Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Dava, 15.09.1999 vadeli 10.000 USD tutarlı bonodan dolayı başlatılan takipte, bononun alacaklı kısmında çıplak gözle dahi gözlenebilecek tahrifat yapılığı ve bononun TTK.' nun 688. ve 689. maddelerindeki nitelikleri taşımadığı gerekçesiyle borçlu olunmadığının tespiti, senedin ve takibin iptali istemine ilişkindir. Daha sonra istirdat talep etmiş, % 40 tazminat istemişlerdir. Davalı vekili, davacıların senet metni ile ilgili itirazlarını ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra hukuk mahkemesine bildirmeleri gerektiğini, davacıların borca ve imzaya itirazları olmadığını, borcun esasına ilişkin iddia ileri sürmediklerine göre bu davanın genel hükümlere göre açılmış menfi tespit davası olmadığını, davacıların 1999 yılında İTM' ne itiraz etteklerini, davacı Yılmaz Kucur' un talebinin kabul edildiğini, diğer iki davacının talepleri süresinde olmadığından reddedildiğini belirtmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, borçlu olunmadığının tespiti ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 1. Tüketici Mahkemesi ve... 1....

      Dava, maluliyet aylığının kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptali ve borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak davanın reddine, karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla, dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

        Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; eldeki davanın sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası niteliğinde olduğu, davacının lehtar davalı ile olan temel ilişkiye dayalı olarak borçlu olunmadığının tespiti ile senet nedeniyle dava dışı 3.kişiye ödemek zorunda kaldığı tutarın tahsili istemiyle eldeki davayı açtığı, ancak icra dosyasında ... tarihli davacının ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin ödeme taahhüdünde bulunduğu, eldeki davanın ... yılında açıldığı, ödeme tarihinde yürürlükte olan kanun hükümlerine göre borçlu olmadığı şeyi ihtiyariyle veren kimsenin hataen kendisini borçlu zannederek verdiğini ispat etmedikçe onu istirdat edemeyeceği, somut olayda davacı tarafça ödemenin hataen yağıldığı hususunun ileri sürülmediği, dolayısıyla sebepsiz zenginleşmeye dayalı talebin şartlarının gerçekleşmediği, zira ortada hataen yapılan bir ödemenin bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmakla, sübuta ermeyen davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasının yapılan yargılama sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, davalının, dava dışı şirketteki alacağını alabilmek için başlattığı icra takibi sırasında İcra ve İflas Kanunu'nun 89. maddesi uyarınca gönderilen 1. ve 2. haciz ihbarnamelerine, takip borçlusunun alacağı bulunmadığı halde, yanlışlıkla, “...bulunmaktadır...” biçiminde yanıt verilmesi nedeniyle gönderilen 3. haciz ihbarnamesi üzerine, 02/08/2010 tarihinde davacının bankadaki parasına el konulup icra dosyasına ödendiğini belirterek, İzmir 20. İcra Müdürlüğünün 2008/1007 sayılı icra takip dosyası nedeniyle davalıya borçlu olunmadığının tespiti ile ödenen paranın istirdadı isteminde bulunmuştur. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....

            , söz konusu çekin tedavüle çıkarılmış ve müvekkili aleyhinde icra takibi yapıldığını, davalı aleyhinde, şirketin rızası hilafında çeki almak suretiyle açığa atılan imzanın kötüye kullanılması ile sahte çek düzenleme ve resmi belgede sahtecilik suçlarından savcılığa şikayet sürecinin devam ettiğini, bu çek sebebiyle müvekkili şirketin itibar kaybına uğrayarak zarar ettiğini, müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespiti, icra takibi ve davaya konu çekin iptali, çekin taraflarına istirdatını, davalının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir....

              Eldeki davada, davacının talebinin, aksi kurum işleminin iptali ile tahakkuk ettirilen borç tutarı nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine yönelmiş olması karşısında, davalı kurum alacağının miktarının belirlenmesinde bir isabetsizlik bulunmasa da, kurum alacağının 25.01.2011 tarihi itibari ile belirlenmesi karşısında, davacının kuruma borçlu olduğu belirlenen tutarın asıl alacağına tahsil tarihine kadar işleyen faizin de eklenmesine dair karar vermek gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi, maktu harçla açılan ve tespit istemine ilişkin olarak açılan eldeki davada, davacı taraf lehine maktu vekâlet ücreti tayini yerine nispi vekalet ücreti tayini de isabetsiz olup bozma nedenidir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, borçlu olunmadığının tespiti ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 3. Tüketici Mahkemesi ve ... 3....

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, 5510 sayılı Kanunun 56. maddesi gereğince yapılan Kurum işleminin iptali ve birleşen davada aynı Kanunun 96. maddesi gereğince istirdat işlemine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyarak ilâmında belirtildiği şekilde Kurum işleminin iptali isteminin reddine, itirazın iptali isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 20.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı iş sahibi tarafından açılan davada davalı ile aralarında düzenlenen yapım-onarım sözleşmesine göre, davalıya 10.000,00 TL nakit ve toplam 22.000,00 TL değerli beş adet senet verildiği, bu senetlerden 30.10.2009 tarihli 5.000,00 TL'lik senedin de ödendiği belirtilerek dava değeri 17.000,00 TL gösterilmek suretiyle ödenmeyen 17.000,00 TL'lik senetlerden dolayı davalıya borçlu olunmadığının tespiti istenilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu