı ... üzerine kayıtlı gayrimenkullerdeki yarı hisselerin de nazara alınması suretiyle davacının şirketten çıkmasına ve tespit edilecek gerçek değerlerin ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
feragat nedeni ile reddi gerekmiş ve böylece, Ayrılma akçesi verilmesine yönelik davanın feragat nedeniyle reddine, davacıların, miras bırakanları şirket ortağı ... nedeni ile davalı şirket ortaklığından haklı sebeple TTK mad. 638 gereğince çıkma taleplerinin kabulüne, davacıların kar payı talebinin kısmen kabulü kısmen reddi ile, 2.009,35 TL kar payının davalı şirketten alınarak davacılara miras payları oranında verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Bu kapsamda, ilk derece mahkemesince, davacı ortağın payının gerçek değerinin belirlenmesine yönelik olarak şirketin, gerçek mal varlığının rayiç değerinin tespiti, sonrasında şirket mal varlığının rayiç değerleri ile şirkete ait ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonrası, şirketin kaydi ve rayiç bilanço verileri üzerinden şirket öz varlığının belirlenmesi ve belirlenen öz varlığa göre, davacının sermaye artırımı sonrası payına (% 6,25 oranındaki) tekabül eden miktarın kar payı ile birlikte 230.414,55 TL olarak belirlenmesi karşısında, mahkemece bu miktarın davacının ortaklık payının değeri olarak kabulünde usul ve yasaya aykırılığın bulunmadığı, bu nedenlerle davalılar vekilinin hükme esas alınan rapor ve çıkma payının miktarına yönelik aksine dair iddialarının yerinde olmadığı anlaşılmıştır....
ın müvekkilini arayarak ortaklık payının devredilmesi talebinde bulunduğunu, müvekkilinin yasal haklarının ödenmesi halinde ortaklık payını devredebileceğini belirtmesi üzerine , " bedelsiz devir yapması, aksi halde kasıtlı olarak şirketin borca batık hale getirileceği ve müvekkilimin zarar göreceği..." yönünde tehdit edildiğini, müvekkilinin şirket ortaklığından ayrılmasını gerektiren birden fazla haklı sebepler ( şirket ortaklığını çekilmez kılacak nitelikteki husumet, şirketin işleyişi, yönetimi ve faaliyetleri hakkında bilgi vermemenin süreklilik kazanması, ortakların şirketten dışlanması ) somut olayda gerçekleştiğini, bu nedenlerle müvekkilinin şirket ortaklığından çıkmasına, fazlaya ilişkin hakları ve davayı ıslah hakkı saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000 TL çıkma payının davalı şirketten tahsiline, müvekkilinin bilirkişi marifeti ile tespit edilecek olan kar payının davalı şirketten tahsiline ve davalı şirketteki payının gerçek değerinin ödenmesine, davanın devamı boyunca...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/04/2021 NUMARASI : 2020/219 ESAS 2021/108 KARAR DAVA KONUSU : Ticari Şirket KARAR : Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle;T1 davalı T4 San. ve Tic. A.Ş.'de olan şirket ortaklığından ayrılmasına izin verilmesini, fazlaya ve diğer konulara ilişkin her türlü dava ve talep haklarının saklı kalmak kayıt ve şartıyla; şimdilik 175.295,50 TL hisse bedelinin (ortaklıktan çıkma payının) 07.08.2020 tarihinden işleyecek en yüksek ticari avans faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya verilmesini, davalı şirkete ait olan taşınır ve taşınmazlar üzerine satış ve devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasını talep ettiği anlaşılmıştır....
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, şirketin feshi ile ilgili talepten feragat edildiği, davalı şirketin diğer 2 ortağı tarafından yapılan genel kurul toplantısıyla, davacının müdürlükten azledildiği ve davacıdan kendisine tahsis olunan çalışma alanını tahliye etmesi ve kullandığı araç ile uhdesinde bulunan şirkete ait tüm demirbaşlarının iadesinin talep edildiği gözetildiğinde, ortaklar arasında husumet bulunduğunun açık olduğu, davacıdan şirket ortaklığına devam etmesinin beklenemeyeceği gerekçesiyle davalı şirket hakkındaki fesih ve tasfiye talebinin feragat nedeniyle reddine, çıkma talebinin kabulü ile davacının davalı şirket ortaklığından çıkarılmasına, çıkma payı talebinin kısmen kabulü ile 1.709.278,88 TL çıkma payının davalı şirketten tahsiline karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri istinaf etmiştir....
DAVANIN KONUSU: Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) Taraflar arasındaki limited şirketin tasfiyesi, ortaklıktan çıkma ve çıkma payının tespiti ile tahsili talepli dava dosyasında davacı tarafın ihtiyati tedbir isteminin ilk derece mahkemesince reddine dair verilen 20.06.2023 tarihli ara karara karşı, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Konu ile ilgili olarak limited şirket ve anonim şirketlerde; şirketin haklı sebeplerle feshi ve şirket ortaklığından çıkma için haklı sebep teşkil edecek nedenlerin hangi haller olduğu hususu Türk Ticaret Kanununda sayılmamış olup, doktrinde ve Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin emsal içtihatlarında "şirketin kötü yönetilmesi ve ortaklar arasında ciddi anlaşmazlıklar bulunması," "şirketin kuruluş gayesini gerçekleştirmesinin imkansız olması," "şirket varlıklarının yanlış kullanılması veya israf edilmesi" "azınlığa karşı fiili veya manevi güç baskı uygulanması," "azınlığın meşru taleplerinin devamlı olarak reddedilmesi" ve "pay sahiplerinin şirketteki hareket kabiliyetinin ortadan kalkması" şirketin feshi açısından haklı sebep olarak yerleşik yargısal içtihatlarda kabul edilmektedir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/384 KARAR NO : 2021/882 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 06/07/2021 KARAR TARİHİ: 09/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; ... tarihinden bu yana davalı şirketin ortağı olduğunu, şirketin iş ve işleyişiyle ilgili diğer ortaktan bilgi alamadığı gibi kar dağıtımı da yapılmadığını, şirketin sicil kayıtlarında gösterilen adreste faaliyette olmadığının anlaşıldığını, haklı sebeple şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar cevap dilekçesi ibraz etmemiştir. Dava; TTK 638/2 madde uyarınca açılan haklı sebeple limited şirket ortaklığından çıkma davasıdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; haklı sebeple çıkma şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarına ilişkindir. Dosya içerisine, davalı ......