WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kıymet takdiri kesinleşmeden satış yapılmamakla birlikte, kıymet takdiri yapılmadan da satış istenebilir. Diğer bir anlatımla, kıymet takdirinin yapılmaması sadece satışın yapılmasına engel olur. İcra Müdürünün ret kararının ayrıca İcra Hakimliği'nce iptalinin talep ve dava edilmesine gerek dahi olmadan mahkemece re'sen nazara alınması anılan madde hükümlerine uygun olacaktır. Şikayet olunan M.. B..'un satış talebi, yukarıda belirtilen ilke çerçevesinde usulüne uygun bir satış talebi olup, avansın kıymet takdiri aşamasında kullanılmasının sorumluluğu alacaklıya yüklenemeyeceği gibi, eksik masraf avansının İcra Müdürlüğü'nce her zaman tamamlatılması da esasen mümkündür. Diğer yandan, İİK'nda, süresinde satış istendikten sonra haczi ve satışı düşüren sebepler öngörülmemiş, sadece aynı Kanun'un 129/son maddesinde, ikinci ihalede alıcı çıkmazsa ''satış talebinin'' düşeceği düzenlenmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Ortaklığın satış yoluyla giderilmesi kararının kesinleşmesinde sonra talep üzerine satışın yapıldığı, kıymet takdirine itiraz etmeyen davacının kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremeyeceği, şikayetçinin ilgililere gönderilen satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğini ileri süremeyeceği, satışın kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren 2 yıllık sürede yapıldığı, muhammen bedeli 1.339.921,00 TL olan taşınmazın 1.010.000,00 TL bedelle ihale edildiği, ihale bedelinin yasal şartları karşıladığı, ihalede usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine, şikayetçinin 101.000,00 Tl para cezasına mahkum edilmesine karar verildiği görülmüştür....

      .-32543K. sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair karar düzeltme taleplerinin reddine, İİK'nun 128/a-2. maddesinde "kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren iki yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemez." hükmüne yer verilmiştir. Olayımızda kıymet takdirine esas teşkil eden raporun verildiği keşfin 01.06.2007 tarihinde yapıldığı ve bunun da yapılan ihalede esas alındığı dikkate alındığında, ikinci ihale günü olan 11.06.2019 tarihinde satılan şikayet konusu taşınmaz için iki yıllık yasal sürenin geçmiş olduğu görülmektedir....

        Davalı alacaklı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın haksız olup reddi gerektiğini, davacı tarafa kıymet takdir raporu usulüne uygun bir şekilde 29/01/2020 tarihinde ticaret sicil kayıtlarında yer alan ve aynı zamanda mernis adresi olan ‘’eğriçam mahallesi 2293 sok.no:1/9 yenişehir/mersin’’ adresinde tebliğ edildiğini, davacı tarafın ayrıca kıymet takdirine itiraz etmeyerek satışın yapılmasını beklemiş ve bu durumu ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürdüğünü, davacının usulüne uygun satış ilanı ve kıymet takdir raporu tebliği sonucu ihaleden ve rapordan haberdar olduğunu, ve ihalenin yapılmasını bekleyerek satış ilanına ve bilirkişi raporuna yönelik tebliğlere ve satış ilanına yönelik itiraz ileri sürmelerinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, satışa hazırlık işlemleri ve satış şartnamesi incelendiğinde hiçbir eksikliğin olmadığının görüleceğini, satışa hazırlık işlemlerinin tebliğden itibaren 7 günlük süre içerisinde şikayet edilmesi gerektiğini, davacının süresinde itiraz etmeyerek...

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesi'nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kıymet takdiri yapılmasının borçlunun ileri sürdüğü davaların sonuçlanmasının beklenmesini gerektirmediği, anılan davaların icra takip işlemlerini engelleyici nitelikte olmadığı, mahkemelerce tedbir kararı verilmediği görüldüğünden kıymet takdirinin yapılmasına yönelik memurluk işleminin iptaline ilişkin şikayetinin reddine, müdürlük işlemine şikayet reddedilmesi nedeniyle kıymet takdirine ilişkin itirazın ayrıca değerlendirilmesi gerektiğinden bu yönden dosyadan tefriki ile mahkemenin ayrı bir esasına kaydedilmesine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesi'nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı borçlu tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

          Şikayetçi, ihaleye konu taşınmazın kıymet takdiri raporunda, taşınmazın esaslı özelliklerinden bahsedilmediğini, taşınmazın değerinin çok altında satıldığını ileri sürmüş ise de, en geç satış ilanının kendisine tebliğ tarihi olan 10/03/2020 tarihinde kıymet takdiri raporunu öğrenen ve bu tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde kıymet takdirine itirazda bulunmadığından, kıymet takdirine itiraz etmeyen borçlunun daha sonra kıymet takdirine itiraz niteliğindeki iddialarla ihalenin feshini istemesi mümkün değildir. İlk derece mahkemesi karar tarihinden sonra 30/11/2021 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan 7343 sayılı Yasa ile Değişik İİK'nın 134/5. maddesinde "İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir. Ancak ihalenin feshi talebinin usulden reddi gereken hâllerde duruşma yapılmadan da karar verilebilir....

          Dolayısıyla mahkeme, oluşturduğu bilirkişi kurulu ile, icra müdürünün kıymet takdiri yaptırdığı tarih itibariyle taşınmazın değerini belirleyerek memur işlemini denetler. Bu itibarla; mahkemece görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, değerlemenin yapıldığı tarih açıkça belirtilmediği sürece, kıymet takdirine itiraz davasındaki keşif tarihinin, İİK’nun 128/a-2 maddesinde düzenlenen 2 yıllık sürenin başlangıç tarihi olarak kabulü mümkün olmadığı gibi, bu yöntem şikayet işleminin ruhuna da uygun düşmeyecektir....

          Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. Somut durumda davacı vekiline satış ilanı 12/07/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, açılan davada satış ilanı tebliği üzerine satışa hazırlık işlemlerine dayalı olarak yasal sürede icra mahkemesinde şikayet yoluna gidildiği iddia ve ispat edilmemiştir. Bu durumda süresinde şikayet hakkı kullanılmadığından artık satışa hazırlık işlemlerine ilişkin iddiaların ihalenin feshi davasında dinlenilmesi olanaklı değildir. Açılan davada ayrıca taşınmazın kıymet takdirine de itiraz edilmiştir....

          Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre; kıymet takdiri veya satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için, usulsüz olduğu ileri sürülen hususun, ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise İİK'nın 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Satışa hazırlık işlemlerine ve kıymet takdirine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Şikayetçi, fesih nedeni olarak ileri sürdüğü kıymet takdiri ve ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu, yasal sürede icra mahkemesinde şikayet yoluyla ileri sürmez ise, yasanın öngördüğü bu olanağı yasal süresi içerisinde kullanmadığından daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez....

          Kıymet takdirinin davacıya ve ilgililere usule uygun tebliğ edilmediği ileri sürülmüş ise de, davacıya satış ilanının usule uygun tebliğ edildiği anlaşıldığına göre, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük süre içerisinde kıymet takdir raporunun usulsüz tebliğ edildiğine dair şikayet yoluna başvurulması gerekmektedir. Aksi takdirde ihalenin feshi davasında bu husus fesih sebebi yapılamayacaktır. Davacı tarafça bu yönde bir şikayet yoluna başvurulmamış olup, kıymet takdirine itiraz davasında da bu husus ileri sürülmemiştir. Öte yandan Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin yerleşik içtihatları uyarınca diğer ilgililere yapılan kıymet takdiri tebliğinin usulsüzlüğü davacı tarafça ileri sürülemeyeceğinden, iş bu istinaf başvurusu da yerinde görülmemiştir....

          UYAP Entegrasyonu