Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman bilirkişi tarafından yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmaya göre, çekişmeli taşınmazın 1947 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı, 1977 yılında yapılan arazi kadastrosunda orman olarak tespit harici bırakıldığı, 1987 yılında 2/B' ye ayrılmış ise de, taşınmazın eylemli orman olması nedeniyle, bu işlemin hatalı olduğu saptanarak, 22.11.2011 tarihinde çekişmeli 7087 sayılı parselin tapu kaydında cins tashihi yapıldığı ve halen orman niteliğiyle tapuda kayıtlı olduğu, Ek - 4 çalışmasına konu olmadığı, ormanlar üzerine de herhangi bir kullanım şerhi konulamayacağına göre, davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından davacılar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 27/05/2014 günü oy birliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kullanım kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi ve davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında İstanbul ili, Beykoz ilçesi, ... köyü, 149 ada 14 parsel sayılı taşınmaz, 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 25 yıldan beri Mehmet oğlu ...'in kullanımında ve üzerindeki 3 katlı evin de kendisine ait olduğu tutanağın beyanlar hanesinde belirtilerek Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı Orman Yönetimi, 2/B alanlarının, fiili kullanım durumuna göre yapılan kadastrosunda, 149 ada 14 sayılı parselde bulunan yapının koordinatlı krokide orman sınırları içerisinde kaldığı hususunda belirtme yapılmasını ileri sürerek dava açmıştır....

      Davacı gerçek kişi, yörede 3402 sayılı Yasanın 5831 sayılı Yasa ile değişik ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosunda 2/B uygulaması nedeniyle Hazine adına tespit edilen taşınmazın üzerindeki fındık ağaçlarının kendisine ait olduğu beyanlar hanesindeki şerhin düzeltilmesi iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin beyanlar hanesinin kullanım kısmının iptali ile beyanlar hanesine "bu parsel üzerindeki fındık ağaçları ... kızı 1950 doğumlu ...'nin kullanımında olup halen kendisine aittir." şeklinde şerh düşülmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kullanım kadastrosu nedeniyle yapılan kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır....

        de değerlendirilmek suretiyle davacı isteminin yerinde olup olmadığının tespiti açısından yeniden önceki heyete ticari mevzuattan kaynaklı nitelikli hesaplamalar bölümünde bilirkişilik listesinde kayıtlı olan ...'...

          Köyünde genel arazi kadastrosu 04.10.1963 ila 24.02.1981 tarihleri arasında yapılmış, sonuçları 18.05.1981 ila 19.06.1981 tarihleri arasında ilan edilmiş, çekişmeli taşınmaz bu çalışmalarda orman olarak tapulama dışı bırakılmış, aynı köyde daha sonra 1999 ila 2000 yıllarında kullanım kadastrosu yapılmış, çekişmeli taşınmaz için kadastro tesbit tutanağı düzenlenmemiştir....

            Köyünde genel arazi kadastrosu 04.10.1963 ila 24.02.1981 tarihleri arasında yapılmış, sonuçları 18.05.1981 ila 19.06.1981 tarihleri arasında ilan edilmiş, çekişmeli taşınmaz bu çalışmalarda orman olarak tapulama dışı bırakılmış, aynı köyde daha sonra 1999 ila 2000 yıllarında kullanım kadastrosu yapılmış, çekişmeli taşınmaz için kadastro tesbit tutanağı düzenlenmemiştir....

              Köyünde genel arazi kadastrosu 04.10.1963 ila 24.02.1981 tarihleri arasında yapılmış, sonuçları 18.05.1981 ila 19.06.1981 tarihleri arasında ilan edilmiş, çekişmeli taşınmaz bu çalışmalarda orman olarak tapulama dışı bırakılmış, aynı köyde daha sonra 1999 ila 2000 yıllarında kullanım kadastrosu yapılmış, çekişmeli taşınmaz için kadastro tesbit tutanağı düzenlenmemiş, sadece 1753 parsel sayısı verilmiştir....

                ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/02/2020 NUMARASI : 2018/499 2020/46 DAVA KONUSU : Taşınmaz Zilyetliğinin Tespiti KARAR : Taraflar arasındaki Taşınmaz Zilyetliğinin Tespiti davası hakkında kurulan hükmün istinaf incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı müvekkilinin Güzelyurt Mah. Serik Cad....

                Asliye Ticaret Mahkemesi'ne kayıtlı 2011/243 Esas sayılı davada, müvekkillerinin vefat eden babalarından kalan 232 adet Tabaş Petrolcülük A.Ş.’ye ait hamiline hisse senedinin sahibi olduklarını, 1999 yılında bu şirketin tüm aktif ve pasifiyle Turcas Petrolcülük A.Ş. ile birleştiğini ve unvanın Turcas Petrol A.Ş. olarak değiştiğini, birleşme sonucu yeni hisse senetleri bastırıldığını, Tabaş Petrolcülük A.Ş.’ye ait hisse senetlerinin aynı miktardaki Turcas Petrol A.Ş. hisse senetleri ile değiştirildiğini, talep edilmesine rağmen davalı tarafından müvekkillerinin elinde bulunan hisse senetlerinin yenileri ile değiştirilmediğini ileri sürerek, müvekkillerinin hamili bulunduğu 232 adet Tabaş Petrolcülük A.Ş.’ye ait hisse senedinin bütün temettü hakları ile birlikte her türlü sermaye artırımından faydalandırılmak kaydı ile davalı şirket hisse senedi ile değiştirilmesini, mümkün olmaması halinde davalı şirketin piyasa değerinin belirlenerek hisse senetlerinin bütün temettü hakları ile birlikte...

                  Davalı yan ise, davada genel kurul çağrılarının davacı tarafa yapılmadığı yönündeki iddiaların haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacının şirketin hissedarlarından biri olduğunu, şirketin A ve B grubu hisse sahiplerine şirket bünyesindeki gayrimenkulleri, kullanım yönetmeliğindeki yükümlülüklerin yerine getirilmesi şartı ile öncelikli kullanım hakkı tanıdığını, davacının kullanım yönetmeliği uyarınca edimlerini gereği gibi ifa etmemesi üzerine 30.11.2011 tarihli iadeli taahhütlü mektup ile kullanma yönetmeliğinde belirtilen borçlarını ifa etmediği takdirde kullanım hakkının sonlandırılacağının bildirildiğini, davacıya yapılan bildirime rağmen davacı tarafından davalı şirkete iştirak paylarının ödenmesi konusunda müracaat edilmediğini, birikmiş zorunlu katılım payının ödenmemesi üzerine davacının kullanım hakkının sonlandırıldığını, davacının dava dilekçesinde ikrar ettiği gibi borcunun bulunduğuna yönelik olarak ödeme yapması konusundaki çağrı kağıdının davacının adresine iadeli taahhütlü...

                    UYAP Entegrasyonu