Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davacının maddi zararının SGK tarafından bağlanması muhtemel gelirlerle karşılanacağı gerekçesiyle maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin davalarda (tazminat davaları) öncelikle haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için Kurum tarafından sigortalıya bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin tazminattan düşülmesi gerektiği Yargıtay’ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir. Diğer yandan, sigortalıya bağlanacak gelir ve hükmedilecek tazminatın miktarını doğrudan etkilemesi nedeniyle, işçide oluşan meslekte güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin kesin olarak saptanması gerekir. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa’nın 19. maddesidir....

    Mahkemece, maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, Bağkur ile olan sözleşmesinin haksız olarak fesih edildiğinden bahisle uğradığı zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemi ile eldeki davayı açımıştır. Davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Fesih işlemine neden olarak gösterilen husus; reçetelere sonradan ekleme yapılarak reçetelerde sahtecilik yapılmak sureti ile haksız kazanç elde edilmesi nedeniyle sözleşmenin fesih edildiği anlaşılmıştır. Bu fesih işleminin uygulanmasına esas teftiş incelemesi sırasında ifadesi alınan hasta ...ar'ın beyanlarının içeriği itibariyle davalı kurumun sözleşmenin feshini düzenleyen bölümün V. bölümünün i,o,s, fıkralarına aykırı davranıldığı gerekçesi ile sözleşmeyi feshetmesinde, tazminat ödemesini gerektiren kusurlu bir davranış yoktur. Fesih hakkının kötüye kullanıldığından söz edilemez....

      Dava, kurum zararı nedeniyle rücuen tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili; müvekkili tarafından ... 14. Asliye Hukuk Mahkemesinin 29/07/2010 gün, 2008/187 esas, 2010/304 karar sayılı kararı gereğince dava dışı ...-Koç firmasına ödenen haksız fesihten kaynaklı teminat mektubu, kâr mahrumiyeti ve kesin hesap hakediş bedelinin, yasal yolların kullanılması suretiyle yapılan masrafların, yarım kalan ve eksik işler için yeniden ihale yapılması sebebiyle iki ihale bedeli arasında oluşan maliyet farkının, ihmali davranışlarla müvekkili kurumu zarara uğratan davalılardan rücuen tahsili isteminde bulunmuştur. Davalılar vekili; kurum zararının oluşmadığını, ödemelerin yapılmasıyla müvekkillerinin görevleri gereği yaptıkları işlemler arasında illiyet bağının bulunmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

        raporlarının aynı kazada ölenlerin hak sahipleri tarafından açılan tazminat davalarında da aynı kusur oranının benimsendiği, mahkemece belirlenen kusur oranı, Kurum zararı ile sorumluları hakkında varılan sonuç dikkate alındığında mahkemenin maddi vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı Kurum vekilinin istinaf istemlerinin 6100 sayılı HMK 353/1- b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğerleri aleyhine 11/02/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalılardan .. karşı açılan davada karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılara karşı açılan davanın reddine dair verilen 25/12/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kurum zararı nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalılardan .. karşı açılan davanın atiye bırakılması nedeniyle, bu davalı açısından karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılara karşı açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından .....

          Mahkemece, kurum zararı olarak talep edilen ve hak sahiplerine bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelirin davalıların kusur oranı olarak belirlenen toplam %90 kusur karşılığı olan 47.046,67 TL’nin Kurum tarafından talep edilebilecek toplam tutar olarak belirlenmesi,davacı Kurumun işbu davayla talebinin toplam zararın %70’i kadarı olması nedeniyle de taleple bağlı kalınmak suretiyle de toplam zararın %70 tutarı karşılığı olan 36.914,84 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerekirken,hükmün gerekçesinde,davacı Kurumun talep edilebileceği toplam zararın 41.360,24 TL olarak belirlenmesi ve bu gerekçesine dayanarak talep edilen tutar üzerinden davanın kabulüne dair hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, taraf vekiller tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı Kurum vekilinin tüm, davalılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-) Dava; 18.01.2003 tarihinde iş kazası geçiren sigortalıya bağlanan gelir, ödenen geçici iş göremezlik ödemesi ve tedavi gideri nedeniyle uğranılan Kurum zararının davalıdan tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanun'un 26. maddesidir....

              Her ne kadar Kurum yetkilisinin zararı ve sorumluyu 18.06.2015 tarihinde öğrendiği ve işbu davanın da 23.06.2015 tarihinde açıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de Kurum yetkilisinin bilgisi dışında 10.05.2013 tarihindeki ödemenin yapılamayacağı hususu dikkate alınmadan davalı vekilinin süresi içerisinde ileri sürülen zamanaşımı def'i nin kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur. O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Önceki bozma ilamında da ayrıntılarıyla açıklandığı üzere; Davacı kurum, asıl davada 23.06.2002 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralanan sigortalıya yapılan geçici iş göremezlik ödemesi ve tedavi giderlerinden oluşan kurum zararının dava tarihine kadar işlemiş olan faizi ile birlikte ve dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle, araç sürücüsü ve sigorta şirketinden, sigorta şirketi için poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olarak, 506 sayılı Yasanın 39. maddesine istinaden rücuan tahsilini; 28.06.2006 tarihinde açılan birleşen davada ise, asıl davada davalı sürücü ...’ün vefat ettiğinin tespit edilmesi nedeniyle asıl dava ile talep edilen kurum zararının araç sürücüsünün mirasçıları ve sigorta şirketinden tahsilini talep etmiştir....

                  DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE, 1- Kurumca Özgür Alpaslan hak sahiplerine bağlanan peşin sermaye geliri nedeniyle 63.778,74 TL kurum zararının gelir onay tarihi olan 26/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alacağın davalıdan alınarak davacı kuruma verilmesine, fazla istemin REDDİNE, 2- Kurumca Özgür Alpaslan sarf edilen tedavi giderleri nedeniyle 1.995,43 TL kurum zararının her bir tedavi giderinin sarf tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alacağın davalıdan alınarak davacı kuruma verilmesine, fazla istemin REDDİNE, ..." karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu